Bu yıl beslenme çantası iki kat pahalıya doluyor ... Hacer Foggo: Yetersiz beslenmeye karşı önlem alması gereken iktidardır

Bu yıl beslenme çantası iki kat pahalıya doluyor ... Hacer Foggo: Yetersiz beslenmeye karşı önlem alması gereken iktidardır
Okullar bugün 'yetersiz beslenme' gölgesinde açılıyor. Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu üyesi ve insan hakları savunucusu Hacer Foggo ile çocukların yetersiz beslenmesi ve yeni eğitim yılında yapılması gerekenleri konuştuk.

Esra ÇİFTÇİ


Artı Gerçek- Bugün okulların açılmasıyla öğrenciler yeni bir eğitim yılına adım atıyor. Ancak bu yıl, eğitim dönemi ailelerin bütçelerini geçmiş yıllara göre daha da zorluyor. Beslenme çantalarının son bir yılda yüzde 102 oranında artış göstermesi, okul alışverişinin yoğun olduğu bu dönemde özellikle dar gelirli aileler ve öğrenciler için ciddi bir yük oluşturuyor. Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Üyesi ve İnsan Hakları Savunucusu Hacer Foggo beslenme çantasının maliyetinin yüzde 102 oranında artmasının aile bütçelerine nasıl bir etki yaratacağını Artı Gerçek’e anlattı.

hacer-foggo-kimdir-kac-yasinda-nereli-hacer-foggo-hayati-ve-biyografisi-17066909311189.png

'DERİN YOKSULLUK DEDİĞİMİZ BİR DÖNEMDEYİZ'

- Gıda enflasyonunun yükselmesi gıda fiyatlarının artması, beslenme çantasının maliyetinin yüzde 102 oranında artması, ailelerin bütçeleri üzerinde nasıl bir etki yaratır?

"Asgari ücretin, emekli maaşın açlık sınırının altında olduğu ve artık dört temel ihtiyaca da tam anlamıyla erişilemeyen sürekli borçlarla 'idare' edilen derin yoksulluk dediğimiz bir dönemdeyiz. Bu nedenle de ne asgari ücretle çalışanlar ne de kayıt dışı, günlük güvencesiz çalışan ailelerin çocuklarının düzenli ve sağlıklı beslenmeye erişimleri iyice zorlaştı. Bu da hem evde hem de okulda sağlıklı beslenemeyen çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle çeşitli sağlık sorunları ile mücadele etmesine neden oluyor. Çünkü, yeterli besin tüketemeyen çocuklarda hem fiziksel hem de zihinsel gelişimlerini etkileyecek
önemli sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Ama burada ki en önemli sorunlardan biri de çocuğun iyi olma halinin ortadan kalkarak sürekli stres, kaygı içinde eğitimini sürdürmesi. Sanırım en acısı da bir çocuğun bunu yaşamasına izin vererek, bunu seyrediyor olmak."

'OKUL YEMEĞİ AYNI ZAMANDA AİLE BÜTÇESİNİ HAFİFLETİYOR'

- Okul yemeği konusunda çeşitli kampanyalar var, neler yapıyorsunuz?

"Tabip Odası, Halk sağlığı Derneği gibi kurumlar yoksullukla ilgili yaptıkları her açıklamada “yoksulluğun bir halk sağlığı” sorunu olduğunu çok sık vurgularlar. Çünkü bu sağlığın bozulmasındaki en önemli etkenlerden biri de gıda güvencesizliği nedeniyle oluşan yetersiz beslenme durumu. Okul yemeği bu nedenle önemli, yetersiz beslenen çocuklar için de çok kritik ve hayati bir öneme sahip. Çünkü yetersiz beslenme çocukların fiziksel, bilişsel ve sosyal gelişimlerini etkiliyor. Okul yemeği ile ilgili yapılan her araştırma okul yemeğinin çocuk sağlığı üzerinde olumlu etkilerini ve çocuk yoksulluğunun önlenmesinde okul yemeğinin önemine vurgu yapıyor. Okul yemeği, aynı zamanda aile bütçesini hafifletiyor. İşte tam da bu nedenlerle Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu kuruldu, koalisyonun içinde sivil toplum örgütü temsilcileri, odalar, sendikalar, uzmanlar, akademisyenler ve aktivistler var. Koalisyon, 21-22 Eylül’de Ankara da 'Ücretsiz Okul Yemeği Hemen Şimdi' çalıştayı düzenliyor. Koalisyon ’un tek bir isteği ve hedefi var sağlıklı bir okul yemeğinin bir an önce çocuklarımıza verilmesi ve bunun içinde kamu kaynaklarının çocuğun üstün yararı ve iyi hali için kullanılması."

'BEŞ ÖĞRENCİDEN BİRİ HAFTADA EN AZ BİR KERE PARASI OLMADIĞI İÇİN YEMEK YİYEMİYOR'

-Sürekli artan fiyat artışları öğrenciler üzerinde ne tür etkiler bırakıyor?

"Size sadece bir rapordan söz edeyim, PISA 2022 raporunda öğrencilere “Geçen 30 günde yiyecek alacak paranız olmadığı için kaç kere yemek yiyemediniz?” sorusuna ülkemizde en az 5 öğrenciden birinin haftada en az bir kere parası olmadığı için yemek yiyemediğini ortaya çıkardı. Türkiye OECD ülkeleri arasında yüzde 19,2 ile haftada en az bir kez yiyecek parası olmadığı için yemek yiyemeyen öğrenci oranının en yüksek olduğu ülke oldu."

'YOKSULLUK EŞİTSİZLİKTİR'

Gıda fiyatlarının bu kadar yükselmesi eğitimde eşitsizliği artırıyor mu? Maddi durumu yetersiz olan ailelerin çocukları nasıl bir etkilenme yaşıyor?

"Yoksulluk eşitsizliktir, insan hakları ihlalidir ve bu ihlaller aynı zamanda sosyal dışlanmayı da beraberinde getirir. Bakın TÜİK 2023 verilerine göre yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında bulunanların oranı yüzde 31,0 oldu. Sosyal dışlanma aynı zamanda gelir yetersizliğiyle birlikte gıda, eğitim, sağlık, barınma, istihdam zorluğunun da göstergesi. Bu dışlanma kalıcı ve sürekli hale geldikçe o hanedeki çocukların yoksulluğu devir almasına ve nesiller arası yoksulluğun devam etmesine neden oluyor. Gıda fiyatlarının artması, gıda güvencesizliğidir ki bu da aynı zamanda yoksulluğun ve eşitsizliğin derinleşmesinin de bir göstergesi. Bu durum yoksulluk içinde yaşayan ailelerin ucuz, işlenmiş hazır gıdalara yönelmesine neden oluyor. Bu tür gıdalar da yetersiz beslenme ve kronik hastalıkların riskini artırıyor. Örneğin yetersiz beslenme yaşayan bir çocuk, çeşitli sağlık sorunları nedeniyle eğitime erişme güçlüğü de çekebilir aynı zaman barınma koşullarının da kötü olması, çocuğun okulu bırakıp çalışma riskini de ortaya çıkartır yani bir çocuk birden çok yoksulluğu bir arada yaşayabilir. Bu da eşitsizliği derinleştirir. Birleşmiş Milletler 2023 Sürdürülebilir Kalkınma Raporu Türkiye bölümünde, ülkemizin yoksullukla mücadele performansına ilişkin verilerde Türkiye’nin yetersiz beslenme yaygınlığı oranının yüzde 2,5, beş yaş altı çocuklarda bodurluk oranının yüzde 5,5 olduğu belirtildi. Bir çocuğun ekonomik nedenlerle yetersiz beslenmesi bu nedenle bodur kalması çocuğun değil bu sistemin ve buna göz yuman politikacıların problemidir. Bunun da çözümü insan hakları temelli bütüncül bir modeldir.

'YETERSİZ BESLENMEYE KARŞI BİR AN ÖNCE ÖNLEM ALMASI GEREKEN İKTİDARDIR'

- Yerel yönetimlere bu konuda ne gibi sorumluluklar düşüyor?

"Yetersiz beslenmeye karşı bir an önce önlem alması gereken iktidardır. Millî Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı bir an önce okul yemeğini ücretsiz ve sağlıklı bir öğün olarak uygulamalıdır, çocukların sağlığından, eğitiminden tasarruf olmaz. Fakat çocukların açlığı, gıdaya erişmekte zorluk çekenleri izlemek değil dayanışmayı da güçlendirmemiz gerekiyor. Yerel yönetimler tüm baskılara rağmen bu kış iyice derinleşecek olan yoksulluğa karşı çocuğun, kadının, engellinin, yaşlının, gencin yanında olmalılar. Örneğin Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin özellikle yokluk, yoksunluk içinde yaşayan mahallelerde 49 adet Mahalle Mutfağı var bu mutfaklar her gün belirli saatlerde insanların erişebileceği belirli yerlerde 15 TL’ye günlük yaklaşık beş bin olmak üzere üç sağlıklı sıcak yemek dağıtımı yapıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Kent Lokantaları var yine geçen öğretim yılında Beylikdüzü Belediyesi’nin uyguladığı
Beslenme Saati projesini şimdi de Beyoğlu Belediyesi uygulayacak. Böyle sosyal belediyecilik örnekleri bir taraftan çoğalırken Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı’na, çocukların yoksulluğundan ve sağlıklarının bozulmasından sorumlu olduklarını okul yemeğini bir an önce hayata geçirmelerini her gün hatırlatmaya devam edeceğiz.

Öne Çıkanlar