Gazetecinin giydiği yeşil tulum 'örgüt üyeliği'nin delili sayıldı

Yeşil tulum giydiği için 'şüpheli şahıs' olarak gözaltına alınan gazeteci Ronya Esra Şeran, 'örgüt üyeliği' suçlamasıyla yargılanıyor.

Gazetecinin giydiği yeşil tulum 'örgüt üyeliği'nin delili sayıldı

Gezmek için gittiği Urfa'nın Siverek ilçesinde 29 Ağustos 2018 günü 'şüpheli şahıs' olarak gözaltına alınan gazeteci Ronya Esra Şeran, Siverek Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Buradan Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne sevk edilen Şeran, 7 gün gözaltında tutulduktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından adli kontrol ve yurt dışı yasağı konularak serbest bırakıldı. Şeran hakkında Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianame, Urfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Şeran'ın ilk duruşması 11 Aralık'ta görülecek.

Hazırlanan iddianamede Messenger, Skype, Whatsapp yazışmalarının yer aldığı görüldü. Yaptığı görüşmelerde kullandığı "Kürdistan'da yaşamak istiyorum" ifadesinin suç unsuru olarak yer aldığı iddianamede, 'PKK/KCK silahlı terör örgütünün ülkemizin doğu ve güneydoğu Anadolu bölgelerini de kapsayacak şekilde bölücülük faaliyetleri göstererek sözde Kürdistan devletini övücü mahiyette desteklediği' ifadelerine yer verildi.

Şeran'ın gözaltına alındığında üstünde bulunan yeşil renkli tuluma ilişkin iddianamede, "Dosyada mevcut; şüphelinin leşker olarak tabir edilen ve PKK/KCK terör örgütünün sözde üniforması olarak değerlendirilen kıyafeti kullandığı..." ifadelerine yer verildi.

'GÖZALTINA ALINMA NEDENİM YEŞİL TULUM GİYMEK'

Bölgeye gezmek için gittiğini ve ilk seyahatinin Urfa olduğunu anlatan Şeran, gözaltına alınma nedenini şu şekilde anlattı:

"Gözaltı gerekçesi olarak Siverek TEM tarafından hazırlanan tutanakta 'Üzerindeki giysinin bölgede leşker kıyafeti olarak bilinen giysiye benzerliği sebebiyle şüphe üzerinde emniyete getirildi' ifadesi var. Yani sadece yeşil bir tulum giydim diye gözaltına alındım. Siverek'te yapılan soruşturma sonucunda hiçbir suç gerekçesi bulunamadı. Serbest kalmayı beklerken savcılık emri ile Urfa'ya sevk edildim. Urfa’da 7 gün gözaltında kaldım. Daha sonra adli kontrol ve yurtdışı yasağı kararıyla serbest bırakıldım."

Siverek'te kendisini sorgulayan polislerden birinin, gözaltına alınmadan önce birlikte kahve içtiği arkadaşını kastederek "Urfa gibi bir yerde evli bir adamla nasıl kahve içersin" dediğini belirten Şeran, "Onlara göre bu ülkede bir kadın ve bir erkek dost, arkadaş olamıyor" dedi.

'BİR KÜRT URFA'YA GEZMEYE GİDEMEZMİŞ'

Şimdi hakkında 'Örgüt üyeliği' gerekçesiyle dava açıldığına dikkat çeken Şeran, "Başıma gelen bu olayda bir kez daha tecrübe ettim ki eğer Kürt ve kadınsanız Anayasa'da sözü edilen 'seyahat özgürlüğü, düşünce özgürlüğü' gibi haklar sizin için geçerli değil. Çünkü gözaltında sürekli yaptığım seyahatin 'mutlaka bir örgüte hizmet amacı taşıdığı' düşüncesine maruz kaldım. Devlete göre bir Kürt Urfa'ya sadece gezmek için gidemezdi" diye konuştu.

'İDDİALAR HAYAL ÜRÜNÜ'

Hakkında hazırlanan iddianamede kardeşi ve bazı arkadaşlarıyla yaptığı yazılı görüşmelerde bölgeden bahsederken 'Kürdistan' kelimesini kullanmış olmasının 'örgüt üyeliğine' dayanak yapıldığını ifade eden Şeran, "Yani devlet mantığına göre bir Kürt olarak Kürtlerin yoğun yaşadığı bir yerden bahsederken 'Kürdistan' diyemem. Demişsem mutlaka örgütsel bir sebebi vardır. Anlaşıldığı üzere tamamen hayal ürünü ve kişisel yoruma dayalı bir iddianame ile yargılanacağım" dedi.(Mezopotamya Ajansı)

gazeteci