Fendik’in avukatı: Ölen Kürt ise yargılama cezasızlıkla sonuçlanıyor
Artı Gerçek - Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde 18 Temmuz 2017’de evine yapılan baskın sırasında polisin açtığı ateş ölen Necmettin Fendik'in ölümüne dair görülen davada özel harekat polisi A.F.K.’ye 1 yıl 8 ay hapis cezası ve hükmün açıklamasının geriye bırakılması (HAGB) kararı verildi. Fendik ailesinin avukatı Erhan Çiftçiler, karara tepki gösterdi.
'OLASI KASITLA ÖLDÜRÜLDÜ'
Yargılama boyunca eksik hususların giderilmemesi ve karar duruşmasında ödül gibi bir cezanın verilmesinin bir cezasızlık politikasının sonucu olduğunu söyleyen Çiftçiler, sanık polis A.F.K’nın bilirkişi, adli tıp raporları, müşteki, tanık beyanları ve dosyadaki tüm delilerle Fendik’i olası kasıtla öldürdüğünün apaçık ortada olduğunu söyledi.
Sanık devlet görevlisi olduğunda yargılama makamının cezasızlık politikasını devreye koyduğunu dile getiren Çiftçiler, “Ölen bir Kürt ise maalesef yargılama cezasızlık ile sonuçlanıyor. Ama eğer sanık bir Kürt ise yargılama makamı en ağır cezalarla sonuca gidiyor” dedi.
‘SANIĞI CESARETLENDİRECEK YARGILAMA YAPILDI’
Dosyadaki tüm raporları ve delilleri gerçeğin ortaya çıkması için kamuoyuyla paylaştıklarını ve bunu yapmaya devam edeceklerini ifade eden Çiftçiler, “Sanığa, ödül gibi bir ceza verildi. Bu dava cezasızlık politikasının verdiği bir sonuçtur. Verilen ödül gibi ceza yeni ölümlere, hukuksuzluklara ve sorunlara sebep olacaktır. Yargılamada yapılması gereken maddi delillerle A.F.K’nın Necmettin Fendik’i olası kasıtla öldürdüğü sabit ve bu suça istinaden ceza verilmesi gerekirken, maalesef sanık ve sanığa benzer kişileri cesaretlendirecek bir yargılamaya şahit olduk" diye konuştu.
'KÜRDÜN ÖLÜMÜ KANIKSANMIŞ DURUMDA'
"Bu tür davalar, hakiminden, polisi ve savcısına kadar yargının neredeyse tüm unsurlarında bir zihniyetin meselesidir" Çiftçiler, "Kürdün ölümü kanıksanmış durumda. Sürecin sonuna kadar takipçisi olacak ve sonuna kadar aileyle birlikte olacağız. Bu konuda meslektaşlarımız, meslek ve insan hakları örgütlerimiz bir dayanışma içerisinde olmalıdır. Cezasızlık politikasına karşı mücadelemiz sürecek. Hep birlikte bu mücadeleyiz yürüteceğiz” diye konuştu.
‘DAVANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’
Sanık polise verilen HAGB kararına karşı ilk olarak Van Bölge İstinaf Mahkemesi olmak üzere tüm hukuki yollara başvuracaklarını ifade eden Çiftçiler, “İstinaf, gerekli incelemeleri yaparak hakkaniyetli bir karar verip yerel mahkeme kararını kaldırır diye düşünüyoruz. Umarız, İstinaf sanığın eylemine uyan ilgili maddelerden cezalandırılma yoluna gider ve bu şekilde kamu vicdanı da rahatlatılır” dedi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Güngör Mahallesi’nde 16 Temmuz 2017 tarihinde bir eve yapılan baskında polisin ateş açması sonucu Necmettin Fendik ağır yaralandı. Saatlerce yaralı halde bekletilen Fendik, hastaneye götürüldüğü sırada hayatını kaybetti. 8 çocuğu ve eşinin gözleri önünde öldürülen Fendik, ailesinin geçimini inşaatta çalışarak sağlıyordu.
Fendik davasında sadece bir polis hakkında “Taksirle ölüme sebebiyet verme” suçundan 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılırken, polis sürekli Fendik'in elinde silah olduğunu savundu. Ancak olaya ilişkin Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede bile Fendik’in elinde silah veya başka bir cisim olmadığı gibi, evde de herhangi bir silah bulunduğuna ilişkin bir bilgi yer almamıştı.
Mahkemede ifade veren polis, "Kalkancıyım ben. Baskın esnasında kapıyı koçbaşıyla kırarken arkamdaki polislere bir şey olmasın diye kapıya yapıştım. Düştüğüm anda maktulün elinde silah olduğunu gördüm. Düşmemle birlikte silahım ateşlendi ve vuruldu. İlk müdahaleyi biz yaptık. Sonra hastanede öldü. Benim şu ana kadar 30'a yakın arkadaşım şehit olmuştur. İçeride bomba, silah ne olduğu önemli değil. İçeriye girer, verilen emri yerine getiririz" sözleriyle savunmuştu.
Yine olay günü evdeki yorganlarının arasında 40 bin TL de çalınırken, ardından Fendik'in eşi Kudret Fendik'i çağıran savcılık önce 7 bin, ardından ise 15 bin ve son olarak 20 bin TL para teklifinde bulunmuştu.
Her duruşmada sanık polisin tutuklanmasına yönelik tüm talepler ret edildi ve polis görevine devam etti. Yine Fendik’in ölümüne ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda, emniyetin ihbar mesajını teyit etmeden hareket ettiği, Fendik’in elinde silah bulunmadığı, “hazurun” olarak gösterilen tanığın aramaya katılmadığı ve etkin bir soruşturma yapılmadığı kaydedildi.
Avukatlar ve Fendik ailesinin tüm talepleri mahkeme süresince ret edilirken, davanın 21’inci duruşmasında karar verildi. Yıllarca süren davada polise 1 yıl 8 ay hapis cezası vererek hükmün açıklamasının geriye bırakılmasına (HAGB) karar verdi. (MA)