Görevden alınan belediye eş başkanlarından Erdoğan'a yanıt
Erdoğan'ın 'Paraları Kandil'e gönderiyorlar' açıklamasına yanıt veren Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanları, 'Söylediklerine kendileri de inanmıyor' dedi.
İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediye (VBB) Eş Başkanları Bedia Özgökçe Ertan ve Mustafa Avcı, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Vergilerle gelen parayı halka değil Kandil'e gönderenlere seyirci kalamayız" sözlerine yanıt verdi. 31 Mart seçimleri sonrası belediyeyi büyük bir borçla devraldıklarını belirten eş başkanlar, söylenenlerin büyük bir iftiradan ibaret olduğunu söyledi. Devraldıkları belediyenin kasasının boşaltıldığını, bütçesinin neredeyse tamamen kesintiye uğradığnı, gelirin yarısıyla maaşları ödeyebildiklerini, geri kalanının da İller Bankası, SSK tarafından kesildiğini dile getiren eş başkanlar: Olmayan para nasıl bir yere aktarılsın" dedi.
Kayyım atanmasının tam anlamıyla bir sömürge hukuku olduğunu belirten Bediha Özgökçe Ertan, önceki dönemde başka partilerin belediye başkanlarının da ya görevden alındığını ya da istifaya zorlandığını hatırlatarak, oralarda kayyım ataması olmadığını, meclisin kendi içinden başkan seçtiğini ifade etti. Söz konusu Kürtler olunca hukukun ters yüz edildiğini, Anayasa'nın rafa kalktığını dile getiren Özgökçe, geçen dönem de kayyım ataması yapılırken benzer ifadelerin kullanıldığını belirterek, "Yine aynı argümanlar peşindeler, bu sefer dayandıracakları gerekçe oluşturamadılar. Yalanla algı oluşturarak pirim yapmaya çalışıyorlar" diye konuştu.
'OLMAYAN PARANIN AKTARILMASI İMKANSIZ'
31 Mart seçimiyle birlikte maaşları ödemekte zorlanan bir belediye devraldıklarını söyleyen Özgökçe, "Öyle bir bütçe düşünün ki geliri neredeyse tamamen kesintiye uğrayan işte gelirinin yarısıyla maaşları ödemek zorunda kalan, geri kalanın yarısının sürekli olarak İller Bankası, SSK tarafından vergiler bahane gösterilerek gereğinden fazla kesilmesiyle bizi hareketsiz bırakarak engellemeye çalıştılar. Böylesi bir belediyenin bir yerlere para aktarması imkansızken bizlere hakkında böylesi bir iftira atmalarının tek bir gerekçesi var o da kayyımlara gerekçe oluşturmaktır. Halkımız da çok iyi biliyor ki bizler onlar için hizmet üretmeye çalışıyorduk. Böylesi iftiralarla kayyımı meşrulaştıramazsınız" dedi.
Mustafa Avcı ise, göreve geldiklerinde büyük bir enkaz devraldıklarının altını çizerek şunları belirtti:
"1,2 milyardan fazla bir borç vardı. Halkımız kaliteli bir hizmet istiyor. Biz de halkımızın talebini karşılamak için öz kaynaklarımızı büyütmek istedik. İlk önce işçilerin maaşını ödeyelim, daha sonra kalan parayla halkımıza hizmet edelim dedik. 3 ay boyunca yaptığımız küçük hizmet, biz küçük diyoruz ama halkımız bu hizmetleri büyük görüyor. 'Bu hizmetleri başkası 5 yıl da bile yapamaz' diyor halkımız."
'SÖYLEDİKLERİ BÜYÜK İFTİRA'
Yolsuzluk ve hırsızlığın önüne geçtiklerini belirten Avcı, "Mazot ve araba parçaları tasarruf ederek ve çalışmadan haksız yere maaş almaların önünü kestik. Bunlarla beraber bir ayda 4,5 milyon TL tasarrufumuz oldu. Bu paralarla halkımıza hizmet ürettik. Köylerde tarım su kanallarını ve havuzlarını temizledik. Köy yollarını yapmaya çalışıyorduk. Birçok projemiz vardı. Fakat borçlu belediyelere gelen parada kesim olmayacağına dair genelge olmasına rağmen Ankara'da paramız kesildi. Buna rağmen halkımıza hizmet üretmeye çalıştık. Önümüzdeki aylarda yapmaya çalıştığımız projeler vardı. Yani bu kadar borçlu bir belediyenin bir yere para göndermesi imkansız olduğunu kendileri de çok iyi biliyor. Söyledikleri büyük bir iftiradır ve kendileri de inanmıyor" dedi. (Mezopotamya Ajansı)