Binlerce eğitim emekçisi hakları için Ankara’da buluştu
Eğitim Sen’in ‘Haklarımız, geleceğimiz ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için bir aradayız’ sloganıyla Ankara’da düzenlediği mitinge binlerce kişi katıldı.

ARTI GERÇEK- Eğitim Sen’in çağrısıyla Türkiye’nin dört bir yanında Ankara’ya gelen eğitim emekçileri, gasp edilen haklarını istedi.
"Haklarımız, geleceğimiz ve öğrencilerimizin eğitim hakkı için bir aradayız" sloganıyla Tandoğan Meydanı’nda düzenlenen mitinge binlerce kişi katıldı.
Ankara Valiliği’nin yürüyüşe izin vermemesi nedeniyle alanda toplanan eğitim emekçileri, "geri döneceğiz" yazılı lolipop dövizler taşıdı. Mitinge HDP Muş Milletvekili Mensur Işık ve Eş Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür ile çeşitli siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri de katıldı. Veli dernekleri de pankartlarıyla alanda yerini aldı.
KHK ile ihraç edilen Mahmut Konuk’un Yüksel direnişine dair bildirileri alana alınmak istenmedi. Kısa süreli gerginlik yaşanırken, Konuk bildirileri alana sokmayı başardı.
‘İŞLERİNE GERİ DÖNENEN KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ’
Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, mitingde yaptığı konuşmada, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü 1980 darbesinin ürünü olarak gördüklerine işaret ederek, "Biz 80 darbesinde katledilen, ihraç edilen, tutuklanan sürgün edilen arkadaşlarımızı unutmadık, unutmayacağız. 80 darbecilerinin Öğretmenler Günü olarak dayattıkları gün ancak ve ancak mücadele günü olacaktır bizim için" dedi.
KHK’lerle ihraç edilen tüm eğitim emekçileri işlerine geri dönünceye kadar mücadele edeceklerini söyleyen Aydoğan, mücadele ile durdurdukları sözleşmeli çalışmanın darbeyi bir "lütuf" olarak gören siyasi iktidar tarafından yeniden hayata geçirildiğini söyledi.
Aydoğan, "Mesleğiniz pamuk ipliğine bağlı" diyerek intihar eden Saadet öğretmeni hatırlatarak, "Güvencesizliğin, mobbingin yaşatıldığı eşlerinden, çocuklarından kilometrelerce uzakta çalışmak zorunda bırakılan tüm sözleşmeli arkadaşlarımız için buradayız" dedi. Aydoğan, Saadet öğretmenin ailesi, öğrencileri ve meslektaşlarının acısını paylaşmak için bir açıklama dahi yapmayan Milli Eğitim Bakanlığı’nı da eleştirerek, "Bu çığlığı artık duyun, sözleşmeli çalışmaya son verinceye kadar ses olmaya, çığlık olmaya devam edeceğiz demek için bugün Ankara’dayız" dedi.
ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERİN UMUTLARI MALİYET MESELESİ YAPILAMAZ
Ataması yapılmadığı için başka işlerde çalışırken iş cinayetlerinde yaşamını yitiren veya geleceğe dair umudu kalmadığı için yaşamına son veren öğretmenler için de Ankara’da olduklarını söyleyen Aydoğan, öğretmen atamalarına dair bütçe görüşmelerinde "maliyet meselesi" açıklaması yapan Milli Eğitim Bakanı’na şöyle yanıt verdi:
"Mecliste görüşülen bütçe iktidarın değil, sarayın değil, halkın, eğitim ve bilim emekçilerinin, öğrencilerimizin bütçesi. Ataması yapılmayan meslektaşlarımızın umutları, okulsuz, öğretmensiz bırakılan öğrencilerimizin hayalleri ‘maliyet’ meselesi yapılamaz. 700 bini aşan ve artık toplumsal bir sorun haline gelen ataması yapılmayan arkadaşlarımızın umutlarına umut olmak için bugün Ankara’dayız. Bütçe bizim bütçemiz, hakkımız olanı, bize ait olanı istiyoruz, son 10 yılda yaşanan kayıplarımız ayda 1404 TL, kayıplarımızın karşılanması için bugün Ankara’dayız. Patronlara, yandaşlara, saraya, cemaatlere, savaşa değil eğitime, eğitim ve bilim emekçilerine, öğrencilerimize bütçe demek için bugün Ankara’dayız."
Bütçenin teşvik adı altında özel okul patronlarına aktarılmasına da itiraz eden Aydoğan, paran kadar eğitim politikaları sonucu 1,5 milyona yakın öğrencinin örgün eğitim dışına çıkarıldığını, yüz binlerce öğrencinin çıraklık okullarına mahkûm edilerek "çocuk işçi" yapıldığını söyledi.
Kadrolu, sözleşmeli, ücretli ayrıştırmasını reddettiklerini dile getiren Aydoğan, tüm öğretmenlerin kadrolu atanmasını ve eşit haklara sahip olmasını istedi. Aydoğan, 3600 ek gösterge haklarını istediklerini de belirtti.
BİLİMSEL ANADİLDE EĞİTİM İSTİYORUZ
Laik ve bilimsel eğitimin yok edildiğini kaydeden Aydoğan, gerici, ırkçı, piyasacı, cinsiyetçi müfredat istemediklerini ifade etti. Aydoğan, bilimsel ve anadilde eğitim hakkı için de Anakara’da olduklarını söyledi.
Aydoğan, "Biz eğitim ve bilim emekçileri; tarihimiz boyunca iktidarın eğitim ve bilim emekçileri olmayı reddettik, reddetmeye devam edeceğiz. 80 darbesine teslim olmadık. AKP’nin baskılarına, faşizmine, zulmüne de teslim olmayacağız. Biz haklarımızı, geleceğimizi, öğrencilerimizin, çocuklarımızın eğitim hakkını birlikte kazanacağız. Karanlığı dayatanlara inat laikliği, savaş çığırtkanlarına inat barışı, eşit, özgür, demokratik bir Cumhuriyet’i birlikte kazanacağız. Birlikte mücadele etmekten de umut etmekten de birlikte haykırmaktan da vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
BOZGEYİK: YOKSULLUK BÜTÇESİNE KARŞI 8 ARALIK’TA MEYDANLARDAYIZ
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik de yaptığı konuşmada, AKP iktidarının baskıcı politikalarına dikkat çekti. "KHK rejimine karşı 3 yıldır sokaklardayız, sokaklarda olmaya devam edeceğiz" diyen Bozgeyik, bir anayasasızlık süreci yaşandığını ifade etti. Bozgeyik, demokratik anayasa mücadelesini yükseltme çağrısı yaptı.
Belediyelere kayyım atamalarını eleştiren Bozgeyik, halkın iradesinin gaspına karşı sessiz kalınmamasını istedi.
Bütçede emekçilere, işçilere, eğitime, sağlığa, yatırımlara pay ayrılmadığını belirterek, bütçenin bir savaş bütçesi olduğu değerlendirmesinde bulunan Bozgeyik, yoksulluk bütçesine karşı emek ve meslek örgütleriyle birlikte 8 Aralık’ta İstanbul, Mersin ve Diyarbakır’da bölge mitingleri düzenleyeceklerini duyurdu.