ÇHD davası: Dijitallerin içinde, ele geçirildikten sonraki tarihe ait filmler çıktı!

ÇHD davası: Dijitallerin içinde, ele geçirildikten sonraki tarihe ait filmler çıktı!
ÇHD davasının ana delillerinden olan Hollanda/Belçika Belgeleri dijitallerinin değiştirildiği ortaya çıktı. 1 Nisan 2004'te ele geçirildiği belirtilen dijitallerin içinde, o tarihten 22 gün sonra vizyona girmiş filmler bulunuyor.

Artı Gerçek - Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve derneğin üyesi 21 avukatın yargılandığı davanın karar duruşması bugün görülecek. DW Türkçe'den Can Bursalı'nın haberinde, davanın ana delillerinden olan “Hollanda/Belçika Belgeleri” adı verilen dijitallerin, ele geçirildiği söylenen operasyondan sonraki tarihte üretildiği anlaşılan bir CD içeriğine dayandırıldığı belirtildi.

İDDİANAMEYİ HAZIRLAYAN SAVCI GÜLEN DAVASI FİRARİSİ

ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, derneğin üyeleri Barkın Timtik, Özgür Yılmaz ve Oya Aslan’ın tutuklu, 18 avukatın tutuksuz yargılandığı 9 yıldır sürüyor. Davada avukatlara örgüt üyeliği ve örgüt yöneticiliği suçlamaları yöneltiliyor. Davanın, ana delillerden biri olarak gösterilen Hollanda/Belçika belgeleri adı verilen dijitallerin, yasadışı DHKP-C örgütünün iç yazışmaları ve notlarından oluştuğu ileri sürülüyor.

Gülen yapılanmasının üyesi olduğu iddia edilen ve hala firari olan savcı Adem Özcan'ın 2013 yılında hazırladığı iddianamede, sanıklar hakkında Hollanda/Belçika belgeleri adı verilen dijitallerde bulunan notlar suç unsuru sayılıyor.

RAMAZAN AKYÜREK'İN İMZASI VAR

1 Nisan 2004'te Hollanda ve Belçika ülkelerinde yapılan uluslararası operasyonda ele geçirildiği belirtilen dijitaller, 2007 yılında dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in imzasıyla adli emanete alınmıştı. Akyürek şu anda, Gülen yapılanması üyeliği, resmi evrakta sahtecilik ve resmi belgeyi yok etme suçlarından hükümlü.

SAVCILIĞIN DELİLLERİ ATK'NİN DÖKÜMÜNDE YOK

Resmi kayıtlara 2007 yılında giren dijitaller, o tarihten bu yana delil kabul edildiği hiçbir davaya gönderilmemişti. İlk kez ÇHD davasının görüldüğü İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Emniyet Genel Müdürlüğü'nden istenen dijitaller, Adli Tıp Kurumu'nda dökümü yapılarak dava dosyasına gönderildi.

Dava dosyasından edinilen bilgilere göre, 1 Nisan 2004'te ele geçirildiği belirtilen dijitallerin içinde 23 Kasım 2005 tarihinde değiştirilen klasörler bulunuyor. İddianamede savcılık tarafından sanıkların yasadışı DHKP-C örgütüyle bağlantılı olduğu, emir ve talimat aldıkları, kod isim kullandıkları gibi iddialara dayanak gösterilen dosyalar, Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan dökümde bulunamadı.

AVUKAT AYDIN: 1 DVD ÇIKARILIP 1 CD EKLENDİ

Sanık avukatlarının tespitine göre, Ramazan Akyürek tarafından adli emanete alınmak üzere savcılığa gönderilen dijitallerin 6 harddisk, 4 DVD ve 1 CD'den oluştuğu belirtiliyor. Ancak, savcılığın adli emanete aldığı dijitallerin 6 harddisk, 3 DVD ve 2 CD'den oluşuyor. DW Türkçe'ye konuşan avukat Derviş Aydın, "Dijitallerin içinden 1 DVD'nin çıkarılarak yerine 1 CD'nin eklendiği anlaşılıyor." dedi.

Ayrıca, dijitallerin içinde Spiderman, Leon gibi popüler filmler, Ahmet Kaya, Burhan Berken gibi sanatçıların şarkıları da yer alıyor. 1 Nisan 2004'te ele geçirildiği belirtilen dijitallerin içinde, ele geçirilmesinden 22 gün sonra 23 Nisan 2004'te vizyona giren Kill Bill: Volume 2 filminin yer alıyor olması da dikkat çeken bir başka bulgu.

Mahkeme, sanık avukatlarının tahrifat incelemesi yapılması talebini, “Başka dosyada sahtecilik ve kumpas işlerine bulaşmış olmaları, bu dosyada da yaptıkları anlamına gelmez, bu dosyaya özel inceleme yapmak gerekir” diyerek reddetmişti.

NE OLMUŞTU?

Avukatların karmaşık yargılanma süreci özetle şöyle:

2013 yılında ÇHD ile Halkın Hukuk Bürosuna polis baskını yapıldı, 11 avukat gözaltına alındı. O sırada Suriye'de bulunan ve Türkiye'ye döner dönmez gözaltına alınan Selçuk Kozağaçlı'nın da arasında bulunduğu 9 avukat tutuklandı. 20 avukatın Devrimci Halk Kurtuluş Cephesi (DHKP-C) üyeliği ve yöneticiliğiyle suçlandığı 624 sayfalık iddianame, 19 Temmuz 2013’te, 23. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Süren yargılamalarda bütün avukatlar tahliye edildi, Oya Aslan ve Özgür Yılmaz hakkındaki yakalama kararları da kaldırıldı.

2017’DEKİ İKİNCİ DAVA: 18 AVUKATA 159 YIL HAPİS

Avukatların tutuksuz yargılanması sürerken ikinci operasyon düzenlendi. 12 Eylül 2017 günü İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca haklarında verilen yakalama kararı üzerine, ÇHD üyesi 16 avukat gözaltına alındı, 14'ü tutuklandı.

İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan ikinci davada 22 avukat sanık olarak yer alıyordu. Tutuklandıktan 1 yıl sonra hakim karşısına çıkan avukatlar için 5 gün süren duruşmada mahkeme heyeti oy birliğiyle tahliye kararı verdi.

Gece saatlerinde savcı bu tahliye kararına itiraz etti ve henüz aradan 24 saat dahi geçmemişken aynı mahkeme heyeti, bu itirazı kabul ederek avukatların yeniden tutuklanmasına karar verdi.

Pek çok usulsüzlüğün yaşandığı yargılama sürecinin karar duruşmasında avukatlara dava açılmasında kilit rol oynayan ve "silahlı yağma", "bıçaklı saldırı" gibi suçlardan hükümlü olan gizli tanık İ.Ö.’nün 141 ayrı davanın gizli tanığı olduğu ortaya çıktı. Öyle ki İ.Ö. o duruşmada “Ben çok mahkemede tanığım, bu hangi mahkeme bilmiyorum” bile diyebildi.

Tutuklu avukatların ve müdafilerinin katılmadığı 20 Mart 2019 tarihli duruşmada kararı açıklayan mahkeme 18 avukata toplamda 159 yıldan fazla ceza verdi.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bu ikinci davayla ilgili Eylül 2020’deki kararıyla avukatlar Barkın Timtik, Selçuk Kozağaçlı ve Ezgi Çakır hakkındaki hükümler hariç diğer cezaların onanmasına hükmetti. Avukat Ebru Timtik ölüm orucunda hayatını kaybettiği için onunla ilgili karar verilmesine yer olmadığı ifade edildi.

İLK DAVANIN MÜTALAASI: BÜTÜN AVUKATLARIN CEZALANDIRILMASI İSTENDİ

2013’te yapılan operasyon sonrası başlayan davada 15 Kasım 2021'de mütalaa sunuldu. Mütalaada savcı, yargılanan tüm avukatların “terör örgütü yöneticiliği”, “terör örgütü üyeliği” ya da “terör örgütü propagandası” suçlarından cezalandırılmasını talep etti.

Suçlamaların gerekçeleri arasında cenaze törenine katılmak, basın açıklaması yapmak gibi faaliyetler yer alıyor. Mütalaada dosyanın tutuklularından olan Avukat Selçuk Kozağaçlı’nın hem "örgüt yöneticiliği" hem de “zincirleme örgüt propagandası” suçlamalarıyla cezalandırılması talep edildi.

Diğer tutuklu Avukat Oya Aslan’ın ise “İbrahim Çuhadar için adli tıp önüne gidip cenaze işlemlerinin başından sonuna kadar yer almak ve örgüt propagandasına dönüştürülen cenaze törenine de katılmak suretiyle zincirleme şekilde terör örgütü propagandası yapmak" suçlaması ile cezalandırılması istendi.

Mütalaada Taylan Tanay’ın “terör örgütü yöneticiliği” suçlamasıyla, aynı suçtan ceza verilen Barkın Timtik’in bu kez “terör örgütü üyeliği” ile cezalandırılması talep edildi.

Avukatlar Güçlü Sevimli, Gülvin Aydın ve Günay Dağ’ın da yine katıldığı basın açıklamaları ve cenazeler, istenen cezalara delil olarak gösterildi. Ayrıca, Avukat Taylan Tanay için tutuklanması yönünde yakalama kararı çıkarılması istendi.

Dosyada cezalandırılması istenen avukatların isimleri şöyle: Selçuk Kozağaçlı, Barkın Timtik, Oya Aslan, Taylan Tanay, Günay Dağ, Betül Vangölü Kozağaçlı, Güçlü Sevimli, Gülvin Aydın, Güray Dağ, Efkan Bolaç, Serhan Arıkanoğlu, Mümin Özgür Gider, Metin Narin, Sevgi (Özer) Sönmez, Alper Tunga Saral, Rahim Yılmaz ve Selda (Kaya) Yılmaz, Naciye Demir, Özgür Yılmaz, Şükriye Erden.

Mütalaada Avukat Zeki Rüzgar yönünden ise davanın tefrik edilmesi talep edildi.

Dosyada Barkın Timtik, Oya Aslan ve Selçuk Kozağaçlı tutuklu bulunuyor. Dosyada yargılanan Avukat Özgür Yılmaz ise başka bir dosyadan tutuklu bulunuyor. (HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar