İktidar yanlısı gazeteciler Arap dünyasına seslendi... 'Müslüman milleti' kavramına mı geçiliyor?
Trabzon'da Kuveytli turistin saldırıya uğraması sonrası Arap medyasında Türkiye'ye yönelik ırkçılık eleştirilerinin dozu arttı. Türkiye'den ise iktidar yanlısı 'gazetecilerin', özünde Müslüman milleti vurgulu 'Bir milletiz' çağrısı dikkat çekti.
Artı Gerçek - Trabzon'da Kuveytli iki turistin saldırıya uğraması sonrası yaşananlar, ırkçılık tartışmasının ötesine geçerek, iktidarın önümüzdeki dönem politikalarına değin ipuçları verdi. Hatta 'millet kavramı mı değişiyor?' sorusu gündeme geldi.
Resmi açıklamaya göre olayların fitili, 16 Eylül Cumartesi günü Trabzon'da 'tartışan iki Kuveytli turistin yanlış anlaşılmasıyla' ateşlendi. Valilik, 'tartışanlara polisin müdahale ettiğini, ancak bu sırada polise mukavemette bulunduğu sanılan turistlerden birinin, çevredeki bir kişinin yumruklu saldırısına uğradığını' açıkladı.
Görüntülerde, kısa sürede çevrede kalabalık oluştuğu da görülüyor.
Saldırıya uğrayan Kuveytli turist Muhammed er-Razık ise olayı daha farklı anlattı. Razık Kuveyt merkezli ATV kanalına yaptığı açıklamada, ailesiyle Trazon'da tatlıcıda otururken oğlunun döner aldığını, bu sırada yanlarına gelen bir garsonla, tatlıcıda başka sipariş verdikleri için masaya boşaltmalarını istemesi nedeniyle tartıştıklarını söyledi. Arapça konuşan Suriyeli garsonun kendilerinden henüz yemedikleri tatlı ve çayın da parasını istemesi üzerine yakındaki bir polisten yardım istediklerini ancak polisin ‘hoş olmayan bir şekilde’ selamını almadığını söyledi. Bu sırada da Trabzonlu bir gencin polisin önünde kendisinin yüzüne yumruk attığını, ardından sayısı artan kalabalığın saldırısına uğradığını ve bayıldığını anlattı.
YİNE TRABZON'DA KÜRT TURİSTLERE SALDIRIYA OLMAYAN TEPKİ GELDİ
Saldırı, Körfez ülkelerinin medyası ve sosyal medyasında ilk gündem oldu. Arapların ırkçılığa maruz kaldığını savunularak, Türkiye'ye yönelik turizm seyahatlerinin durdurulması ve boykota gidilmesi çağrıları yapıldı.
18 Temmuz 2019'da yine Trabzon'da Kürt turistlerin saldırıya uğramasına gösterilmeyen tepki gösterildi. Hükümet cephesinden ve valilikten açıklamalar geldi, yumruğu atan kişi yakalandı, ardından halkı göçmenlere karşı kin ve düşmanlığa sevk ettikleri gerekçesiyle aralarında Aykırı Haber sitesi Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak'ın da olduğu 30'a yakın sosyal medya hesabının yöneticisi gözaltına alındı, son olarak da iktidara yakın gazeteciler tarafından hayli konuşulacak ortak bir çağrı yapıldı.
Oysa, Irak hükümetinin resmi olarak tanıdığı, hatta Ankara'da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'la resmi görüşmelerde Türk bayrağının yanına konulan Irak Kürdistan bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağıyla fotoğraf çektirdikleri için linç edilmek istenen 9 Kürt turist gözaltına alınmış, üstüne de sınırdışı edilmişlerdi.
İKTİDAR GAZETECİLERİNDEN TÜRKÇE VE ARAPÇA 'BİZ BİR MİLLETİZ' VİDEOSU
Bu süreçte en dikkat çekici adımlardan biri de iktidar yanlısı 'gazeteciler'den geldi. Gerçek Hayat dergisi hesabından yayınlanan "Biz bir milletiz" başlıklı videoda "Bu çağrıya kulak verin" denilerek, Arap dünyasına seslenildi.
Videoda Türkçe ve Arapça konuşanlar, Müslüman milleti vurgulu "Hepimiz aynı milletin parçalarıyız. Biz tek bir milletiz" çağrısı yaptı. Açıklama, "Millet kavramı mı değişiyor" sorusunu da gündeme getirdi.
'Pelikan' yapılanmasıyla anılanların da aralarında olduğu Öznur Sirene, Turan Kışlakçı, Özlem Doğan, Kemal Özer, Hikmet Genç, Taha Hüseyin Karagöz, Yakup Köse, İsmail Halis, Hacı Yakışıklı, Tacettin Kutay, Yusuf Alabarda, Yasin Aktay, Baki Yaya, Ahmet Yusuf ve Ürdünlü gazeteci Nidal Siyam şu çağrıyı yaptı:
"Türk milletinden yeryüzündeki bütün Müslümanlara selam olsun. Bu çağrıya kulan verin;
İman edenler bir bedendir ve bu bedeni bölmek istiyorlar. Her toplumun içinde iyi insanlar olduğu gibi kötü insanlar da vardır. Son günlerde Türk olduğunu iddia eden bazı şahıslar ülkemizde ırkçılık tohumları ekiyor. Bu tehlikenin farkındayız ve Türk gazetecileri olarak bu çağrıyı yapma gereği duyduk.
100 yıl önce olduğu gibi bugün de Müslümanların arasına fitne sokmaya çalışıyorlar. Biz Türkler tarihin her devrinde misafirperverliği ile anılmış ve Müslümanları bağrına basmış bir milletiz. Türk olduğunu iddia ederek ırkçılık yapanların Türk milletinin değerleriyle uzaktan yakından alakası yok. Azınlık bir grubun yaptığı bu ırkçı saldırılar Türk milletini temsil etmiyor. Hiçbirimiz ırkçılığı kabul edemeyiz. Irkçılık İslam'da yasaktır. Biz hep birlikte tek bir halkız; Türküz, Kürdüz, Arabız, Gürcüyüz ve diğerleriyiz. Hepimiz aynı milletin parçalarıyız. Ten rengimiz farklı olsa da kalplerimiz renksizdir. Irkçılık insanlığın ilerlemesini engelleyen bir hastalıktır. Biz Müslümanlar ezelden ebede dek kardeşiz ve öyle kalacağız. Biz tek bir milletiz."
FUAT UĞUR: FETÖCÜLERİN AKIBETİ BEKLİYOR
Öte yandan 15 Temmuz darbe girişimi öncesi "Tavuk tarda sayılır" yazısıyla bilinen TV100 yazarı Fuat Uğur'un 21 Eylül tarihli 'Ümit Özdağ ile teşkilatını da FETÖ’cülerin akıbeti bekliyor ve o gün uzak değil…' başlıklı yazısı da dikkat çeken bir diğer gelişme oldu.
'Beşinci kol faaliyeti' tanımlamasına vurgu yapılan yazıda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, '2011'den 2015'e kadar FETÖ'cülere yaptığı uyarının benzeri bir süreç yaşandığı' öne sürüldü.
İŞİN EKONOMİ AYAĞI
Yaşanan sürecin en önemli ayaklarından birini ise ekonomik ilişkiler oluşturuyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan seçimden sonra ilk ziyaretini Körfez ülkelerine yaptı.
İstanbul'da Suudi Arabistan Konsolosluğu'na girdikten sonra kaybolan Cemal Kaşıkçı cinayeti için Türkiye'nin sert suçlamalarda bulunduğu Suudi Arabistan, Erdoğan'ın ilk ziyaret ettiği ülke oldu. Görüşmelerde temel vurgu da, iki ülkeni ticari ilişkilerine dair oldu. Yine 15 Temmuz darbe girişiminin finansörü suçlaması yöneltilen BAE, ikinci durak oldu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Birleşik Arap Emirlikleri ile 50,7 milyar dolar değerinde bir dizi anlaşamaya imza atıldığını öne sürerek, bir nevi ekonominin geleceğinin bu ülkelere bağlı olduğunu ilan etti.
Türkiyeden müteahhitlik şirketleri, Kuveyt hükümeti için de Kuveyt Havalimanı’ndaki yeni yolcu terminali dahil olmak üzere büyük projeler inşa ediyor. Kuveytli şirketler de çeşitli sektörlerde Türkiye’ye yatırım yapıyor. Kuveyt, Türkiye ile 367 milyon dolar değerinde Bayraktar TB2 tedariki için sözleşme imzaladı.
SİYASİ YÖNÜ
Öte yandan iktidar yanlısı gazetecilerin yayınladığı video, AKP'nin seçim stratejisinin de ipuçlarını verdi. Aynı zamanda önümüzdeki günlerde, 'Müslüman milleti' kavramının da daha çok gündeme geleceği tahmin ediliyor.
Nihayetinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da, BM Genel Kurulu için ABD'de yaptığı açıklamalarda, seçim öncesinin 'mültecilerin ülkelerine dönmelerini sağlayacağız' söylemini değiştirdiğini ortaya koydu. (HABER MERKEZİ)