HEDEP milletvekili Cengiz Çiçek: TBMM İsrail ile ilişkilerini gözden geçirmeli
ANKARA- Halkların Demokrasi ve Eşitlik Partisi (HEDEP) İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, Filistin halkına uygulanan katliam ve zulme karşı İsrail ile diplomatik, ticari ve askeri ilişkilerin tespiti, gözden geçirilmesi ve gerekli yol haritasının çıkarılması talebiyle Meclis araştırması açılmasını istedi.
Çiçek, İsrail’in Filistin’e yönelik uluslararası hukuku ve insanlık değerlerini hiçe sayan katliam politikalarını arttırarak devam ettiğini belirterek, “İsrail’in Gazze’ye dönük başlattığı kara operasyonu, Filistin halkına yönelik katliamı derinleştirmiş ve hemen her gün yeni bir insanlığa karşı suç işlenir hale gelmiştir” dedi.
‘ULUSLARARASI GÜÇLER DİPLOMASİ TİYATROSU OYMAKTAN ÖTEYE GEÇEMEMEKTE’
Çiçek araştırma önergesinde, “İnsanlığın ve hukukun yitimi olan bu saldırılara karşı uluslararası güçler, deyim yerindeyse diplomasi tiyatrosu oynamaktan öteye geçememektedir. Birçok ülke iktidarı ve lideri, yaşanan katliamların özüne dair tek bir girişimde bulunamamakta, bunun yerine Filistin halkının acıları üzerinden iç siyasette fayda sağlamaya çalışmaktadır” ifadelerine yer verdi.
‘TBMM İSRAİL İLE DİPLOMATİK İLİŞKİLERİ GÖZDEN GEÇİRİLMELİ’
İsrail’in işlemeye devam ettiği insanlığa karşı suçlar ve hukuk tanımazlığına karşı güçlü adımlar atılması gerektiğini söyleyen Çiçek, araştırma önergesinde şu ifadelere yer verdi:
“Bu adımların atılmasında TBMM öncü rol oynayarak birçok ülkeyi etkileyebilir. İsrail’e karşı caydırıcı bir rol oynayarak Filistin halkının yeni katliamlardan korunmasını sağlayabilir. Bu kapsamda, TBMM’nin İsrail’le diplomatik, ticari ve askeri ilişkilerin tespiti, gözden geçirilmesi ve gerekli yol haritasını çıkarmak üzere mesai harcaması gerekmektedir. Çünkü iktidar her ne kadar iç siyasette çıkar sağlamak için İsrail’e karşı gürültülü bir propaganda devreye koysa da diplomatik, ticari ve askeri ilişkilerine tam hız devam etmektedir.
“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 2016 yılında Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devleti Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı 2010 yılında Mavi Marmara gemisine yönelik saldırı sonrasında seviyesi düşürülmüş olan İsrail ile diplomatik ilişkilerin yeniden normalleşmesine yönelikti” diyen Çiçek, tasarının gerekçesinde Türkiye’nin İsrail ile ikili ilişkilerinin normalleşmesi için öne sürdüğü şartların yerine getirilmiş olduğunu savunulduğunu söyledi. Çiçek, o şartlardan birine şöyle örnek verdi: “Gazze halkına yönelik sürdürülen yaptırımların hafifletilerek Gazze’deki insani koşulların iyileştirilmesine imkân tanınması.”
Çiçek, iki ülke arasında anlaşmaya bağlanan bu şarta rağmen gelinen noktada İsrail’in, Türkiye’yle yaptığı anlaşmanın şartlarını yerine getirmek bir yana Gazze’ye yönelik kara operasyonu başlattığını ve birçok bölgesini işgal ettiğini söyledi. Çiçek, verdiği önergede şu ifadeleri kullandı:
“Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Gözlemevi’nin raporuna göre İsrail ordusunun 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik kullandığı patlayıcı madde miktarı 25 bin tona ulaşmıştır. Bu miktar iki nükleer bombanın gücüyle eşdeğerdedir. Öte yandan Türkiye-İsrail ticaret hacmi, AKP göreve geldiği 2002 yılında 1 milyar 405 milyon dolar iken, 2022 yılında 8 milyar 910 milyon dolar bandına yükselmiştir.”
‘TÜRKİYE İSRAİL İŞGAL ORDUSUNUN ATEŞ GÜCÜNE HAMMADDE AKIŞI SAĞLIYOR’
AKP’nin yirmi yıllık iktidarında, iki ülke arasındaki ticaret hacminde yüzde 500’den fazla bir artış gerçekleştiğini söyleyen Çiçek, “İsrail’in bu savaş döneminde ihtiyaç duyduğu tüm gıda tedarikini Türkiye’den de sağlanmaktadır. Türkiye'nin İsrail'e ihracatında çelikten sonra ikinci sırayı kimyevi maddeler oluşturmaktadır. Bu ihracat kalemleri silah sanayiinde de kullanılmaktadır. Görülüyor ki, Türkiye İsrail işgal ordusunun ateş gücüne yoğun miktarda hammadde akışı sağlamaktadır” dedi.
Türkiye merkezli sermaye grubu olan Zorlu Holding’in iktidarın desteğiyle orada santral projeleri yürüttüğünü ve işgal ile katliama ortak olduğunu söyleyen Çiçek, “’Devleti şirket gibi yöneteceğiz’ diyen iktidar, Filistin halkının katliamla karşı karşıya kalmasına bu şekilde neden olmaktadır. Diplomatik ve ticari anlaşmaların yanı sıra askeri anlaşmalar da İsrail’in yürüttüğü katliam politikalarına hizmet etmektedir. Bu kapsamda BMC ve OTOKAR’ın iktidarın onayıyla İsrail’li şirketlerle ortaklaşa yaptığı işler, Filistin halkına ölüm olarak geri dönmektedir. AKP iktidarının gözetiminde ve onayıyla yürütülen bu ilişkiler, işgal rejiminin ve katliam politikalarının artmasını sağlamaktadır” dedi. (HABER MERKEZİ)
İsrail askerleri, Batı Şeria'da 65 yaşındaki Filistinli taksi şoförünü başından vurdu
Gazze'deki yönetim: İsrail ordusu, Şifa Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesi ile doğumhaneyi hedef aldı