'İzmir'de su sıkıntısı ben geliyorum diyor'
İZSU baraj doluluk oranlarını açıkladı. Kentteki altı barajdan sadece birinde artış görüldü.
İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’ (İZSU) barajlardaki su seviyesi verilerini açıkladı. Kenti besleyen 6 barajın su seviyesinden sadece birisinin doluluk oranının arttığı görüldü.
İZSU’nun verilerine göre; Tahtalı Barajı yüzde 40, Gördes Barajı 5,97, Ürkmez Barajı yüzde 35,48, Güzelhisar Barajı 48,77’nda, Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı yüzde 18, 26 su seviyesine düştü. Yalnızca Balçova Barajı’nın doluluk oranında yükselme görüldü. Balçova Barajı’nın 2019’da doluluk oranı yüzde 9,11 iken 2020’de yüzde 14,89 oldu.
İz Gazete’den Gizem Taban’a konuşan Çevre Mühendisleri Odası(ÇMO) İzmir Şube Başkanı Emine Helil Kınay, İzmir’in kısa vadede olmasa da uzun vadede su sorunu yaşamasının muhtemel olduğunu söyledi. Kınay, kentte su havzalarının olduğu bölgelerde gerçekleşen yapılaşma, madencilik faaliyetleri gibi çevreye zarar veren ve su kirliliğine yol açan tehditlerin de zaten kısıtlı olan suyun kalitesini riske ettiğini dile getirdi. Kınay, vatandaşlara su tasarrufuna dikkat etmeleri yönünde uyarılarda bulunurken, merkezi ve yerel idarelere de su kaynaklarını ve su kalitesini bozacak faaliyetlere izin vermemeleri noktasında çağrı yaptı.
ÇMO İzmir Şube Başkanı Kınay, "Kısa vadede su sorunu görünmese de yağış miktarında azalma ve bahar ve kış ayları ile birlikte beklenen yağışların gerçekleşmemesi durumunda su sorunu kapıda diyebiliriz. Geçen yıllardaki aynı mevsim koşullarına göre su kaynaklarında azamalar var. Gelen yağışlar da kontrolsüz, barajı besleyecek şekilde değil. İzmir kısa vadede günü kurtarıyor, ama geleceğe yönelik değerlendirdiğimizde su sıkıntısı ben geliyorum diyor" dedi.
Su kaynaklarını korumanın yanında kalitesinin de düşünülmesi gerektiğini belirten Kınay; "Suyu doğru kullanmak, tasarruf tabi ki çok önemli. Ancak aynı zamanda suyun sadece miktarını değil kalitesini korumak da önemli. Bugün Tahtalı Havzası’ndaki yapılaşma, hobi bahçeleri, Efemçukuru’ndaki madencilik faaliyetleri ve diğer tehditler zaten kısıtlı olan su kaynaklarının kalitesini riske ediyor. Şu an suyun hem miktarı hem de kalitesiyle ilgili tehditler büyüyor. Bu noktada iklim değişikliği, kontrolsüz yağış miktarları, kuraklık vb. faktörlerin su miktarına olan etkilerinin yanı sıra; su kaynaklarının korunması, su havzalarında kaynakların kalite ve miktar yönünden bozulmasına yol açacak yapılaşma ve diğer faaliyetlere izin verilmemesi de en önemli etkenlerdendir. Bugün yüzeysel ve yeraltı suyu kaynaklarımınız kirlilik tehdidi ile karşı karşıya olması, havzalara yönelik baskılar devam ederken; İzmir’in gelecekteki su kaynağı olarak planlanan Çamlı Baraj Havzasında yer alan Efemçukuru Altın Madeni İşletmesinin yarattığı çevresel riskler, İzmir’in su kısıtı nedeni ile kilometrelerce öteden Gördes’ten sağlanmaya çalışılan su ihtiyacı içim yatırımlar ile birlikte Gördes Havzasındaki kirletici tehlikeler korumanın önemini bir kez daha ortaya koymaktadır" açıklamalarında bulundu.