Çınar'da altı gündür elektrik yok: ‘Mahallede birçok diyaliz ve makineye bağlı hasta var’

Çınar'da altı gündür elektrik yok: ‘Mahallede birçok diyaliz ve makineye bağlı hasta var’
Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde altı gündür elektrik yok. Muhtar Necat Ertem, duruma tepki göstererek istifa ederken, “Mahallede birçok diyaliz ve makineye bağlı hasta var. Elektrik kesintisi yapıldığı için bu hastaların hayatı tehlikeye sokuldu” dedi.

Artı Gerçek - Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde bulunan yaklaşık 140 haneli Düzova Mahallesi’nin elektriği, Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ) tarafından “sondaj borçları” gerekçe gösterilerek, 11 Ağustos’ta kesildi. Köyde 20 hanenin ekonomik nedenlerden dolayı ödeyemediği elektrik borcu nedeniyle tüm köy altı gündür elektriksiz ve susuz bırakıldı. Geçimini hayvancılık yaparak sağlayan köylülerin hayvanları da susuzluktan telef olmaya başladığı belirtildi.

Mahallenin muhtarı Necat Ertem’de duruma tepki göstererek, istifa etti. Ertem, “DEDAŞ Kurumu bazı devlet kurumlarının gücünü arkasına aldığı için hiçbir şekilde uzlaşmaya gelmemekte ve sürekli olarak sorunlar yaratmaktadır. Mahallede birçok diyaliz ve makineye bağlı hasta var” dedi.

‘HİÇBİR DEVLET KURUMU SORUNU SAHİPLENMEDİ’

Dün Çınar Kaymakamlığı’na giderek, istifa dilekçesini veren Ertem, dilekçesinde şunlara dikkat çekti:

“Mahallede yaklaşık 800 nüfus yaşamaktadır. Mahallemizde kurulu yaklaşık 20 adet sondaj kuyusu vardır. Sondaj kuyusu sahiplerinden birkaç tanesi DEDAŞ'a olan elektrik borcunu yatırmadıkları için DEDAŞ Kurumu ile aralarında sorunlar vardır. Bu sorunların giderilmesi için tüm uğraşlara rağmen DEDAŞ Kurumu bazı devlet kurumlarının gücünü arkasına aldığı için hiçbir şekilde uzlaşmaya gelmemekte ve sürekli olarak sorunlar yaratmaktadır. Mahallede birçok diyaliz ve makineye bağlı hasta var. Elektrik kesintisi yapıldığı için bu hastaların hayatı tehlikeye sokulmuş durumda, hiçbir devlet kurumu sorunu sahiplenmedi.

Sürekli olarak DEDAŞ kurumunun yanında yer alarak mahallenin mağduriyetinin giderilmesi için adım atmadı… Usulsüz kesilen mahalle elektriği nedeniyle susuz kalan mahalle sakinlerine karşı sorumluluğumu yerine getiremediğim için muhtarlık makamında oturmanın bir manası yoktur.”

‘8 TRİLYON PARA GETİRİN O ZAMAN ELEKTRİĞİNİZİ AÇACAĞIZ’ DEDİLER’

Düzova Mahallesi’nde dört yıldır muhtarlık yapan Ertem, “Borcu olan bazı evlerin faturaları 50 milyonsa 1 trilyon yazmışlar. Kimsenin o borcu ödeyecek gücü yok. Kaymakamın yanına gittim. Kaymakam, ‘Bize borçların ne kadarını ödeyeceksiniz’ dedi. Bende 2 trilyon 300 bin TL’ye çek yazacağım borcumuzu kapatın, tarlalarımız, hayvanlarımız var. Hepsi telef olacak. Ne yaptıysak kabul etmediler. ‘8 trilyon para getirin o zaman elektriğinizi açacağız’ dediler. Vicdanım kabul etmedi. Muhtarlık görevimden istifa ettim” dedi.

Düzova’da altı gündür susuz ve elektriksiz kalan köylüler de yaşadıkları mağduriyetleri anlatarak, kesilen eleklerin açılmasını istedi.

‘HAKSIZ HUKUKSUZ YERE KESİLEN CEZALARIMIZIN SİLİNMESİNİ İSTİYORUZ’

Sondajlarının ruhsatı olduğunu belirten Mağruf Kanat, “Faturam 600 bin TL idi önce 8 trilyon 600 bin TL ceza yazdılar. Bir yıl sonra 2 ceza daha yazdılar, mahkemeye verdim. Haksızlık yaptıklarını söyledim ancak mahkemeyi 7-8 aydır uzatıyorlar. Dün DEDAŞ’la uzlaşmaya gittik. Bugün 4 trilyon daha borç yazmışlar, toplamda 14 trilyon 200 bin TL borcum var şu an altı gündür de tüm köyü susuz elektriksiz bırakmışlar. Köyün tek geliri hayvanları, hayvanlar susuzluktan hep telef olmuş. Altı gündür kimse banyo yapamıyor, kıyafetlerini yıkayamıyor. Devlet şu an bir kurumun arkasını tutuyor onu bir terör örgütü yapıp halkın içine koymuş. Haksız hukuksuz yere kesilen cezalarımızın silinmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘ŞİMDİ HAYATIMIZI CEHENNEME ÇEVİRMİŞLER’

Kayınvalidesinin solunum cihazı kullandığını ve elektriğin kesilmesi ardından zorlandıklarını anlatan Meryem Ertem “Kaynanam yaşlı bir sürü hastalığı var. Hiçbir şey yapamıyoruz” dedi.

Ayşe Kanat “Elektriğimizi kesip gitmişler. Dolaplarımızda hiçbir şey yok. Yukarıdaki köyden su getirmişiz, kıyafetleri elimle yıkadım” diye belirtti.

Ölüme terk edildiklerini belirten Şirin Kanat da “Elektrik yok, şarj yok, iletişim yok zaten zorlu şartlar altında yaşıyoruz. Şimdi hayatımızı cehenneme çevirmişler” ifadelerini kullandı.

‘ÇOCUĞUM OKSİJEN TÜPÜYLE YAŞIYOR’

DEDAŞ’a tek kuruş borcu olmayan ve mahallenin elektrikleri kesildiği için mağdur edilen Ahmet Kanat, “Abonem var. Bir kuruş bile borcum yok. 20 sondaj için 140 tane ev mağdur edilmiş. Buna hakları yok buradan gideceğiz, elektriksiz, susuz burada ne yapacağım. Bir tane çocuğum engelli oksijen tüpüyle yaşıyor. Tek geçim kaynağımız hayvancılık DİSKİ’yi aradım su istedim, getirdikleri su kokuyor ne hayvanlar içebiliyor ne biz içebiliyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.

Nezir Kanat isimli yurttaş sular kesildiğinden beri beş tane hayvanının telef olduğunu söyleyerek, “150 tane hayvanım var. Başka köyden her gün su getiremiyoruz. 140 kişiye yetecek kadar su da getirme imkânımız da yok zaten” dedi.

‘ÇOCUĞUMUN VÜCUDUNDA MORLUKLAR VAR’

Vali, kaymakam ve DEDAŞ’ın birbirlerini koruduklarını söyleyen Sabiha Kanat, kesintilere tepki gösterdiği için oğlunun darp edildiğini belirtti.

Kanat, “DEDAŞ ve devlet arkadaş olmuş, bizi perişan etmişler. Çocuklarımız elektrik kesintisine karşı çıktılar, onları dövdüler, oğlumun çenesini kırdılar. Çocuğumun vücudunda morluklar var. Dün 13 tane direği söküp götürdüler. Maden bizi vatandaş olarak görmüyorlar, bizi başka yere götürsünler” diye konuştu.(MA)

Öne Çıkanlar