Eylem Tok haberi sansürlenmişti: Rojda Altıntaş DHA muhabirliğinden istifa etti
Artı Gerçek - Yazar Eylem Tok’un ölümlü trafik kazasına neden olan oğlu ile ilgili haberinin sansüre uğradığını açıklayan ve Demirören Medya Grubu tarafından kazadan hemen sonra yapılan röportajlarda önemli bilgilerin kesildiği kamuoyuna duyuran Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Rojda Altıntaş istifa etti. Altıntaş, "Artık mesleğimi daha doğru ve etik bir şekilde sürdürebileceğim yeni yollar arayacağım" dedi.
Gazeteci Altıntaş'ın istifasını duyurduğu sosyal medya paylaşımı söyle:
"Demirören Haber Ajansı ile olan ilişkim sona ermiştir. İstifa ettim.
27 yaşında bir genç kadın muhabir olarak, yaşadığım bu sürecin ne kadar zor olduğunu anlatmak benim için gerçekten güç.
Bu süreçte bana destek olan ve güvenen herkese içtenlikle teşekkür ederim. Artık mesleğimi daha doğru ve etik bir şekilde sürdürebileceğim yeni yollar arayacağım.
Saygılarımla"
Demirören Haber Ajansı ile olan ilişkim sona ermiştir. İstifa ettim.
— Rojda Altintaş (@rojdaaltintas) May 10, 2024
27 yaşında bir genç kadın muhabir olarak, yaşadığım bu sürecin ne kadar zor olduğunu anlatmak benim için gerçekten güç.
Bu süreçte bana destek olan ve güvenen herkese içtenlikle teşekkür ederim. Artık… pic.twitter.com/Jzerf4yd3P
NE OLMUŞTU?
Yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlunun karıştığı kaza sonucu 29 yaşındaki bir çocuk sahibi Oğuz Murat Acı’nın ölmesine ilişkin dikkat çeken bir iddia sosyal medyada dolaşıma girmiş, Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in şoförünün, haberi yapan DHA muhabiri Rojda Altıntaş'ı arayarak haberin yayınlanmasını engellediği öne sürülmüştü. Konuyla ilgili ses kayıtları da paylaşımda yer almıştı.
'BUGÜN YAYINLAMAYIN YILDIRIM BEY SİZE DÖNER'
Sosyal medyada bir anonim hesap, kazanın gerçekleşmesi sonrası konuyu haber yapmak isteyen DHA muhabiri Rojda Altıntaş ile Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in şoförü olduğunu söyleyen 'İlker' isimli şahıs arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtlarını yayımladı.
Telefondaki şahsın haberin yayınlanmaması için DHA muhabiri Rojda Altıntaş ile konuştuğu iddia ediliyor. İlker isimli bu kişi telefonda Altıntaş’a, “Ben Demirören'den Revna hanımın şoförü. Bu Timur'un haberi varmış da basacağım demişsiniz. Rojda Hanım onunla ilgili Cemal, Yıldırım Bey'in küçük oğlu arkadaş, çocukluk arkadaşı, onu bir yayımlamasanız. Ben bir konuşacağım zaten Murat Bey ya da Sinan Beyle bilginiz olsun. Bugün yayınlamayın yarın Revna Hanım ya da Yıldırım bey size döner" dediği duyuluyor.
İKİNCİ KONUŞMA: KAÇMIŞLAR ZATEN
İkinci telefon görüşmesinde ise muhabir, bu kez İlker’i arıyor ve kendisinin Revna Demirören’in şoförü olup olmadığından nasıl emin olacağını soruyor.
İlker ise 30 senedir Demirörenlerle çalıştığını söyleyerek “Sen onu yapma da [haberi], ben yarın Revna Hanım’la beraberim zaten, olmadı sizi konuşturacağım. Kaçmışlar zaten, konuyu öbür taraftan öğrendim. Ben sizi arattıracağım zaten, ya beni telefonla konuştururlar. Funda Hanım var asistanı, Murat Bey var, Sinan Bey var, Erdoğan Demirören var… Yabancı değilim ben, Mehmet Üstündağ da benim çocukluk arkadaşım zaten. Siz lütfen Revna Hanım’dan ya da Yıldırım Bey’den haber bekleyin” diyor.
'HABER ÇIKSAYDI ABD’YE KAÇABİLİR MİYDİ?'
İstanbul’da 12 Mart’ta meydana gelen ölümlü kazanın haberi, DHA tarafından iki gün sonra kazaya karışanların kimliği belirtilmeksizin servis edilmişti. Söz konusu telefon kayıtları, ölümlü kazada çarpan araçta bulunan kişilerin bilgisinin DHA’da bulunduğunu gösteriyor.
Söz konusu anonim hesap, "2 gün sonra Oğuz Murat Aci’nin yakınları X’Te flood yazarak olayı duyuruyor. Demirören grubu tüm bunları yapmamış gibi olayı takip ediyor gibi yapıyor. 5 Mart tarihinde olay Türkiye'nin gündemine oturuyor. Ancak eğer Demirören ailesi 2 Mart tarihinde haberin yayınlanmasına müsaade etseydi, Eylem Tok Mısır'dan ABD'ye kaçabilir miydi? Demirören grubu, sadece oğulları cipte bulunduğu için Eylem Tok'un ABD'ye sessizce gitmesine yol açmıştır. Peki, kazada ölen genç insanın hakkını kim savunacak?" ifadelerini kullandı.
DHA HABERİNDE KAZANIN FAİLİ YOKTU
DHA bu haberi, 3 Mart tarihinde normal bir kaza haberi olarak yayınlıyor.
“Eyüpsultan’da lüks cip emniyet şeridinde bekleyenlere çarptı: 1 ölü, 4 yaralı” başlıklı haberde, “Cip sürücüsü ise kendi aracını bırakarak, arkadan gelen ve içerisinde arkadaşlarının olduğu başka bir araca binerek olay yerinden kaçtı. Kaza sonrası ise çevredekilerin cep telefonu kamerasıyla kaydedildi” ifadeleri yer alıyor ancak cipi kimin sürdüğünden söz edilmiyor.
ALTINTAŞ 'SES KAYITLARINI BEN PAYLAŞTIM' DEMİŞTİ
Geçtiğimiz günlerde Yazar Eylem Tok’un 17 yaşındaki oğlu Timur C.'nin, Oğuz Murat Aci’nin ölümüne neden olduğu kazanın 'haberleştirilmemesi' için Demirören ailesinden baskı gördüğünü Demirören Haber Ajansı (DHA) muhabiri Rojda Altıntaş, doğrulamıştı.
Bu süreçte telefonlara çıkmadığı öne sürülerek hala DHA çalışanı olduğu için işe "davet edilen" Altıntaş, DHA'da 7 Mayıs'ta 'servis' edilen bir haberin ardından olaydan sonra yapılan röportajın kesilerek kamuoyuna sunulduğunu açıklamıştı.
Altıntaş sosyal medya hesabından Demirören grubuna şunları sormuştu:
"Demirören Medya bünyesinde bulunan CNN Türk, vefat eden Oğuz Murat Aci’nin ailesinin evine bugün röportaj yapması için muhabir göndermiş. Olaya karşı bu kadar duyarlıysanız, Türkiye'nin bu olaydan haberi yokken, olaydan 15 saat sonra DHA adına yaptığımız röportajları neden kestirerek yayınlattınız? Neden ‘yurt dışına kaçırıldı’ iddialarını kestiniz? Neden Eylem Tok’un yurt dışına kaçırdığı oğlunun adını ve babasının mesleğini röportajda kestiniz? Olaydan 15 saat sonra yaralı olarak kurtulan Süleyman Keçiçi ve vefat eden Aci'nin arkadaşı Deren Kara ile yaptığımız röportajlar burada. 3 dakika 44 saniye olan bu röportajlar, 1 dakika 22 saniyeye kadar nasıl kesilip yayınlatıldı? Önce ve sonrası şekliyle burada, buyurun." (HABER MERKEZİ)
Gazeteci Rojda Altıntaş'tan Demirören'e yeni belge: Neden röportajları kestirerek yayınlattınız?