'Gidiş süreci hızlanıyor'
Can DÜNDAR
Trump yenilgisinin hemen peşinden gelen Berat Albayrak’ın istifa haberi, gelişmelerin hızlanacağının işareti…
Görünen o ki, ekonomideki çöküşü ve TL’nin önlenemeyen değer kaybını durdurmak için Merkez Bankası Başkanı’nın feda edilmesi yetmedi; buna ayak direyen Hazine ve Maliye Bakanı’nın da ipinin çekilmesi gerekti.
Son dönem, "Biz dolarla uğraşmıyoruz. İstesek düşürürüz" türünden demeçleriyle tepki çeken Bakan, doları düşüremedi, ama dolar onu düşürdü.
Ne var ki Merkez Bankası Başkanı’nın feda edilmesinin de, günahın damada fatura edilmesinin de ekonomiyi toparlamaya yetmeyeceği ortada… Çünkü herkesin bildiği gibi, sorun en tepede…
Nitekim Erdoğan da, "Türkiye’nin ekonomisinin sorumlusu benim, ben" dememiş miydi? Şah, Saray’ında oturduğu sürece, vezirin feda edilmesi, sadece felaketi yavaşlatmaya dönük bir hamle olarak kalacak, ama kaçınılmaz sonu değiştirmeyecek.
Uzun süredir hem içerde hem dışarda hükümetin aleyhine esen rüzgârlar, Erdoğan’ın iş ortağı gibi hareket eden Trump’ın kaybetmesi ve Erdoğan’a öfkesiyle bilinen Biden’ın seçilmesiyle fırtınaya dönüştü. AKP, başına geleceği biliyor.
Damat Albayrak’ın 17 Aralık gecesi, apar kopar Kısıklı’ya getirttiği evrak öğütücüde yok ettiği belgelerin, arşivlerden tam silinemediği anlaşılıyor. Halkbank dosyasının ABD’de yeniden açılması, sıranın kişisel hesaplara gelmesi an meselesi...
Süreci durdurmak için, önümüzdeki dönemde kabineyi değiştirip yeni isimleri feda etmek, Osman Kavala gibi bazı esirleri salıvermek, cihatçılarla işbirliğine ara vermek türünden adımlar beklenebilir. Ama ne her ne yapılırsa yapılsın, süreç hızlandı bir kere…
Albayrak’ın İnstagram’daki istifa mektubunun sonunda, "Allah sonumuzu hayreylesin" demesi, bu korkunun eseri… O da biliyor ki, meşhur türküdeki gibi, "Sayılı günler tükendi. Yolun sonu görünüyor."
