Amara Yürüyüşü'ne çağrı: '31 Mart'ta halk demokratik çözüm ısrarını vurguladı'

Rojhat ABİ

DİYARBAKIR - Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinen Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MEDTUHAD-FED), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın doğum günü olan 4 Nisan dolayısıyla basın açıklaması yaptı.

'DEMOKRASİ VE HUKUK SIFIRIN ALTINDA'

Türkiye'nin çok derin bir buhran içerisinde olduğunu belirten DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Ekonomik olarak en derin yoksulluğu yaşadığımız; emekçiler, emekliler, kadınlar, gençlerin yoksullukla, açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığı ve geleceksizlikte de tehdit edildiği bir süreçten geçiyoruz. Demokrasi, hukuk, adalet sıfır altında, hatta eksilerde. Yasalar rafa kaldırılmış, yargı ise emir komut altında. Hiçbir zaman olmadığı kadar bu ülke bölünmüş durumda. Ne üzerinden? İktidardan yana olup olmamak üzerinden. Etnik köken üzerinden, inanç üzerinden sınırsal durumlarımız üzerinden çok derin bir bölünmüşlük biçimde" diye konuştu.

'İKTİDAR KOLLUK GÜÇLERİYLE, TEHDİTLE, ŞANTAJLA SEÇİMİ KAZANMAYA ÇALIŞTI'

Bütün bunların AKP-MHP iktidarının tercihleri olduğunu söyleyen Uçar, "Bu tercihler ülkeyi de toplumu da dış siyasette bağımlı hale getirmekle birlikte bütün evrensel değerlerden ve durumlarda da gitgide uzaklaşan bir durumu yaşatmaya devam ediyor. AKP-MHP iktidarı bu politikayı kendi iktidarlarını devam ettirmek için uyguluyor. İki gün önce gerçekleşen 31 Mart Yerel Seçimlerinde açığa çıkan tablo gösterdi ki iktidar tüm bunlar sebebiyle kaybetti. Bütün bunlardan ders çıkarılması gerekirken taşımalı kolluk güçleriyle, emir komuta altındaki kolluk güçleriyle şantaj ve tehditle iktidar seçimi kazanmaya çalıştı" dedi.

'İKTİDAR ÇÖZÜMSÜZLÜKTE ISRAR EDİYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim gecesi yaptığı konuşmaya dikkat çeken Uçar, "Yetmedi, yaptığı balkon konuşmasında sınır ötesi operasyonda ve Kürt sorununun çözümsüzlüğünde, savaşta ısrarını yeniden dile getirdi. Kürtlerin yaşadığı coğrafyayı 'teröristan' olarak tanımladı. Halbuki bu iktidarı bu hale getiren, halkı yoksulluğa sürükleyen, demokrasiyi, anayasayı rafa kaldırtan, toplumu bölen, bu iktidarın kürt sorununun çözümsüzlüğündeki ısrarıdır. Çözüm sürecini rafa kaldırıp muhatabı olan Sayın Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecrit uygulamalarıdır. Ama biliyoruz, ifade ettik ve etmeye de devam edeceğiz. 'Kürt sorununu çözmeyen çözülür' dedik ve bu seçimin sonuçları da esasen bu tecrübeyi yeniden teyit etmiş durumdadır" diye konuştu.

'HALK DEMOKRATİK ÇÖZÜM İÇİN GÜÇLÜ BİR İRADE ORTAYA KOYDU'

Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözülmesi ve onurlu, kalıcı bir barışın sağlanması için mücadele ettiklerini vurgulayan Uçar, "Bu bağlamda uzun bir süredir Avrupa'da, Ortadoğu'da ve Türkiye'de çalışmalar, kampanyalar yürütüyoruz. Avrupa başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde Sayın Öcalan'ın dostları, akademisyenler, aydınlar, siyasetçiler, sendikalar tarafından özgürlük ve barış temaları çalışmalar yürütüldüğü, yürütülmeye devam ediliyor. Rojava başta olmak üzere Ortadoğu'da halklar kadınlar gençler bu konu bağlamında ayakta. Bizler de burada 1 Şubat ile 15 Şubat tarihleri arasında bir özgürlük yürüyüşü gerçekleştirdik. Her köyde her ilçede her ilde karşılaştığımız sahiplenmeyle büyüyen yürüyüşümüz elbette ki devam ediyor. Cezaevlerindeki siyasi mahpuslar aynı konu bağlamında açlık grevinde, anneler uzun bir süredir adalet nöbetinde. Bütün bunların sonucu olarak 8 Mart'ta 'jin, jiyan, azadi' (kadın, yaşam, özgürlük) ile özgürlüğü haykıran kadınlar, 21 Mart'ta Newroz alanlarını dolduran milyonlar, halkımız tek ses olup demokratik çözüm için ve sayın Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşması için çok güçlü bir irade ortaya koymuştur" dedi.

'31 MART'TA HALK ÇÖZÜM ISRARINI VURGULADI'

Yerel seçimlerinin sonuçların iktidarın Kürt sorununa yönelik yaklaşımına bir cevap olduğunu ifade eden Uçar, "31 Mart Yerel Seçimlerinde de bu iradenin kendisi tecritte, savaş savaş politikalarında, çözümsüzlükte ve kayyım rejiminde ısrar eden AKP-MHP iktidarını reddetmiş, demokratik çözümde ısrarını vurgulamış ve Sayın Öcalan'ın çözüm mücadelesini en güçlü şekilde sahiplenmiştir"diye konuştu.

'AMARA YÜRÜYÜŞÜ DEMOKRASİ VE BARIŞ İÇİNDİR'

PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın doğum gününde 4 Nisan'da yapılacak 'Amara Yürüyüşü' için çağrı yapan Uçar, şöyle dedi:

"Barış ve özgürlük talebi ile gerçekleştirdiğimiz bu yürüyüş 4 Nisan'da da Amara Yürüyüşü ile devam edecek. Israrla vurgulamak isterim gibi bu yürüyüş hukuksuzluğu ortadan kaldırmak içindir. Bu yürüyüş demokrasi ile barışı sağlamak içindir. Bu yürüyüş, savaş politikaları ve yıkıma karşı eşit, ortak yaşam iradesini kurmak içindir. Bu yürüyüş kan, gözyaşı ölümlerin ve yoksulluğun yerine eşit, özgür, adil bir yaşamı kurmak içindir. Yani bu yürüyüş hepimizindir. Bu vesileyle tüm halklarımızı Amara Yürüyüşüne davet ediyor ve 4 Nisan'da saat 10.00'da Aligör'de yapacağımız buluşmaya çağrıda bulunuyoruz. "