'Cumhurbaşkanımız' referansı ile başlayan yazılar

İktidar medyasında hemen her gün çok sayıda yazı 'Cumhurbaşkanımız Erdoğan dedi ki' ile başlıyor. Köşelerde, Erdoğan'dan alıntı yapılmadan geçilen tek gün neredeyse yok

'Cumhurbaşkanımız' referansı ile başlayan yazılar

ARTI GERÇEK- AKP yanlısı medyanın en büyük referans kaynaklarından biri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan. Hemen her gün çok sayıda yandaş, köşe yazılarına "Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan dedi ki, tavsiye buyurdu ki" gibi girizgahlarla başlıyor.

Dini bir ritüeli yerine getirir gibi, bu tarz bir giriş yapılmasa yazı eksik kalacakmış ya da iktidara yandaşlık edilmezse köşeler ellerinden çekilip alınacakmış gibi "Erdoğan'a biat" ifade eden alıntı ve cümlelerle başlıyor ve ilerliyor çok sayıda yazı.

Eli kalem tutup köşelerde "halkı aydınlatmaya" çalışanların kendi fikirlerinin önüne Erdoğan'ın sözlerini almaları "yüce lider, ulu büyüğümüz" ayarında yazılarını kurgulamaları, okur açısından ortaya atılan fikirlerin özünde birbirinin aynı olması tehdidini de beraberinde getiriyor.

Kimi zaman Erdoğan'a yapılan atıflar yazıların ilerleyen bölümlerinde de ortaya çıkabiliyor.

İşte 7 Haziran tarihli bazı gazetelerde Erdoğan girizgahlı ve atıflı yazılardan bölümler:

Star gazetesinden Yalçın Akdoğan:

"Cumhurbaşkanımız R. Tayyip Erdoğan AK Partililere seslenirken ‘çat kapı yapmayı’ tavsiye etti. Bu tavsiye siyasetin nirengi noktalarından birini ortaya koyuyor ve bir nevi öze dönüş çağrışımı yapıyordu. AK Parti kurulduğu andan itibaren halkla iç içe oldu, halk için ve halkın bir parçası olarak siyaset yaptı."

Hürriyet gazetesinden Akif Beki:

"Bu sonu önlemek için, Erdoğan’ın ‘ezber bozucu’ dediği manevralar aldı Hamas. Mayıs ayı başında yeni siyaset belgesini açıkladı. İhvan’ın Filistin kanadı olarak tanımlamadı kendisini. İhvan’dan bağımsız bir örgüt olduğunu kayda geçirdi, organik bağlarını kopardı."

Star gazetesinden Ahmet Kekeç:

"Hatırlayacaksınız, Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisine dönüp genel başkan seçilince, CHP’liler, "Erdoğan’a küfretmek serbest olsun" diye bir kampanya başlatmışlardı."

Yeni Akit gazetesinden Ali Osman Aydın:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan ENSAR Vakfı Genel Kurul’unda yaptığı konuşmada, açık yüreklilikle bir özeleştiride bulundu. Ülkemizin geçtiğimiz 14 yılda yaşadığı dönüşümün en zayıf halkalarını eğitim ve kültür oluşturuyor. Bu konuda fevkalade müteessirim."

Sabah gazetesinden Melih Altınok:

"Cumhurbaşkanı da Türkiye'nin Rabia'sını her konuşmada üstüne basa basa tekrar ediyor: "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet!" Çocuklar bile ezberledi artık."

Akşam gazetesinden Kurtuluş Tayiz:

"Katar’a bir abluka da CHP’den geldi. Kemal Bey, tıpkı Suudiler gibi Katar’ın İhvan hareketine desteğe son vermesini istedi. Kemal Bey, hükümetten de Mısır darbesi esnasında sembolleşen ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da "Tek bayrak, tek devlet, tek millet, tek vatan" olarak özel bir anlam kattığı Rabia işaretini kullanmaktan vazgeçmesini, bu sembolü kullanmamasını istedi. Rabia işareti, son yıllarda bütün seçimlerde AK Parti tarafından ülkenin bağımsızlığını ve birliğini temsil eden bir sembol olarak kullanıldı. Rabia’dan vazgeçmek ülkenin birliğinden ve bağımsızlığından vazgeçmek anlamına gelir."

Milat gazetesinden Abdülbaki Değer:

İkinci örneğimiz ise iki-üç gün önce Ensar Vakfı Genel Kurulu'nda Erdoğan'ın yapmış olduğu konuşmadan. Erdoğan'ın herhangi bir yorumu gereksiz kılan konuşması zaten yeteri açıklıkta mesajı barındırıyor. Bu konuşmanın alt metni de dikkate alınacaksa haziruna ayna tutuluyor ve vaziyetlerinin iyi olmadığı söyleniyor. Konuşmanın açık mesajlarının yanı sıra STK'nın Genel Kurulu'nda dile geliyor oluşuna mı, konuşmayı coşkuyla alkışlayanların vaziyetine mi, dernek-vakıf-STK çalışmasını etkili-yetkili makamlarda olanların getirilip onlardan yol ve istikamet beklenilmesine mi dikkat çekelim? Konuşma başlı başına meselenin siyasi iktidar ile hal olunamayacağını, diğer iktidarın ise-sosyal ve kültürel- devlet destekli stratejilerle yapılamayacağını anlatıyor: "Siyasi olarak iktidar olmak başka bir şeydir. Sosyal ve kültürel iktidar ise başka bir şeydir. 14 yıldır kesintisiz iktidarız ama sosyal ve kültürel iktidar konusunda hâlâ sıkıntılarımız var. … Medyadan sinemaya, bilim teknolojiden hukuka kadar pek çok alanda hala en etkin yerlerde ülkesine ve milletine yabancı zihniyetteki kişilerin, ekiplerin, hiziplerin bulunduğunu biliyorum. Açıkça söylemek gerekirse bu durumdan da büyük üzüntü duyuyorum."

Karar gazetesinden Elif Çakır:

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti genel başkanı olarak ‘üzerimizde metal yorgunluğu var’ demesi önemlidir.

Erdoğan, bu özeleştiriyi daha doğrusu partisine yönelik olarak fark ettiği ‘sorunun tespitini’ partili cumhurbaşkanı olarak AK Parti grup toplantısında yaptı. Şöyle dedi:

"Bu yıl sonuna kadar, il ilçe ve belde teşkilatlarımızın tamamını güncelleyeceğiz. Yeniden gözden geçireceğiz; çünkü ortada bir metal yorgunluğu var. Bunu aşmamız gerekiyor."

erdoğan akp medyası