Kaboğlu ve yönetimi Çağlayan'da: Sağkan 12 Eylül'ü hatırlattı
İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu ve Yönetim Kurulu üyeleri, haklarında açılan soruşturma nedeniyle ifade verdi. Adliye önünde açıklama yapan TBB Başkanı Erinç Sağkan, soruşturmanın hukuksuzluğuna dikkat çekerek, 'Darbeciler de İstanbul Barosu'nun kapısına mühür vurmaya çalışmıştı' hatırlatması yaptı.
Artı Gerçek - İstanbul Baro Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri, katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’a dair sanal medya hesaplarından yaptıkları paylaşım gerekçesiyle “örgütü propagandası yapmak” ve “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” iddiasıyla Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi'nde ifade verdi. İfade işlemleri sonrası adliye önünde açıklama gerçekleştirildi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı (TBB) Erinç Sağkan ve çeşitli illerden çok sayıda baro başkanı ile yönetim kurulu üyesi de destek için adliye önünde bir araya geldi.
Burada bir açıklama yapan TBB Başkanı Erinç Sağkan, hukuka aykırı ve ifade hürriyetini kısıtlayıcı şekilde yapılan soruşturmaya karşı İstanbul Barosu’nun yanında savunma mesleğini savunmak için adliyede olduklarını belirtti.
'DARBECİLER DE MÜHÜR VURMAYA ÇALIŞMIŞTI'
Sağkan, "Aynı basın özgürlüğünü savunurken, basın emekçilerinin haber verme hakkını savunurken yurttaşların da haber alma hakkını savunduğumuz gibi aslında bugün İstanbul Barosu'nu savunmak için burada değiliz. İstanbul Barosu'nu savunurken, aynı zamanda bu topraklarda yaşayan her bir yurttaşımızın en temel hak ve özgürlüklerini savunmak için buradayız. İstanbul Barosu’nu savunurken 85 milyonun temel hak ve hürriyetlerini savunmak için buradayız. Bugüne kadar İstanbul Barosu'na karşı bu tür soruşturmalara çok kez tevessül edildi. Ne İstanbul Barosu ne hiçbir baromuz ne 190 bin avukat bu tür savunmalardan sinmez, korkmaz. Darbeciler zamanında İstanbul Barosu'nun kapısına mühür vurulmaya çalışıldı. İstanbul Barosu'nun yöneticileri yargılanmaya çalışıldı. Ancak tarih önünde kimin mahkum olduğunu bugün hep beraber görüyoruz. Bugün yürütülmeye çalışılan soruşturmanın sonucunda da tarih önünde kimin mahkum olacağını hep beraber göreceğiz” dedi.
'BARO KAMUOYUNUN ÖNÜNE ATILDI'
Sadece usul bakımından bile soruşturma sürecinin ilk andan itibaren Anayasa ve mevzuata aykırı olarak yürütüldüğünü ifade eden Sağkan, “İstanbul Barosu Yönetim Kurulu, kamuoyunun önüne atılmak istendi. İstanbul Barosu ve yönetim kurulu hakkında henüz yasal olarak bir soruşturma açılmadığı halde başsavcılık tarafından bu paylaşım kamuoyu ile paylaşıldı. Akabinde üç gün içerisinde yangından mal kaçırırcasına henüz Adalet Bakanlığı'nın iç genelgesindeki beyan isteme prosedürü işletilmeden Adalet Bakanlığı tarafından soruşturma izni verildiğini öğrendik. Bugün de baro yönetimimiz ifadeye davet edildi” vurgusu yaptı.
'USUL ESASTAN MUKADDEMDİR'
Bir hukuk kurumu olarak yürütülen usulsüz soruşturmalara meşruiyet kazandırmak gibi bir niyetlerinin olmadığını söyleyen Sağkan, şöyle devam etti:
“O nedenle bugün burada soruşturma nedeniyle ifade vermek için hazır bulunmuş değiliz. Düğmenin ilk baştan yanlış iliklendiği bir soruşturmaya meşruiyet kazandırmayacağımızı, burada ifade veren şüpheli pozisyonuyla bulunmadığımızı, Adalet Bakanlığı’nın 13’nolu ilk genelgesi uyarınca genelgeye uygun şekilde sadece beyan vermek üzere burada bulunduğumuzu ifade edeceğiz. Usul esastan mukaddemdir. O nedenle bugün İstanbul Barosu Başkanımız ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte sayın savcılara usulü yerine getirme konusundaki beyanlarımızı ileteceğiz.” (ANKA)