Dövülerek öldürülen gencin davasında iki tahliye
Çalıştığı barda dövülerek öldürülen üniversite öğrencisi İsmail Değirmenci cinayetine ilişkin davada iki sanık tahliye edildi.
Antep'in Şahinbey ilçesinde okul harçlığını çıkartmak için çalıştığı barda işyeri müdürü ve 2 garson tarafından 6 Nisan gecesi dövülerek öldürülen Antep Üniversitesi Konservatuar Bölümü öğrencisi İsmail Değirmenci cinayetine ilişkin açılan davanın ilk duruşması Antep 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada sanıklar ve avukatlarının yanı sıra Değirmenci'nin ailesi ile avukatları hazır bulundu.
Kimlik beyanları ve iddianamenin okunmasıyla başlayan duruşmada ilk savunmayı sanık Yusuf Başgüden yaptı. İşyeri müdürü olduğunu söyleyen Başgüden, Değirmenci'nin o gece alkol aldığını ve işyerinde iş ciddiyetini sağlaması amacıyla Değirmenci'nin alkol almasına müdahale ettiğini ileri sürdü. Tartışmanın büyümesi üzerine Değirmenci'nin kendisine vurmak istediğini ancak kendisinin geri çekilmesiyle vuramadığını anlatan Başgüden, "Ben de ona vurmak istedim ama vuramadım. Sonra diğer garsonlar ve orada olanlar araya girerek olayın büyümesini engelledi. Sonra ben müşterilerle ilgilenmeye gittim. O ara dışardan bağrışma sesi geldi. Oraya gittiğimizde Mehmet Dağ yeni geliyordu. Sonra Seydi Bayramoğlu arka tarafta bayıldığını söyledi. Orada bulunan birkaç kişi onun yanına gittiler. Bizim aramızda ufak itişme yaşandı. Onun haricinde başka bir kimsenin ona vurduğunu görmedim" dedi.
'ABİ NEFESİM TÜKENDİ'
Başgüden'in ardından söz alan sanık Mehmet Dağ, Başgüden ve Değirmenci arasında çıkan tartışmaya müdahale etmek için gittiğini Değirmenci'yi tuttuğunu söyledi. Değirmenci'nin kendisini bırakmasını istediğini aktara Dağ şöyle devam etti:
"Ben kendisini tutmaya çalışırken o Yusuf'a saldırmak istiyordu. Ben de onu göndermek istiyordum. Bunun üzerine İsmail benim yüzüme tekme attı. Yüzüm gözüm kan içerisinde kaldı. Sonra İsmail dışarı çıkararak koşmaya başladı. Ben de dışarı çıkıp onu kovalamaya devan ettim. Yakaladığım yerde aramızda kavga yaşandı. Kavga sırasında İsmail bana 'Abi nefesim tükendi. Beni burada bırakın' dedi. Bende onu orada bırakıp bara döndüm."
'BURNUMU KIRANI ÖLDÜRDÜM'
Sanıkların ardından konuşan tanık Ramazan Tadık, olay günü işyerine müşteri olarak gittiğini belirtti. İşyeri içerisinde ve dışarısında Değirmenci'nin nasıl darp edildiğini görmediğini aktaran Tadık, "Kavga olduktan sonra iş yerinin önüne çıktığımızda Mehmet Dağ barın arka tarafından bize doğru geliyordu. Yanımıza yaklaştığında Mehmet Dağ bize 'Burnumu kıranı, öldürdüm arkaya attım' dedi" diye konuştu.
'AMBULANS GECİKTİ'
Olay çıktığı sırada aşağıda olduğunu ve dışarıdan seslerin gelmesi üzerine yukarı çıktıklarını söyleyen Tanık Ayşe Deniz Yaman, Dağ'ın kendilerine 'Burnumu kıranı, öldürdüm arkaya attım' demesi üzerine Degirmenci'nin yanına gittiklerini anlattı. Ambulansın gecikmesi üzerine özel bir araçla Degirmenci'yi hastaneye götürdüklerini ifade eden Yaman, "Hastanede İsmail'e müdahale edilmesi konusunda eksiklik yaşandığını düşünüyorum. Uzun bir süre serum bile verilmedi. Hemşireler olayın ciddiyetinin farkında değildi. Olayda dolayı çok etkilendiğim için hastanede de sürekli ağlıyordum" dedi.
İşyerinde vale olarak çalışan tanık Seydi Bayramoğlu da olay anında dışarıda, barın önünde olduğunu söyledi. Değirmenci'nin dışarı koşarak çıktığını, ardından ise Dağ'ın onu kovaladığını dile getiren Bayramoğlu, "Ben de peşlerinden gittim. Mehmet Dağ, İsmail'i tekme atarak düşürdü. Yere düşünce Mehmet, İsmail'e vurmaya başladı. İsmail yerde yatar vaziyetteydi. İsmail ona vurmadı" diye konuştu.
Sanık ve tanık ifadelerinin ardından söz alan Avukat Nesrin Tuncel ise, iddianameyi kabul etmediklerini beyan etti. Sanıkların cezalandırılması gerektiğini belirten Tuncel, olay anında Değirmenci'nin alkollü olup olmadığını ve olayla ilgili keşif yapılmasını talep etti.
İddia makamı ise Antep Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğü ile İstanbul Adli Tıp Kurumuna yazılan müzekkerenin cevabının beklenilmesini, mevcut delil ve suçun vasıf ve kanunda ki suç için öngörülen ceza miktarı göz önüne alınarak sanıklar Yusuf Başgüden ve Mehmet Dağ'ın tutukluluk hallerinin devamını, bir kısım tanık beyanları dikkate alınarak sanık Mehmet Atar'ın ise adli kontrol şartıyla salıverilmesini talep etti.
İddia makamının tutukluluk halinin devamı isteği üzerine Başgüden ve Dağ'ın avukatları mütalaaya karşı çıkarak müvekkillerinin tahliye edilmelerini talep etti.
2 SANIK TAHLİYE EDİLDİ
Mahkeme heyeti ise Antep ATK ve İstanbul ATK'ye yazılan müzekkerenin cevabının sorulmasına, sanıklar Mehmet Atar ve Yusuf Başgüden'in üzerlerine atılı suçların vasıflarının değişme ihtimallerinin bulunmaması ve tutuklu kaldıkları süre göz önüne alınarak tahliye edilmesine, sanık Mehmet Dağ'ın ise tutukluluk halinin devamına, bir sonra ki duruşmanın 13 Kasım'da görülmesine karar verdi. (Mezopotamya Ajasnı)