Anayasa Hukukçusu Demirkent: Erdoğan seçim kararını kendisi alırsa aday olamaz

Anayasa Hukukçusu Demirkent: Erdoğan seçim kararını kendisi alırsa aday olamaz
Anayasa Hukukçusu Demirkent, Erdoğan'ın seçim tarihini 14 Mayıs olarak açıklaması sonrası tartışmaları değerlendirdi. Seçim kararı alırsa Erdoğan'ın aday olamayacağını belirten Demirkent, Seçim Kanunu değişikliklerinin de uygulanamayacağını söyledi.

Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ


ANKARA - Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısında seçim tarihi olarak 14 Mayıs’ı işaret etti. Bunun ardından da Erdoğan’ın yeniden aday olup olamayacağı ve Seçim Kanunu’nda yapılan değişikliklerin uygulanıp uygulanamayacağı tekrar tartışılmaya başlandı. Anayasa Hukukçusu Dinçer Demirkent’e göre, Erdoğan’ın üçüncü kez aday olmasının tek koşulu meclisin seçim kararı alması. Demirkent, Seçim Kanunu’ndaki değişikliklerin yürürlüğe girmesi ile ilgili de oy verme gününün değil, 60 gün öncesinde başlayan seçim sürecinin temel alınması gerektiğini söyledi.

‘ADAY OLABİLMESİNİN TEK KOŞULU MECLİSİN KARAR ALMASI’

Anayasa Hukukçusu Dinçer Demirkent’e göre, Erdoğan'ın adaylığı konusu hukuki bir açıdan bakıldığında tartışmaya açık değil. Meclis seçim kararı almadığı müddetçe erken seçim durumunda Cumhurbaşkanı’nın aday olamayacağını belirten Demirkent, bunun gerekçesini şöyle anlattı:

“Çünkü 2014 ve 2018’te aday oldu. 2023’te aday olabilmesinin tek koşulu seçim dönemi bitmeden meclis tarafından seçim kararı alınması. Eğer Cumhurbaşkanı seçim kararı alırsa üçüncü defa aday olabilmesi mümkün değil”

SEÇİM KANUNUNDAKİ DEĞİŞİKLİKLER UYGUNANACAK MI?

6 Nisan 2022’de Resmî Gazete’de yayınlanan “Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile seçim kanununda kimi değişiklikler yapıldı. Ancak anayasada 2001 yılında yapılan değişiklik ile seçim kanununda yapılan değişikliklerin, bir yıl içerisinde yapılacak seçimlerde uygulanamayacağı hükmü eklendi. ‘Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları’ başlıklı 67. maddenin sonuna eklenen fıkra şöyle: “Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanamaz”

Seçim kanununda yapılan değişikliğin yürürlüğe girme tarihi olan 6 Nisan 2022 ile 14 Mayıs 2023 tarihi arasında bir yıldan uzun bir süre var. Ancak oy verme günü ile seçim süreci farklı kavramlar. 6271 sayılı Cumhurbaşkanı Seçim Kanunu’nda seçim sürecine “Oy verme gününden geriye doğru hesaplanacak altmış günlük sürenin ilk günü seçimin başlangıç tarihidir” olarak tarif ediliyor. Dolayısıyla, 14 Mayıs'tan 60 gün önce başlayan seçim süreci ile 6 Nisan 2022 tarihi arasındaki süre bir yıldan kısa. Bu da, 14 Mayıs'ta, seçim kanunundaki değişikliklerin yürürlükte olamayacağı yorumlarına neden oluyor.

Anayasadaki ‘bir yıl içerisindeki seçimlerde uygulanamaz’ ifadesinde seçimin spesifik tarihinin arandığını belirten Demirkent’e göre, burada da tarihin sistematik ve anayasal anlamının ne olduğunun kavranması gerekiyor. Ara seçimler söz konusu olduğunda seçimlerin tamamlandığı tarihin baz alınacağını söyleyen Demirkent'e göre milletvekili, genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, 60 günlük sürenin temel alınmasına yönelik yorumlar doğru. Ancak Demirkent bu konudaki bir detaya dikkat çekti.

‘BAŞLANGIÇ TARİHİNDEN İTİBAREN BİR YILI SAYMALIYIZ’

“Anayasadaki seçimler ifadesinin bizi gönderdiği spesifik tarih ne?” diye soran Demirkent, anayasada başka seçim kavrayışları olduğunu vurguladı. Ara seçimlerin, seçimden 30 ay sonra yapılabileceğine ilişkin hükmü hatırlatan Demirkent, seçim süreci kavramının yapılacak seçimin içeriğine bağlı olduğunu ve bunun belirtilmesi gerektiğini söyledi:

“Bu bence açıkça oy kullanma gününe ilişkin bir tarih. Neden spesifik tarihi tespit etmemiz gerektiğine ilişkin bir yorum yapmamız gerekiyor. Savaş nedeniyle seçimin ertelenmesi durumunu göz önüne alalım. Ne zamana ertelenir seçim? YSK bir seçim tarihi açıklıyor. O seçim tarihi 60 gün öncesinde başlıyor ve mazbatanın verilmesiyle tamamlanıyor. Bu süreç, seçimin adil ve güvenli olması gerekliliğine ilişkin ilkelerle, hükümetler değişiklikleri kendi çıkarlarına kullanmasınlar diye uygulanıyor. Bu durumda zamansallığa ilişkin bir analiz yapmamız gerekiyor. Seçimin sadece oy kullanmakla ibaret olmadığını söyleyip, yasada belirtilen başlangıç tarihinden itibaren bir yılı saymamız gerekir. Diğer yorumlara katılıyorum ancak bu farkı belirtmek gerekiyor”

Öne Çıkanlar