Gergerlioğlu: Bu ülkeye hukuku biz getireceğiz

Gergerlioğlu: Bu ülkeye hukuku biz getireceğiz
Urfa Barosu’nun düzenlediği söyleşide konuşan HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Bir gün bu ülkeye hukuk gelecek, biz getireceğiz, başka yolu yok” dedi.

Urfa Barosu Kazım Ekinci İnsan Hakları Merkezi, "son dönemde yaşanan hak ihlalleri"ne dair söyleşi gerçekleştirdi. Baronun hizmet binasında bulunan Tahir Elçi Konferans Salonu’nda yapılan söyleşiye Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekilli Ömer Faruk Gergerlioğlu, Urfa Adliyesi önünde 410 gündür kesintisiz Adalet Nöbeti tutan Ferit Şenyaşar, Urfa Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri ve çok sayıda insan hakları aktivisti katıldı.
 
Söyleşide söz alan HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Türkiye’de insan hakkı olmadığını belirterek, buna karşı mücadele ettiğini belirtti. İşkenceye uğrayan kişiler ile ilgili Meclis İnsan Hakları Araştırma Komisyonu’na verdikleri dilekçelerin işleme alınmadığını belirten Gergerlioğlu, "İşkence iddiaları var, sonuçlarını raporlayalım diyoruz. Zamanında Meclis İnsan Hakları Komisyonu karakol basar ve orada yaşanan insan hakları ihlallerini araştırırdı. Ama şimdi AKP-MHP denetiminde olan komisyon hiçbir şeyi araştırmıyor. Tek başıma gidip soruşturuyorum, ancak komisyon gelip araştırmıyor. Verdiğimiz soru önergelerinin yüzde 84’üne cevap verilmiyor. Araştırsalar bile unutturmaya yönelik cevaplar ya da çarpıtan bilgiler veriyorlar. Dosyalar bu nedenle cezasızlık ile sonuçlanıyor. Uluslararası kurumların raporlarının açıklanması noktasında da diretmeler var. CPT Türkiye raporları geç açıklanıyor. Kimi raporlar geç açıklanıyor, kimi raporlar hala açıklanmamış durumda. 2016 yılında CPT raporu henüz açıklanmamış durumda. Uluslararası raporlar bizim dediklerimizi onaylıyor" diye konuştu. 
 
‘BUNA DUR DEMEYECEK MİYİZ?’
 
Ankara, Diyarbakır, Urfa ve Van barolarının insan hakları alanından hazırladıkları raporları yayınlanmasına rağmen üstünün kapatıldığını belirten Gergerlioğlu, "Bu raporlar engellemelere rağmen hazırlandı, ancak üstü kapatılmak isteniyor. Avukatların hak ihlaline maruz kaldığı bir devlette yaşıyoruz. İnsanların yurt dışına çıkması yasaklanıyor. İnsanlar bir twit attığı için evleri basılarak göz altına alınıyor. Doktorlar akın akın yurt dışına çıkıyor. İdarenin despotik yönetimi nedeniyle hepimiz kaybediyoruz. Buna dur demeyecek miyiz? Buna sadece siyaset mi dur diyecek? Medya, STK’lar dur demeyecek mi? İfade özgürlüğü yok, binlerce site engelleniyor. Kayyımlar eliyle her yerde yağma ve talan yapıldı ama hepsinin üstü kapatılıyor. Akademik üniversitelerde bilim diye bir şey kalmadı, iktidara boyun eğen birtakım insanlar var üniversitelerde. Tüm bilim insanları tasfiye edildi" ifadelerini kullandı. 
 
‘BİR GÜN BU ÜLKEYE HUKUK GELECEK’
 
"Bizim en güçlü yanımız haklı olmamızdır" diyen Gergerlioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Konuşarak bir şey değişmez demeyeceğiz. Her yerde maruz kalınan hak ihlallerini anlatacağız. Toplumun vicdanında bunlar mahkum olmuş şekilde. İnsan hakları savunucuları abuk sabuk gerekçelerle yargılanıyor. İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan gerçekleri söylediği için hakkında dava açıldı ve beraat etti. Susturma operasyonu bu. İnsan hakları savunucularını susturarak hak ihlallerinin üstünü örtmek istiyorlar. Hala yayında olan bir haberi paylaştığım için hakkımda ceza verildi. Ben milletvekili olduğum halde yargılama devam etti ve hakkımdaki ceza kesinleşti. Bende binlerce dosyada olduğu gibi, suçsuz yere cezaevine girdim. Bir gün bu ülkeye hukuk gelecek biz getireceğiz, başka yolu yok. İnsan haklarına karşı işlenen hak ihlallerini gündeme getirmeye devam edeceğiz." 
 
CEZAEVLERİNDE YAŞANAN HAK İHLALERİ
 
Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine değinen Gergerlioğlu, "Çıplak aramanın işkence olduğunu kabul ettirdik, mağdurları çıkıp açıklamaya başladılar. Yönetmelik her ne kadar değişse de hala çıplak arama işkencesi var. İnsanlar itiraz ettiği için darp ediliyor, disiplin cezası veriliyor ve infazları yakılıyor. Hasta tutuklular cezaevinde yaşamını yitiriyor. Bu insanlık suçu. Kürt meselesinde haksızlıklar devam ediyor. Bundan dolayı siyaset tıkanıyor ve sorunlar cevap bulamıyor. Bu meselenin çözümüme dair en somut adımları atan partimize dönük saldırılar oluyor. Bu şekilde bu mesele çözülmez. Meselenin çözülmemesinin nedeni devlettin adım atmamasından kaynaklanıyor. Anadilde eğitim hakkı olan yerlerde insanlar daha mutlu. Kürt meselesinin yaşandığı yerlerde mesele bahane edilerek hukuksuzluklar zirveye çıkarılıyor" dedi. (MA)

Öne Çıkanlar