HDP'den Erdoğan'a suç duyurusu

HDP, Erdoğan’ın “terörist” ifadesi nedeniyle 2 yıl, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüsten ise 3 yıl hapisle cezalandırılmasını talep etti.

HDP'den Erdoğan'a suç duyurusu

Sibel HÜRTAŞ / ANKARA

ARTI GERÇEK- HDP, Erdoğan’ın terörist sözleri nedeniyle, hakaret ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlarından toplam 5 yıl hapis istemiyle yargılanmasını talep etti.

Recep Tayyip Erdoğan’ın, Hamburg’da düzenlenen G -20 zirvesindeki basın toplantısında, bir muhabirin kendisine yönelttiği "Demirtaş ne zaman çıkacak?" sorusuna, "O bir teröristtir, bizim teröristleri cezaevinden çıkarma yetkimiz yoktur" diye yanıt vermesi üzerine, HDP harekete geçti.

DEMİRTAŞ'TAN ERDOĞAN'A CEVAP: AYNEN İADE EDERİM haberi için tıklayınız

BAYDEMİR'DEN ERDOĞAN'A: HADDİNİ BİL haberi için tıklayınız

HDP, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir dilekçe sunarak, Erdoğan hakkında hakaret ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçlamalarından dava açılmasını istedi. HDP tarafından Başsavcılığa sunulan dilekçede, Erdoğan için şu suçlamada bulunuldu:

HAKARET SUÇU

"Şüpheli ‘terörist’ sözleriyle, yaklaşık altı milyon seçmenin oyunu alan bir partinin eş genel başkanı olan müvekkil hakkında ‘terörist’ gibi oldukça çirkin bir ifadeye yer vermiştir. Şüpheli tarafından bu hakaret ifadesi bir basın toplantısı esnasında sarf edilmiş olup, suçun işleniş biçimi bakımından ayrıca aleniyet unsuru da gerçekleşmiş bulunmaktadır. Söz konusu konuşma düşmanca bir tavırla yapılmış ve müvekkil hakkında mesnetsiz iddialara yer verilmiştir; böylece müvekkil toplum içinde hedef haline getirilmeye çalışılmıştır."

2 YIL HAPİS

Bu nedenle Erdoğan’ın "hakaret" suçundan yargılanması istenildi. Türk Ceza Yasası’nın hakaret suçunu düzenleyen 125. maddesi, "Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil ya da olgu isnat eden" kişinin 2 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını öngörüyor. HDP, dilekçesinde Erdoğan’ın, 125. maddenin cezanın alt sınırının 1 yıldan az olmamasını öngören, üst sınırını da 2 yıl 4 aya çıkaran, fıkraları uyarınca yargılanmasını istedi.

YARGIYI ETKİLEME SUÇU

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın yargılamasının devam ettiği anımsatılan dilekçede, "AKP Genel Başkanı tarafından, Anayasa ve kanunlarda kendisine hakimlik görev ve yetkisi verilmiş gibi, peşinen suçlu terörist ilan edilmiş olmasının hukukta yeri olmayıp, suçsuzluk karinesinin nasıl yok sayıldığı ve bir temel ilkeye aykırılığın bu denli pervazsızca işlenmesinin toplumun adalete olan güvenini zedelediği" belirtildi.

YARGIYA SİYASİ BASKI

Erdoğan’ın bu açıklamalarıyla yargıya müdahale ettiği belirtilerek, şöyle denildi: "Şüphelinin, müvekkilin terörist ve 54 kişinin katili olduğuna ilişkin açıklamaları, yargı adı altında yürütülen sürecin yargı ile ilgisi olmadığının ve kararların bizzat şüpheli Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildiğinin ispatı niteliğindedir. Şüpheli aynı zamanda Türkiye Cumhuriyetinin 12. Cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanının tutukluları cezaevinden çıkarmak gibi bir yetkisi olmayıp aynı zamanda onları yargılayıp hüküm verme yetkisinin de olmadığı unutulmamalıdır."

3 YIL HAPİS

Dilekçede, Erdoğan’ın bu gerekçelerle "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" suçundan yargılanması istenildi. Türk Ceza Yasası’nın bu suçu düzenleyen 288. maddesi, "Bir olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma veya kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkileme amacıyla alenen sözlü, veya yazılı beyanda bulunan kişi"nin 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını öngörüyor.

AİHM İÇTİHATLARI

HDP tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan dilekçede, konuyla ilgili AİHM içtihatlarına da yer verildi. İnsan Hakları Mahkemesi’nin, kişisel şeref ve itibara yapılan müdahaleleri Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin "özel ve aile yaşamına, konuta ve haberleşmeye saygı hakkı" başlıklı 8. madde kapsamında değerlendirildiği belirtildi. Dilekçede, AİHM kararlarına dikkat çekilerek, Mahkeme’nin benzer olaylarda, "Devlet eğer bireyin itibarını korumazsa ve bu hususta kendisine atfedilen pozitif yükümlülüğünü yerine getirmezse AİHS 8. maddesi ihlal edilmiş sayılır. AİHS 8. maddesine göre, bireyin haklarına dokunmama. bireyin haklarını koruma ve soruşturma devletin görevidir. Bu hakkın korunması için hukuki düzenlemeler yapılması ve bireyin hakkını koruyucu icrai mekanizmalar oluşturulması ve gerektiğinde özel tedbirler uygulanması devletin pozitif yükümlülüğüdür" şeklinde karar verdiği anımsatıldı.

erdoğan HDP Demirtaş terörist suç duyurusu