Kaftancıoğlu davası 18 Temmuz tarihine ertelendi
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, altı yıl sonra sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek açılan davada hakim karşısına çıktı.
Rıfat DOĞAN
ARTI GERÇEK- İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve CHP İstanbul il Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun yargılandığı davayı çok sayıda milletvekili, partili, sivil toplum örgütü temsilcisi ile diplomat ve gazeteci izledi.
Kaftancıoğlu’nun savunan avukatlar arasında İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu da vardı. Aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da aralarında bulunduğu müştekilerin avukatları da duruşmada hazır bulundu.
SEZGİN TANRIKULU: KAFTANCIOĞLU İL BAŞKANI OLDU İKİ GÜN SONRA BU SORUŞTURMA AÇILDI
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu duruşma öncesi yaptığı soruşturmanın açıldığı tarihe dikkat çektiği açıklamasında Kaftancıoğlu'nun İl Başkanı seçildiği tarihten iki gün sonra bu davaya konu olan soruşturmanın başlatıldığını ve soruşturmanın bir yıl boyunca bekletildiğini ifade etti. Tanrıkulu, bir yıl boyunca bekletilen soruşturmanın 31 Mart seçimlerinden hemen sonra 27 Mayıs tarihinde davaya dönüştürüldüğünü kaydetti.
"Binali Yıldırım seçilmiş olsaydı, bugün burada Kaftancıoğlu'na ceza verilebilirdi" diyen Tanrıkulu, Kaftancıoğlu'nun yargılandığı 37. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine de dikkat çekerek heyetin Selahattin Demirtaş ve Sırrı Süreya Önder'e, barış akademisyenlerine, akademisyen Şebnem Korur Fincancı'ya ceza veren heyet olduğunu belirtti.
KAFTANCIOĞLU'NDAN EK SÜRE TALEBİ
Kimlik tespitinden sonra savunma yapan Kaftancıoğlu, "Kabul edilen iddianame 31 Mayıs 2019’da tarafıma ulaştı. Uzunca bir seçim süreci yaşadık. İddianamenin tebliğ edildiği tarih ve duruşma gününün kısa olması ve seçim dönemine gelmesi nedeniyle savunma hazırlamaya vaktim olmadı. Şahsi meseleme zaman ayırmak ayıplı iş olurdu. Bu yüzden ek süre talep ediyorum" dedi.
Başkan Gürlek, bu talebi heyetinin üyeleriyle müzakere etmeden, talebi reddetti. Gürlek, duruşma zamanına kadar geçen sürede sanığa savunma için makul sürenin verildiğini savundu ve Kaftancıoğlu’na bir kez daha savunmasını sordu. Kaftancıoğlu da seçim döneminde avukatlarıyla görüşemediğini söyledi.
Ardından Kaftancıoğlu’nun avukatı Figen Güler, müvekkilinin önemli bir siyasi karakter olduğunu belirterek, ek süre talep etti. Avukat Güler, "Heyetiniz aksi kanaatteyse heyetin reddini talep ediyoruz. Çünkü savunma hakkımız ihlal ediliyor" dedi.
HAKİM MÜZAKERE ETME İHTİYACI BİLE DUYMADI
Heyet, reddi hâkim talebini değerlendirmeden müşteki avukatlarına söz hakkı verdi. Avukat Hasan Oğuz Altınkaynak, Kaftancıoğlu’nun 15 Temmuz gazilerini rencide eden tweet’ler attığını öne sürdü. Erdoğan’ın avukatı Ferah Yıldız da Kaftancıoğlu hakkında 25 Ocak 2018’de suç duyurusunda bulunduklarını söyleyerek, "Kendisi iddianame hazırlanmadan önce tweet’lerini ikrar etmiştir. Canlı yayınlarda çok güzel savunma yapıyor" dedi.
BİR SONRAKİ DURUŞMA 18 TEMMUZ'DA
Gürlek, verdiği ara kararda reddi hâkim talebini reddetti ve müştekilerin davaya katılmasına karar verdi. Bu kararı heyetin diğer üyeleriyle müzakere etmeden verdi. Ardından Kaftancıoğlu’nun avukatı Zeynel Öztürk söz aldı ve "Sözde adil bir yargılama yapılıyor. Bize neden katılma taleplerine ilişkin söz vermediniz" diye sordu. Bunun üzerine başkan Gürlek, Kaftancıoğlu’nun avukatlarına katılma talepleriyle ilgili söz verdi. Ardından karara bağladığı taleplerle ilgili müzakere arası verdi.
Yaklaşık on beş dakikalık aradan sonra salona gelen heyet, Kaftancıoğlu ve avukatlarına savunma için süre verilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşmayı 18 Temmuz tarihine erteledi.
KAFTANCIOĞLU: BERABER DİRENECEK VE KAZANACAĞIZ
Davadan sonra bir açıklama yapan Kaftancıoğlu şunları söyledi:
"Soruşturma il başkanı seçilmemden 2 gün sonra 15 Ocak 2018 tarihinde oluşturuldu. 31 Mart'tan sonra iddianame hazırlandı. 23 Haziran'dan sonra da ilk duruşma gerçekleşti. Gördüğünüz gibi hiç de alışık olmadığımız bir şekilde yargı çok hızlı çalıştı ve bugün buradayız. Yaklaşık bir yıldır ara vermeden seçim çalışmasının içindeyim. Partimin il başkanı olarak sorumluluklarımın fazla olduğunun farkındayım. Tamamen siyasi saiklerle açılmış bir dava olsa da demokrasi ve hukuka inanmak istediğim için tüm hukuki haklarımı sonuna kadar savunacağım ve kullanacağım. Bu nedenle bugün savunmamı detaylı hazırlamak için ek süre istedim. Her ne kadar zorlanılsa da yine yargı hızlı çalışarak 18 Temmuz tarihine duruşma tarihi verdi. Sizin burada benim için verdiğiniz demokrasi mücadelesi tüm ülkede hak arayışı veren milyonlar için de umut ışığıdır. İşte ben bu yüzden bu mevsime biz mevsimi diyorum. Beraber direnecek ve beraber kazanacağız."