“Aydın Doğan ‘hayır’ için çalışıyor”

Hepimizin dünden beri büyük bir ilgiyle takip ettiği haber Kanal D’nin sevilen ekran yüzü İrfan Değirmenci’nin işten atılması oldu. İrfan, Twitter hesabından referandum için ‘hayır’ oyu kullanacağını açıkladıktan 24 saat sonra Doğan holding sorumluları tarafından işten atıldı.

‘TARAFSIZLIK’ PEK İNANDIRICI BULUNMADI

Doğan medya grubu İrfan’ın kovulmasıyla ilgili kamuoyuna bir açıklama yaptı. Spikerin ‘Doğan medya tarafsızlık’ ilkesini ihlal ettiği için işine son verildiğini söyledi.Ancak bu tarafsızlık açıklaması pek de rağbet görmemiş. Üstüne bir de aynı holding kapsamında Hürriyet Gazetesi’nde yazan Fatih Çekirge’nin ‘evet’ diyeceğini açıklamasına rağmen hiçbir yaptırıma uğramaması bu ‘tarafsızlık’ açıklamasına güvenleri iyice sarsmış.

‘HAYIR’ POPÜLERİTESİ ARTINCA YANDAŞ YARDIMI

Böylece İrfan, işten atıldığı 11 Şubat gecesinde aldığı destekle 12 Şubat sabahına artık hem kendini hem de ‘hayır’ oyunu daha da popüler bir hale getirerek uyandı. Gazetecilerden, oyunculara, hatta Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen şarkıcılara kadar işten atılmasına tepkiler yağmaya başladı. O da aldığı bu destekten memnun "işten atıldım ama vicdanım rahat" dedi.

AĞZIYLA KUŞ TUTMAYA ÇALIŞAN DOĞAN YİNE YARANAMADI

Kelimenin tam anlamıyla İrfan’ın kovulması bir deprem etkisi yaratmış. 7’den 70’e pek çok insanın sevgisini kazanan spikere gelen destek karşısında yandaş medyada da düğmeye basılmış. Kulaklara kim üfledi bilinmiyor ama ilk kulağı üflenen Sabah Gazetesi yazarı Hilal Kaplan olmuş. Hilal hemen telefonun klavyesine davranmış ve Twitter hesabından desteklerin önünü kesmeye çalışmış.

"Doğan Medya zaten üç kişi hariç Hayır'cı. İrfan Değirmenci'nin Hayır dediği için kovulduğunu söylemek ya saflık ya bilinçli provokatörlük."

"İŞİN İÇİNDE BİR DOĞAN KUMPASI VAR"

Kaplan’ın hemen arkasından yine Sabah Gazetesinden tanıdık bir isim gelmiş. Melih Altınok. Fakat Melih, işini Hilal’den daha ciddiye almış. Üzerine düşünmüş daha inandırıcı bir kurguyla dizmiş köşesini. Melih, ‘İrfan Değirmenci ve Posta Gazetesi yazarı Hakan Çelenk’in işten atılmasının ardında bir Aydın Doğan oyunu var’ demiş ve ayrıntılarıyla anlatmaya başlamış:

"Peki, ne oldu da yıllardır CHP’nin ve zamanı gelince HDP’nin basın merkezi olarak görev yapan Doğan grubu bir anda tarafsızlığı bu kadar önemser hale geldi. Üstelik de tam, canla başla açıktan ‘hayır’ propagandası için çalıştıkları bu kritik dönemde hayır diyen iki gazetecisini kovacak kadar?"

Melih, bu soru ile ağzıyla kuş tutmaya çalışan Aydın Doğan’ın başına çorabı örmeye başlamış. Ve kovulmanın arkasındaki gerçek sebebi açıklamış:

"Geçen yıl ATV’de Kahvaltı Haberleri’ni sunarken rakibim olan Değirmenci’nin reytinglerinin kötü gittiğini biliyordum. Kanal D’deki sabah programını ilk yüz program listesinde neredeyse hiç göremiyorduk."

Yani Melih, ‘tüccar Doğan’ın zaten İrfan’ı reytingi olmadığı için gözden çıkardığını ama gönderirken iyi bir mesaja meze etmek istediğini bizlere fısıldamış. Bakın mesaj neymiş;

"Ve bu iki gazeteci en uygun zaman gelince de Aydın Doğan’ın vermek istediği mesaja meze yapıldı. Peki mesaj ne? Herkes bunu tartışıyor. Ağırlıklı görüş, referandum öncesi ‘hayırcı’ basın baskı altında kampanyasının startının verildiği yönünde"

DOĞAN MEDYA’NIN ‘HAYIR’ OYUNU

Melih’in işaret ettiği görüş AKP’ye yakınlığı ile bilinen Takvim gazetesinin bugünkü sütunlarına da taşınmış. Melih’in iddialarını ete kemiğe büründürmüş ve "Doğan Medya’nın ‘Hayır’oyunu" manşetini atmış.
Haber Aydın Doğan’ın nasıl bir ‘evet’ kumpası kurup ‘hayır’ cephesini güçlendirdiğini anlatıyor.

Şimdi Aydın Doğan için iki ihtimal var; birincisi gerçekten iktidarın makul yandaşı olmanın yetmediği bu ortamda saldırgan yandaşlığa geçiş sürecinde ya da gerçekten yandaşların komplo teorilerindeki gibi Aydın Doğan ‘hayır’ için çalışıyor.