Depremin üzerinden iki ay geçti: ‘Kendi başımıza hayatta kalmaya çalışıyoruz’

Deprem bölgesinde yaşama tutunmaya çalışanlar, depremin üzerinden geçen iki ay sonundaki durumu Artı Gerçek'e anlattı: "Kendi başımıza hayatta kalmaya çalışıyoruz, ağır hasarlı binalara dönmek zorunda kaldık."

Depremin üzerinden iki ay geçti: ‘Kendi başımıza hayatta kalmaya çalışıyoruz’

Seda Taşkın - Remzi Budancir - Osman Çaklı

Artı Gerçek - 6 Mart Maraş merkezli depremlerin üzerinden tam iki ay geçti. Artı Gerçek muhabirleri depremin ilk gününden itibaren bölgedeydi. Enkaz altında kalanların kurtarılmasına yoğunlaşıldığı ilk günlerde yaşanan karmaşaya da, sonrasında çadır başta olmak üzere eksikliklere ve depremzedelerin hayatta kalma çabasına da şahitlik ettik. Depremin ikinci ayında, ilk günlerde yaşadıklarını haberleştirdiğimiz depremzedelere aradan geçen sürede nelerin değiştiğini, devam eden sorunları ve beklentilerini sorduk.

Burcu Özkaya Günaydın

‘SÜREÇ DAYANIŞMAYLA İLERLİYOR’

Antakya’da yaşayan, depremzede bir gazeteci. Depremin üçüncü gününde Antakya dışına çıkabildiğini, Hatay'a ancak üçüncü gün de ekiplerin geldiğini anlatan Günaydın, iki aydır çadırda yaşıyor. Depremin üzerinden iki ay geçmesine rağmen, kimi sorunların devam ettiğini sözlerine ekleyen Günaydın, şöyle konuştu:

“Su ihtiyacını, İBB karşılıyor. Çadırlara su dağıtıyor. Yemek ihtiyacını Patnos Belediyesi karşılamaya çalışıyor. Yani aslında hala dayanışmayla ilerleyen bir süreç var. Bu nereye kadar gidecek? Hepimizin kafasında soru bu. İBB ve Patnos Belediyesi buradan gittiğinde ne yapacağımızı bilmiyoruz.”

10 BİN TL’Yİ ALAMAYANLAR VAR

Kendisinin suya ulaşma mesafesinin yakın olduğunu belirten Günaydın, hâlâ bazı depremzedelerin yaklaşık bir saat yürüyerek suya erişebildiğini de anlattı. Devlet adına halen yaygın bir organizasyon olmadığını ifade eden Günaydın, devletin depremzedelere vereceğini söyledi 10 bin TL’nin kimlere verildiğini bilmediğini de ifade ederek şunlar kaydetti:

“Kim 10 bin TL aldı bilmiyorum. Bütün depremzedeler mi yoksa evi hasarlı olanlar mı alıyor bilmiyoruz. Kaymakamlığa gidip 10 bin TL almak isteyen pek çok kişi eli boş geri döndü. İki ay geçti fakat hala uyku sorunu yaşıyoruz. Pek çok insan aynı durumu yaşıyor. Artçılar devam ediyor ya da biz deprem olduğunu zannediyoruz. Uyku çok sıkıntı, uyuyamıyoruz.”

'BURADA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK'

Maraş’ın Nurhak ilçesinde de depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen su ve gıdaya erişimde sıkıntı yaşanıyor. Aylardır hayvanları için çadır arayan Ömer Baş, çadıra erişemediği için ağır hasarlı binanın zemin katında bulunan ahıra girmek durumunda kalıyor. “Depremin üzerinden aylar geçti, burada değişen bir şey yok. Kendi başımıza hayatta kalmaya çalışıyoruz” diyen Baş, yaşadıklarını şöyle anlattı:

‘HER GELEN SÖZ VERİYOR SONRA DÖNÜŞ OLMUYOR’

“Her gelen bize söz veriyor ama sonra bir daha geri dönüş olmuyor. Gitmediğim yer kalmadı ama artık umudumuzu kestik. Düşünün aylardır bir çadır için kaç kişiye derdimi anlattım bilmiyorum. Bu saatten sonra benim kimseden bir beklentim yok. Mahallemizde konteynır kent yapılacaktı. Ama aylardır çalışma bitmedi. Tek umudumuz artık havalar ısınmasıyla birlikte hayvanlarımızı yaylaya çıkarmak.”

‘ÇADIRDA DA CAN GÜVENLİĞİMİZ YOK’

Rüzgarla birlikte birçok çadırlarının kullanılmaz hale geldiğini söyleyen Baş, çadırlarda can güvenliklerinin olmadığını söyledi. Mahallerine uzun süredir konteynır kent kurulacağını söylemelerine rağmen hala çalışmaların devam ettiğini aktaran Baş, “Ama buna bile inancımız kalmadı artık. Hayat bizler için böyle devam ediyor. İnsanlar sahuru bir zeytin, peynir ile açmak durumunda kalıyor. Gidebilenler gitti geriye bizim gibi garibanlar buralarda kaldı” dedi.

'DEPREMZEDELER HASARLI EVLERE DÖNMEK ZORUNDA KALIYOR'

Depremin vurduğu Adıyaman’a bağlı Yaylakonak beldesinde de durum pek iç açıcı değil. Belde de enkaz kaldırma işlemleri devam ederken, depremzedelerin yaşadığı barınma sorunu devam ediyor. Depremzedelerin hala çadırlarda kaldığını anlatan Mehmet Taşkaynatan, yaşanan sorunları sıraladı:

“Köyde enkaz kaldırma devam ediyor. İnsanlar çadırlarda kalıyor. Çadırlarda kalamayıp hasarlı evlere dönmek zorunda kalanlar bile var. Bu insanlar ciddi can tehlikesi yaşıyor. Burada ayrıca hijyen sorunu var. Alt yapı hasarlı olduğu için insanlar hijyene dikkat edemiyor. Açıkçası depremden sonra her şey aynı. Pek bir şey değişmedi. Mağduriyet devam ediyor."

'HURDA ALINIYOR, HARFİYAT YERDE BIRAKILIYOR'

Depremzedelerden biri de Adıyaman merkezde bulunan evlerini kaybeden Mahmut Akgül. Ailesinin iki aydır çadırda kaldığını anlatan Akgül, bu gün babasını ve yakınlarını Batman’a götürüp yerleştirdikten sonra geri dönmek zorunda kaldığını söyledi. Kent merkezinde enkaz kaldırma işlemlerinin devam ettiğini anlatan Akgül, şunları söyledi:

“Evlerin kaybedenler hala çadırda. Kimisi ise çevre illere gitti. Enkazlar kaldırıyor ama bundan kaynaklı sorunlar da yaşanıyor. Enkaz kaldırma işleminde hurdalar alınıyor, molozlar yerde bırakılıyor. O molozlarla ne yapacağız? Ayrıca kent toz yığını. Asbest riski yaşanıyor. Barınma sorunu devam ediyor. Deprem bölgesinde pek bir şey değişmedi açıkçası.”

YOKSULLAR ZOR ŞARTLARDA YAŞAM MÜCADELESİ VERİYOR

Adıyaman’da hem depremzede hem de gönüllü olan Mehmet Uluca da sorunların devam ettiğini söyledi. Kentte şu anda enkaz kaldırma işlemlerinin sürdüğünü anlatan Uluca, yaşanan sorunları şöyle sıraladı:

RİNSANLAR HASARLI EVLERE GİTMEK ZORUNDA KALIYOR'

Depremzedeler hala çadırlarda yaşıyorlar. Konteynerler yetersiz, AFAD ve Kızılay STK’lar ve kurumların kurduğu konteyner kentlere el koyuyor. Konteynırların neye göre dağıttıkları, önceliklerin ne olduğu bilinmiyor. İnsanlar barınma ve gelecek kaygısı yüzünden insan yaşamına uygun olmayan hasarlı evlerde dükkânlarda yaşıyor. Orta hasarlı yada ağır hasarlı ise itiraz ediyorlar az hasarlı olsun diye. Hasarlı olan evleri yıkılınca barınma sorunu yaşayacaklar. İnsanlar hasarlı evleri onaracak durumda

'ENKAZ ALTINDA OLANLAR VAR'

"Hala enkaz altından insanlar çıkıyor. Göçmen olup yaşamını kaybeden ve ulaşılamayan insanlar var. Enkaz kaldırma sırasında bodrumlara inilmiyor. Göçmen olup yaşamını kaybeden ve ulaşılamayan insanlar var. Bir otelde enkaz kaldırma sırasında bodruma inilmedi. Esnaf orada iki Özbekistanlının kaldığını söylüyor ama dikkate alınmıyor. Göçmenlerle ilgili şöyle bir sorun var. Kayıp başvurunda bulunanların yakınları olması gerekiyor. Bunların da yakınları yok. Dolaysıyla göçmenlerin bulunduğu alanlarda arama yapılmıyor."

'GÖNÜLLÜLERE İHTİYAÇ VAR'

"İçme suyu ve gönüllülere ihtiyaç var. İlk gelen gönüllüler iki aydır emek veriyor ama uzun süre kalmak bütün gönüllüleri çok yıpratıyor. Yandaş medyada ‘devlet her yerde’ deniliyor ama gönüllüler sahadayken depremzedeler ‘hani devlet’ diyor. Gönüllüler olmasaydı can kaybı daha fazla olurdu ve şehrin belli bölgelerinde hala insanlar aç susuz ve başını sokacak bir yer bulamayacaktı"

'HALK HÂLÂ ENDİŞE İÇİNDE'

"Halk hala endişe içinde çünkü hükümetin söyledikleri ile yaptıkları birbirini tutmuyor. İnsanlar mağdur bir şey yapmıyorlar. Yaptıklarını da AKP’li aday adayları kendilerine propaganda yapmak için kendi eş dostları üzerinden yapıyorlar. Oda sadece belirli noktalara yapılıyor."