IŞİD'in Türkiye'deki insan ticareti: Ezidi ailelerden fidye alıp çocukları teslim etmiyorlar

IŞİD'in Türkiye'deki insan ticareti: Ezidi ailelerden fidye alıp çocukları teslim etmiyorlar
IŞİD, Türkiye'deki ev baskınlarında bulunan kadın ve çocuklara dair etkili soruşturma yapılmaması nedeniyle insan ticaretini sürdürüyor. IŞİD'in Ezidi çocukların ailelerinden fidye aldığı birçok örnek var. Üstelik fidye alıp çocukları teslim etmiyorlar.

Hale GÖNÜLTAŞ


ANKARA - Polis operasyonları sırasında evde bulunan Ezidi kadınların ikinci veya üçüncü eş olarak tanıtılarak rehine olduklarının saklanması ve çocukların uzman eşliğinde ifadelerinin alınmaması gibi nedenlerle örgüt elinde kalan Ezidiler insan ticaretinde kullanılmaya devam ediliyor.

IŞİD’lilerin, Ezidi kadın ve çocukların ailelerinden fidye aldığı biliniyor. Fakat IŞİD'liler fidye alsa da pek çok Ezidi kadın ve çocuğu elinde tutmaya devam ediyor. Örgüt üyeleri, fidye için irtibat kurulan Türkiye GSM hatlarını, istedikleri parayı aldıktan sonra kapattırıyor.

IRAK SINIR KASABASINDA TUTULDUĞU İDDİA EDİLEN EZİDİ KIZ ÇOCUĞU

Bunun birçok örneği var. Bunlardan birini Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin Duhok kentinde yaşayan Ezidi *Behram (48) yaşadı. Behram'ın telefonu yaklaşık üç hafta önce Türkiye GSM (0536…34) hattından arandı.

telefon.jpg

Arayan hat, Türkiye’deki GSM operatörlerinden birine aitti. Arapça konuşan kişi kendisine Ebu Ahmed olarak hitap edebileceğini, yeğenlerini ellerinde tuttuklarını, çocuğu geri vermek için 3 bin Amerikan doları fidye istediklerini söyledi.

Behram, IŞİD'in yaptığı soykırımda (2014 Ağustos Şengal) ailesinden çok sayıda çocuk ve kadının IŞİD tarafından kaçırıldığını belirtip söz ettiği çocuğa dair ayrıntılı bilgi vermesini istedi. Ebu Ahmed 13 yaşlarında kız çocuğu olduğunu, Kürtçe ismini bilmediklerini, kendilerinin Arapça *Hüsna diye hitap ettiklerini dile getirdi. Behram da, akşam saatlerinde aile bireylerini evinde toplayacağını, bu sırada da çocuk ile görüntülü görüşme yapmak istediklerini belirtti. Behram ilk görüşme de dahil olmak üzere tüm görüşmeleri kayıt altına alacaktı.

gorusme.jpg

Behram, belirlenen saatte sosyal medya uygulaması üzerinden görüntülü arandı. IŞİD’li yüzünü göstermedi, ekranda direk çocuğun yüzü göründü. Behram ve ailesi, çocukla yaklaşık yarım saat görüştürüldü. Şengal’deki köyleri 2014’te IŞİD tarafından basıldığında henüz 3-4 yaşında olan kız çocuğu Kürtçeyi unuttuğu için iletişim Arapça sağlandı. Ailenin kadınları kız çocuğunu görür görmez tanıdı ve “Kürtçe ismini söyleyerek” ağlamaya başladı. Çocuk ekranın karşısındaki Behram ve ailesini tam olarak hatırlayamadı. Fakat konuştukça yine IŞİD’in elinden fidye ödenerek kurtarılan kendisinden 4 yaş büyük ablasını anımsadı. Çocuk ile ablasının yüz hatları da büyük benzerlik gösteriyordu. Çocuk, IŞİD’in 2014 katliamında kaçırılan ve o günden bu yana izine rastlayamadıkları *Maral’ın (şimdi 38 yaşlarında) kızlarından biriydi.

ÖDEME KAÇAKCIYA YAPILDI

Görüntülü görüşme sonlandırıldıktan sonra IŞİD’li Ebu Ahmet aileyi yeniden aradı. Behram, IŞİD’liye elindeki çocuğun öz yeğenleri olduğunu ve hemen almak istediklerini belirtti. IŞİD’liler çocuğu Irak’a sınırı olan bir ilçede tuttuklarını, (çocuğun güvenliği nedeniyle tutulduğu iddia edilen ilçenin ismini yazmıyoruz) parayı ödemeleri durumunda kız çocuğunu sınırdan kaçakçılar aracılığıyla geçireceklerini anlattı. Kaçakçılar çocuğu belli bir noktaya kadar getirecek, aile buradan teslim alabilecekti.

IŞİD’liler, Türkiye-Irak sınırında insan kaçakçılığı yaptığını söyledikleri bir kişinin isim ve numarasını verdi. Ailenin bir üyesi, bu kişiye Irak tarafında parayı teslim etti.

Behram da eş zamanlı olarak Türkiye’deki IŞİD’liyi arayarak paranın kaçakçıya teslim edildiği bilgisini vererek, en kısa sürede çocuğun Irak’a geçirilmesini talep etti.

IŞİD'li Ebu Ahmed ise aileye, çocuğun sınırdan kaçakçılar tarafından birkaç gece içinde geçirileceğini, kaçakçıların numarasını da kendilerine vereceğini söyleyerek, “Siz de hazır olun. Kaçakçı Irak’ta güvenli bir yerde kızı size teslim edecek” dedi.

Behram Türkiye GSM hattı sosyal medya uygulaması üzerinden yapılan bu görüşmeyi de kayıt altına aldı. Aradan 48 saat geçti ancak IŞİD’li, Behram’ın arama ve mesajlarına yanıt vermedi. IŞİD’li Ebu Ahmed, Türkiye GSM operatör hattını iptal ettirmişti. Irak’ta yaşayan amca Behram, yeğeninin IŞİD’in elinde Türkiye’de esir tutulduğunu Türkiye güvenlik güçlerine bildirmedi. Çünkü ellerinde tutanların yeğenlerine zarar verebileceğinden endişeleniyordu.

Çocuk halen aynı IŞİD’lilerin elinde mi? IŞİD’liler çocuğu farklı kişilere sattı mı? Bu konuda bilgi edinilemedik.

ANKARA’DA TUTULDUĞU İDDİA EDİLEN EZİDİ KIZ ÇOCUĞU

Ezidi çocukların ailelerinin aranarak fidye istenmesine ilişkin bir diğer vaka da Ankara’da yaşandı.

Duhok’ta yaşayan Ezidi ailenin üyesi *Azad’ın telefonu 0538 ….. 27 numaralı hattan sosyal medya uygulaması üzerinden arandı. Arayan kişi kendini Ebu Muhammed kod adı ile tanıttı.

Azad’ın ailesinden bir kız çocuğunun ellerinde olduğunu, geri almak istiyorlarsa kendilerine 4 bin dolar ödeme yapmalarını istedi. Ertesi gün belirlenen saatte IŞİD’li Ebu Muhamed, Azad’ı sosyal medya uygulaması üzerinden görüntülü aradı. Kız çocuğu ile aile görüntülü görüştürüldü. Ankara’da tutulan 15-16 yaşlarındaki bu tutsak kız çocuğu ailesini tanıdı. Aile de kızlarını tanıdı.

IŞİD’liler ertesi gün yeniden aile ile temasa geçti. Aile, çocukların cihatçıların elinde tutulduğu gerçekliğinden hareketle “Çocuğun imam nikahı ile evlendirilip evlendirilmediğini, ellerinde tutulan çocuğun da çocuğu olup olmadığını” sordu. Ses kaydına göre IŞİD’li, ailenin bu sorusuna “Geç onu, o çocuklar (Ezidi kadın ve çocukların istismardan doğan bebekleri) bizimdir. Sen oralara girme. Kızı alacak mısınız? Almayacak mısınız?” diye sordu. Aile de çocuklarını elbette alacaklarını belirtti.

IŞİD'LİLER: ÇOCUĞU BENT DERESİ’NDEKİ DOLMUŞ TOPLAMA ALANINDA TESLİM EDECEĞİZ

Aile fidyeyi gönderdikleri anda çocuğun teslim alınması konusunda ısrarcı davrandı ve Ankara’da güvendikleri iki kişinin çocuğu teslim alacağını belirtti. Aile ile IŞİD’liler, Ankara Altındağ’da Bent Deresi olarak geçen bölgedeki dolmuşların toplanma alanında çocuğun teslim edilmesi konusunda anlaştı. Teslim için ertesi gün saat 18.00 belirlendi.

ÇOCUK GETİRİLMEDİ

IŞİD’liler yakınları aracılığıyla Urfa’nın Suriye sınırındaki bir kasabada altın- döviz alış satışı yapan işletmeye Hawala (gayri resmi havale) 4 bin dolar gönderdi. Aile, parayı gönderdiklerini IŞİD’liye bildirdi. IŞİD’li, çocuğun ailesi tarafından kayıt altına alınan son telefon görüşmelerinde, "Akşam altıda Bent Deresine getiriyoruz kızı. Kızın kimliği falan var. Rahat rahat Silopi’den çıkartırsınız" ifadelerini kullandı.

Ezidi ailenin yakınları belirtilen saatten gecenin ilerleyen saatlerine kadar çocuğu bekledi. Bu sırada defalarca IŞİD’lileri aradılar. Fakat telefonlara yanıt verilmedi. Birkaç gün içinde de IŞİD’linin aileyi aradığı (0536…34) numaralı hattın iptal edildiği ortaya çıktı. Ezidi çocuğun Ankara’da tutulup tutulmadığı, halen Ankara’da olup olmadığı ve akıbeti bilinmiyor.

İSTANBUL’UN İLÇESİNDE POLİS OPERASYONU VE EVDEKİ EZİDİ KADIN

Şubat ayında IŞİD’e yönelik operasyonlar çerçevesinde İstanbul’a bağlı bir ilçede TEM ekipleri E.K.C. kod isimli IŞİD’linin evine baskın düzenlendi.

Baskın sırasında evde iki kadın ve çocuk bulundu. Gözaltına alınan kişinin IŞİD’de kadılık görevinin bulunduğu ifadesinde resmi kayıtlara girdi. Bu kişi çıkarıldığı mahkeme tarafından örgüt üyeliğinden tutuklandı.

Operasyon ve yargılama sürecine tanık kişilerden edinilen bilgiye göre, baskın sırasında evde bulunan kadın, kimlikte 33 yaşında görünen bir Ezidi kadındı. Ezidi kadın için sahte beyan ile Gaziantep Göç İdaresi’nden geçici koruma kartı alınmıştı.

KADIN MAĞDUR OLDUĞUNU POLİSE SÖYLEMEDİ

Bu kadın, eve düzenlenen baskın sırasında aslında Ezidi olduğunu ve IŞİD tarafından Türkiye’ye kaçırıldığını söyleyemedi. Çünkü, IŞİD’lilerin cinsel istismarından dünyaya gelen iki çocuğu vardı ve onlardan ayrılmamak için kimliğini gizli tuttu. Güvenlik birimlerine gösterilen resmi kayıtlarda bu çocuklar, tutuklanan IŞİD’li E.K.C.’ye ait görünüyordu.

IŞİD’Lİ TUTUKLANDI, EZİDİ KADIN EVDEN ALINDI, FİDYE İSTENDİ

E.K.C.'nin tutuklanmasının ardından, Ezidi kadın çocuklarından ayrılmak zorunda kalarak, İstanbul yakınlarında başka bir IŞİD’linin evine götürüldü.

Götürüldüğü evdeki IŞİD’li, Ezidi kadından para kazanmak için ailesinden 3 bin 800 dolar fidye talep etti. Ailesi parayı Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde kuyumcu dükkanına gönderdi. Fakat Ezidi kadını ailesine teslim edilmedi. Bu Ezidi kadının şu anda götürüldüğü adreste mi, yoksa başka bir yere mi götürüldü, bilinmiyor.

İNEGÖL'DEKİ 12 YAŞINDAKİ EZİDİ KIZ KAYIP

Bir diğer vaka da Bursa’nın İnegöl ilçesinde yaşandı. Polis bir süre önce IŞİD’e yönelik operasyon düzenlediği evdeki iki kişiyi gözaltına aldı. Baskın sırasında evde iki kadın, dört de çocuk vardı. Bu kadınların Göç İdaresi'nden alınmış kimlikleri bulunuyordu. Göz altına alınan iki erkek çıkarıldıkları mahkemece örgüt üyeliğinden tutuklandı.

Kadın ve çocuklara dair ise benzeri örneklerde olduğu gibi etkin bir soruşturma yürütülmeyince, evde bulunan 12 yaşındaki kız çocuğu bir süre sonra başka IŞİD’liler tarafından alınarak bir kasabaya götürüldü. IŞİD’liler çocuğun ailesinden 1800 dolar istedi. Aile parayı hemen gönderdi fakat IŞİD'liler bir süre sonra çocukla beraber kasabadan ayrıldı.

12 yaşındaki kız çocuğunun akıbeti konusunda bilgi bulunmuyor. IŞİD’lilerin çocuklarına zarar verebileceği endişesi içindeki aile, kendilerine ulaşan avukatların ısrarlı “Suç duyurusunda bulunalım, savcılığa bildirelim” taleplerini geri çevirdi.


*Haberdeki bazı isimler güvenlikleri nedeniyle değiştirilmiştir


İlgili Haberler
Öne Çıkanlar