'Ekmek yoksa çay için!'
'Bizim için, tanık olduğumuz kibir, sürpriz değil...Ama AKP üyesi Mesut İnce’ye ağır gelmiş belli… Haksız da değil.'
Can DÜNDAR
ARTI GERÇEK- Malatya Minibüsçüler ve Servisçiler Esnaf Odası Başkanı Mesut İnce, her yıl Erdoğan’ın Malatya’ya gelişinde şoför esnafını topluyor, halkı mitinge bedava taşıtıyormuş. Şehir ziyaretinde de saygıda kusur etmiyormuş.
Bu yıl da "Cumhurbaşkanı geliyor" diye şehirdeki 1600 servisçiye mesaj atmış, "Haydi karşılamaya" demiş. Bu vesileyle ne kadar zor durumda olduklarını anlatacak, kredilerinin ertelenmesini, Bağ-Kur ödemelerinin dondurulmasını, yeniden faizsiz kredi verilmesini isteyecekmiş. Dosyasını hazırlamış. Erdoğan’la görüşme şansını ancak otobüsün kapısında bulmuş.
Sonrasını izledik: "Malatya esnafının müjdeler beklediğini" söyleyebildi. Erdoğan yukarıdan, "Ne müjdesi? Müjdeyi verdik zaten" diye tersledi. İnce, "İşsiziz. Evimize ekmek götüremiyoruz" diye devam edince de ip koptu. "Bu biraz bana abartılı geldi" dedi Erdoğan... Sonra da itirazı dinlemeden elindeki çay torbasını atıp "Al keyif çayı… Bu çayı iç" dedi; yola devam etti.
Müjde beklerken elinde bir çay torbasıyla kalakalan Mesut İnce, Sözcü’den İsmail Saymaz’a, "Şaşırdık, kırıldık, üzüldük" diyebilmiş. "Esnafın, servisçinin durumunun çok kötü" olduğunu söylemiş.
200 bin servis esnafının, bu terslemeyi görünce ne hissettiğini kestirmek zor değil. Nihayet yıllardır Erdoğan’a toz kondurmayan AKP tabanı da, Saray’ın halktan tamamen koptuğunu, dertlerine kulak vermediğini, sıkıntılarını abartılı zannettiğini, "Ekmek yiyemiyorsanız çay için" dediğini bizzat görüyor; şaşırıyor, kırılıp üzülüyor.
Cumhurla Başkanı arasındaki uçurum giderek derinleşiyor. "Askıda ekmek-torbada çay koalisyonu", doların 8 lirayı aştığı gün, mutfaktaki yangına kulak vereceğine, Fransız mallarına boykotla uğraşıyor. Ve elbette akla ilk gelen, Emine Erdoğan’ın 50 bin dolarlık Hermes çantası oluyor. Çay torbalarının, "Buyur sen iç, keyif çayını" diye gönderene geri atılacağı gün, çok da uzak değil.