'Kadın nikah akdinde irade beyanında bulunamaz'
HABER MERKEZİ- Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsteseniz de istemeseniz de Meclis'ten geçecek" dedi ve 'müftülere nikah yetkisi' meclisten geçti. Başta muhalefet partileri olmak üzere kadın örgütleri söz konusu değişikliğin yol açacağı tehlikelere dikkat çekerek düzenlemenin geri çekilmesini istiyor. Hükümete yakın isimlerden biri olan Hayrettin Karaman tam da bu tehlikenin ne olduğunu ortaya koydu.
İslamda 'dini nikah' olmadığını, İslamın talimatlarına göre nikahın kıyıldığını söyleyen Karaman, 'İslam hukukuna' göre yapılan nikah ile 'laik sistemdeki nikah' arasındaki farklı saydı: "İslam hukukunda (bazı mezheplerde) kadın nikah akdinde irade beyanında bulunamaz, bunu velisi yapar."
Hayrettin Karaman, Yenişafak'taki "Dini nikah ne demektir" başlıklı yazısında şöyle dedi:
"İslam’da "dînî nikah" yoktur. Müslüman diğer iş ve işlemlerini nasıl dinin talimatına göre yapıyorsa, nikahını, boşamasını, iddetini (bekleme süresini), evlenme manilerini, akdin şartlarını… da yine İslam’ın talimatına göre yapacaktır. Laik bir sistemde mesela faizli akit sahihtir, İslam hukukunda ise sahih değildir, ayrıca haramdır. Laik sistemde nikah akdine yalnızca kadınlar şahid olabilirler, İslam hukukunda kadınların yanında bir erkek şahid bulunacaktır. Laik sistemlerde nikah akdinin tarafları erkek ve kadının kendileri olurlar. İslam hukukunda (bazı mezheplerde) kadın nikah akdinde irade beyanında bulunamaz, bunu velisi yapar. Boşanmış veya kocası ölmüş bir kadının yeniden evlenebilmesi için beklemesi gereken süreler iki hukuk arasında farklıdır. İşte bu ve diğer farklılıklar sebebiyle Müslüman bir çift nikah kıymak istediklerinde nikah akdinin İslam’a göre sahih olmasına dikkat etmek durumundadırlar.
Müftülere resmi nikah kıyma yetkisi verildiğinde müftü İslam hukukunu da bileceği için yapacağı akdin, ülke kanunlarına uygunluğu yanında İslam hukukuna da uygunluğunu sağlayacaktır."