Erdoğan, Tunç Soyer'i hedef aldı: Hadsiz, bunun babası da aynıydı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'daki yurt binası resmi açılışında İzmir'in kurtuluşunun 100. yılı etkinliklerinde saltanat eleştirisi yapan Tunç Soyer'i hedef aldı.

Cumhurbaşkanı ve AKP genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Gençlik ve Spor Bakanlığı (GSB) Yeni Yurtlar Kampüsü'nde, 105 Yeni GSB Yurt Binası Resmi Açılış Töreni'nde konuştu.
Erdoğan konuşmasında, İzmir'in kurtuluşunun 100. yıl etkinliklerinde "100 yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler gaflet, delalet ve hatta hıyanet içendeydi. Gençleri, kadınları ve geleceği hiç düşünmediler. Sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün milleti ateşe attılar" diyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'i "Sen Osmanlı'ya hakaret edecek haddi nerede buldun? Hadsiz. Bunun babası da aynıydı" sözleriyle hedef gösterdi.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
ERMENİSTAN AZERBAYCAN ÇATIŞMASI
"Ermenistan'ın, Azerbaycan'ın zaferiyle neticelenen savaşın ardından varılan anlaşmayı ihlali sonucu yaşanan durumu kabul edilemez buluyoruz.
Her zaman olduğu gibi bu gelişme karşısında da Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu tüm dünya bilmelidir"
Temennimiz, Ermenistan'ın bu yanlış yoldan bir an önce dönmesi, vaktini ve enerjisini barışı güçlendirme yönünde kullanmasıdır.
'YURT ÜCRETLERİ DEĞİŞMEYECEK'
Bay Kemal bu iş laf ile olmuyor. Şöyle yurt yaparız böyle yurt yaparız. Elini kolunu tutan mı var? Büyükşehir belediyelerine yaptır. Bu binanın yerinde olan eski binada Ankara'ya gelişimde gençlik yıllarımda kalmıştım. Şimdi muhteşem bir yurt binasına sahip olduk. Gençlerimiz en iyisine, en güzeli layıktır diyerek hemen kolları sıvadık. Otel konforunda odalara sahip yeni yurt binaları inşa ettik. 81 vilayetimizin tamamına bu imkanı götürdük.
Bugün Türkiye yurtlar ve üniversiteleri arasında dünyanın en iyi ülkeleri arasında yer alıyor. Yurtlarımız donanımlı birer yaşam merkezi haline geldi. Kendini sosyal devlet diyen hiçbir Avrupa ülkesinde bile böylesine bir altyapı yoktur. Bu gerçeği bilimsel çalışmalar da ortaya koyuyor. Türkiye geçen sene başvuru taleplerinin yüzde 90'ından fazlasını karşıladı. İlk yerleştirmede yüzde 80'lik rekorluk bir talep karşılama gerçekleştirdik.
Yurt ücretlerinde bir değişiklik olmayacağının müjdesini buradan vermek isterim. 250-450 TL arasındaki ücretlerde değişiklik olmayacak. Rakamlar apaçık ortadayken başka ülkeleri örnek gösteriyorsa ya cahildir, ya da art niyetlidir. Kredi ve yurtlar meselesinde son 20 yılda Türkiye'nin kat ettiği mesafe ortadadır.
Kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı olmadan, sadece alınan kredi üzerinden alınması kararı aldık. Bu uygulamadan kredi geri ödemesi yapan tüm gençlerimiz faydalanabilecek. 3 milyonu aşkın öğrencinin öğrenim kredisi sorununu ortadan kaldırıyoruz.
'BUR VE KREDİ MEBLAĞINI DA HER YIL ARTTIRDIK'
10 sene önce harçları kaldırarak sürekli provokasyon vesilesi yapılan bu meseleyi kökünden çözdük. Üniversite öğrencilerimiz için kredi ve burs imkanlarını da geliştirdik. 450 bin öğrenci burs veya kredi alabiliyor iken bu sayı geçtiğimiz yıl 1 milyon 383 bine çıktı. Bugün başvuran her öğrencimize ya kredi ya burs muhakkak veriyoruz. 2002'de sadece 45 lira olan burs veya kredi meblağını da biz her yıl arttırdık. Şu anda lisans öğrencilerine 850 lira, yüksek lisans öğrencilerine 1700 lira, doktora öğrencilerine 2 bin 550 lira kredi veya burs veriyoruz.
Yurtlarda kalan öğrencilerimize beslenme yardımını 750 liraya çıkararak hiçbir gencimizi mağdur etmedik. Yılbaşında kredi, burs ve beslenme yardımına göre günün ihtiyaçlarına göre yeniden belirleyeceğiz. Temmuz ayında kabine toplantımızda kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı ve faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılması kararı aldık. Bu uygulamadan tüm gençlerimiz yararlanabilecek.
Ekim ayında Meclis faaliyetleri başlayınca yapılacak kanuni düzenlemeyle hayata geçecek bu uygulamayla mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin yani toplamda 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu ortadan kaldırıyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren öğrencilerimiz sadece aldıkları kredi rakamı kadar geri ödeme yapacaklar.
Bu ülkenin evlatlarının mutluluğunu karartmaya çalışanlar kin ve nefret bataklığında çırpına dursun biz gençlerimize umut aşılamaya, destek olmaya devam edeceğiz. Yalan ve çarpıtmalar üzerinden gençlerimizi provoke etmeye çalışanların oyununu birer birer bozarak her evladımızı bağrımıza basmayı sürdüreceğiz. Sizlere vatandaşı olmaktan gurur duyacağınız bir ülke bırakmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz.
Millet olarak maalesef yakın geçmişte gençlerimiz üzerinde oynanan oyunlar sebebiyle çok acılar çektik, çok bedeller ödedik. Ülkemizin en kıymetli sermayesinin, yani gençlerinin bir bölümünü sinsi hesaplara kurban verdik. PKK, FETÖ'ye kurban verdik. Öyle günler yaşadık ki, bu ülkenin gençleri sağ sol diye birbirine kurşun sıktı. Sokaklarda, meydanlarda birer piyon gibi kullanıldı. Kandil'de kurulan insan pazarında bozuk para misali terör baronları tarafından insafsızca harcandı. PKK'dan FETÖ'ye farklı görünüm altındaki terör örgütlerinin kanlı çarkları arasında öğütüldü.
'İŞTE KARŞINIZDA İMAM HATİP MEZUNU BİR CUMHURBAŞKANI'
Orta yaş ve üzeri kuşak çok iyi hatırlar. Bu ülkede başörtülüden doktor olmaz, işçinin çocuğundan diplomat olmaz, imam hatipliden hakim savcı olmaz, meslek liselerinden bilim adamı çıkmaz, esnafın çocuğundan iş adamı olmaz dediler. Yıllarca bu ülkenin insan kaynağını saçma sapan bahanelerle heba ettiler. İşte karşınızda imam hatip mezunu bir cumhurbaşkanı.
TUNÇ SOYER'İ HEDEF ALDI: 'AHLAKSIZ'
Kabinemin içerisinde imam hatip lisesi mezunu, meslek lisesi mezunu bakanlar. Demek ki oluyor. Bunlar öyle alçak, ahlaksız bir tezgah kurdular ki, kendi çocukları ile milletin çocukları arasında devasa uçurum oluşturdular. İşte İzmir'de belediye başkanı çıkıyor, Osmanlı'ya hakaret ediyor. Be haddini bilmez! Be ahlaksız! Ya sen İzmir'i sel afetlerinden kurtaramıyorsun, pislikten, lağım sularından kurtaramıyorsun, körfezi o pis kokulardan kurtaramıyorsun. Sen Osmanlı'ya hakaret edebilecek hadde ne zaman ulaştın? Be hadsiz! Bunun babası da aynıydı, kendisi de aynı!
Ama bu millet, bu gençlik inanıyorum ki, ilk seçimlerde bunlara haddini bildirecektir. Kendi evlatlarını Paris'e, Brüksel'e gönderip en iyi öğretim kurumlarında okutup, güç ve şatafat içinde yaşattılar. Anadolu'nun Trakya'nın çocuklarını yokluğa, fakirlere hatta göz göre göre ölüme terk ettiler. Biz bu oyunu bozduk. Şu anda 81 ilimizin tamamında üniversitelerimiz var mı?
Başörtülü kızlarımıza kurdukları ikna odalarıyla yaptığı zulmün utancı da bizim yüreğimizdedir. Kendi elit çevrelerinden olmayanların sergiledikleri hoyratlık da bizim yüreğimizdedir. Terör örgütlerin içinde hayatlarını kaybeden evlatlarımızın acısı bizim yüreğimizdedir. Cudi'yi o terör örgütlerinin başına çökerttik. Gabar'da, Tendürek dağlarını da başlarına çökerttik. Bir zamanlar akşam saatlerinden sonra dışarıya çıkamayan Güneydoğu'daki, Doğu'daki kardeşlerimiz şimdi rahatlıkla akşam saatlerinde dışarıya çıkabiliyor.