Ayhan Bora Kaplan: Sinan Ateş davasında gizli tanık olmam istendi

Ayhan Bora Kaplan: Sinan Ateş davasında gizli tanık olmam istendi
Suç örgütü lideri Ayhan Boran Kaplan, Sinan Ateş davasına ilişkin, "Gizli tanık olarak ifadem alınmak istendi" dedi. Kaplan, "Eğer ben gizli tanıklığı kabul etmiş olsaydım bugün ülkede çok farklı şeyler konuşuluyor olacaktı" diye konuştu.

Artı Gerçek - Suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan, Ankara'da öldürülen Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'e ilişkin görülen davayla ilgili dikkat çeken iddialarda bulundu. Kendisinin gizli tanık yapılmak istendiğini öne süren Kaplan, "Bana bu cinayetin MHP’li yöneticilerin bilgisi dahilinde işlendiğine dair ifade verdirmek istediler" dedi.

Avukatı Sidar Yurtçiçek aracılığıyla Oda TV'den Can Özçelik'in sorularını yanıtlayan Kaplan, "Bekir Bozdağ, Halk Bankası Genel Müdürü Osman Aslan, Sadık Soylu, Süleyman Soylu ve diğer bürokratlarla ilgili benden gizli tanık olarak ifade alıp, bunlara operasyon yapmaktır. Eğer ben gizli tanıklığı kabul etmiş olsaydım bugün ülkede çok farklı şeyler konuşuluyor olacaktı" ifadelerini kullandı.

'SÜLEYMAN SOYLU İLE DİYALOĞUM YOKTUR'

Kaplan, Süleyman Soylu ile ilişkin soruya da “Süleyman Soylu ile 15 Temmuz gecesi sonrası herhangi bir yerde ne birlikteliğim ne konuşmam ne görüşmem olmuştur. Hiçbir samimiyetim ya da diyaloğum yoktur" diye cevap verdi.

'DEVLET NE İSTEDİYSE ONU YAPTIK'

Öte yandan, 15 Temmuz gecesiyle ilgili de neler yaşandığını anlatan Kaplan, şunları söyledi:

"Bütün bu yazdıklarımın hepsinin nedeni 15 Temmuz’da yaptıklarımdan kaynaklanmaktadır. O gece TRT işgal edildikten sonra biz oraya gittiğimizde o dönem Terörle Mücadele Müdürü ve birkaç tane polis vardı. TRT’ye gitmeden önce dostumu, çalışanlarımı herkesi oraya topladım ve onlara ‘Tanıdığınız tanımadığınız kim varsa çağırın’ dedim. 150-200 kişi oraya gittiğimizde orada kimseler yoktu. Fetullahçıların kızgınlığı sadece TRT’ye gittiğim için değil. Etimesgut Zırhlı Birlikler Komutanlığına girip bütün tankların buji ateşleme sistemlerini kablo ve teçhizatlarını söküp kullanılamaz hale getirdik. Oraya giderken AK Parti Ankara Milletvekili Murat Alparslan da bizimle birlikteydi. Devlet bizden ne talep ettiyse 17 Temmuz sabahına kadar onu yaptık." (Kaynak)

Öne Çıkanlar