‘IŞİD’e katılıp Almanya’ya dönenler var’

IŞİD’e karşı mücadele İnisiyatifi Sözcüsü Mahmut Erdem, çocukları bu örgüte katılan ailelerin bir kısmının avukatlığını da yapıyor. Erdem, gençleri IŞİD’e götüren süreçleri anlattı.

‘IŞİD’e katılıp Almanya’ya dönenler var’

Süheyla KAPLAN

ARTI GERÇEK - Hamburg’da IŞİD’e karşı mücadele etmek amacıyla oluşturulan ve kurucularının arasında çocukları IŞİD’e katılan mağdur ailelerin de bulunduğu 'IŞİD’e Karşı Mücadele İnisiyatifi' Sözcüsü avukat Mahmut Erdem, cihadın İslam’ın bir parçası olduğunu söyledi.

Hamburg Alevi Kültür Merkezi’nin de sözcüsü olan, aynı zçamanda çocukları IŞİD’e katılan mağdur ailelerin bir kısmının avukatlığını da yapan Erdem, Alman Taz gazetesine konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

"AİLELERİN BİRÇOĞU ÇOCUKLARINI IŞİD’E GÖNDERDİ"

Çocukların birçoğunun aileler tarafından doğrudan IŞİD’e gönderildiğini ileri süren Erdem bunun gerekçesini şu sözlerle açıkladı:

"İslam’da cennete gitme tasavvuru var. Bu düşünce cihatçılar tarafından yaygın bir biçimde kullanılmaktadır. Almanya’dan yaklaşık bin gencin bu düşünceyle Suriye’ye cihat için gönderildiğini tahmin ediyorum. Gençlerin IŞİD’e katılmasında gerekçe olarak kullanılan birçok motif var. Kimlik arayışındalar birçoğu. Almanya’da kabul görmediklerini zannediyorlar. Dini ihtiyaçlarına bir karşılık da bulamıyorlar. Daha sonra internet üzerinden cihatçılar ile iletişime geçiyorlar ya da camilerden birinde beyinleri yıkanıyor. Böylelikle belirli radikal bir gruba katılıyorlar."

"CAMİLER KATALİZÖR GÖREVİNİ ÜSTLENİYOR"

Camilerin gençler üzerindeki etkisine de değinen Erdem "Gençlerin birçoğu camilerde örgütlenen grupların yörüngesine giriyor. Camiler katalizör görevini üstleniyor. Bütün camiler reforme edilmeli, eğer reforme edilemiyorsa kapatılmalı" dedi.

Erdem "Gençleri etkileyen camiler hangileridir?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Hemen hemen bütün camiler. Ne yazık ki Almanya’daki camilerde burada eğitim gören imamlar yok denecek kadar az. İmamlar Almanya’nın demokratik değerlerini kitlelere aktarmalı. İmamların birçoğu ya Türkiye’den, ya Arap ülkelerinden geliyor ve oldukça muhafazakar görüşlere sahipler. Almanya’daki üniversitelerimiz imamları eğitmeli. Yurtdışından imamlar getirilmemeli. Yurtdışından imam ithalinin sonuçları tehlikeli olabiliyor. Müslüman gençler arasında toplumun şeffaf ve açık olmasını reddeden çok kişi var. İmamlar demokrasiden uzaklar, onu anlatmıyorlar. Gençlik çevresine düşmanca yaklaşabiliyor. IŞİD’e çocukları katılan mağdur ailelerin aktarımlarına göre Müslüman gençler ailelerini bazı değerlerden korumak istiyorlar. Yaşları 18 ile 27 arasında olan çokça genç IŞİD’e katıldı. İçlerinde eğitimli olanı da, üniversiteye gideni de var."

"AİLELER HEMEN POLİSE BAŞVURMAMALI"

Ailelerin çocuklarının IŞİD’e gitmesini nasıl engelleyebilecekleri yönündeki soruya, "Aileler hemen polise başvurmamalı. Emniyet birimleri gençlerin pasaportuna el koyuyor ve bu durum gençleri daha da sinirlendiriyor. Polise başvuran ailelere çocukları da güvenemiyor. Kendilerinin ispiyonlandığını düşünüyor. Gençlere bu durumdan caydırıcı argümanlar anlatılmalı; konuyu bilen sosyal pedagoji danışmanlarına başvurulmalı. Bunlar, çocukların din konusundaki sorularına yanıt verecek bilgi düzeyinde olmalı’ şeklinde yanıt verdi.

"IŞİD’E KATILANLARIN BİRÇOĞU HAYATINI KAYBETTİ"

Erdem IŞİD’e katılan çocukların akıbetine ilişkin ise şunları söyledi:

"Birçoğu hayatını kaybetti. Sadece 23 yaşındaki bir kız çocuğu hala yaşıyor. Üç çocuğu var ve Suriye’de esir kampında. Bir diğeri Altona’dan kendisini bomba ile havaya fırlattı. Çocuklarını arayan ailelere, ‘Çocuklarınız şehit oldu, şimdi cennette, o nedenle mutlu olun’ diyorlar. Kısacası çoğu hayatını kaybetti."

"GERİ DÖNENLER VAR VE BUNLARA GÜVENMEK DOĞRU DEĞİL"

Erdem, son zamanlarda Almanya’dan IŞİD’e katılan gençlerin sayısında azalma olduğunu belirterek, geri dönenlere nasıl davranılması gerektiğini şu sözlerle açıkladı:

"2014 ile 2016 yılları arasında çok katılım vardı. IŞİD gücünü yavaş yavaş kaybediyor. Bu nedenle IŞİD’e katılanların sağ kalanları yolunu bulup bir şekliyle Almanya’ya geri dönüyor. Geri dönenlerden birçoğu ‘Biz hiç savaşmadık, elimizde hiç silah bulundurmadık, orada ya aşçıydık, muhasebeciydik’ gibi yalanlara başvuruyorlar. Kimse bunların ellerinde kan bulaştığını inkar etmesin. Onlar insan öldürdü. Geri dönenlerin anlattıklarına inanılmamalı. Bu gençler toplum dışına da itilmemeli. Buraya gelip tutuklananlar Almanya’da eğitim almış imamlar tarafından ziyaret edilmeli. Selefi çevrelerden de uzak tutulmalı."

ışid Süheyla Kaplan