'Kapatmak yetmedi, defalarca cezalandırmak istiyorlar'
KHK ile kapatılan Hayatın Sesi televizyonuna açılan davanın ilk duruşması 30 Mayıs’ta görülecek.
HABER MERKEZİ - OHAL kapsamında 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Hayatın Sesi televizyonuna açılan davanın ilk duruşması 30 Mayıs’ta görülecek. Hayatın Sesi avukatlarından Devrim Avcı, televizyona dava açılmasına tepki göstererek, "Kapatmak yetmedi, defalarca cezalandırmak istiyorlar" dedi.
Evrensel'den Eylem Nazlıer'in haberine göre, 30 Mayıs’ta görülecek dava öncesinde açıklama yapan Avukat Devrim Avcı, kapatılan bir televizyona aylar sonra dava açılmasına tepki göstererek, "kapatmak yetmedi, defalarca cezalandırmak istiyorlar" dedi. Yayından doğan sorumluluğun kime ait olacağı açıkça kanunda belirtilmesine rağmen, şirket ortaklarına ceza davası açıldığına dikkat çeken Avcı, "Söz konusu iddianamede 3 sanık var. Gökhan Çetin, İsmail Gökhan Bayram ve Mustafa Kara. İsmail Gökhan Bayram ve Mustafa Kara’nın kanalla ilgili sorumlulukları tamamen ticari bir sözleşmeden kaynaklı. Yasal ve hukuki anlamda cezai herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Buna rağmen, açık yasal düzenlemelere rağmen, bu şahıslar hakkında da savcı tarafından ‘İştirak halinde zincirleme terör örgütü propagandası yapmakla ilgili’ iddianame düzenleyip dava açıldı" diye konuştu.
İddianame de yazan gerekçeleri söyleyen Avcı şunları söyledi: "Ayrıca iddianamede, hangi terör örgütünün propagandasının yapıldığı da belirsiz. Ankara’da meydana gelen katliamları haber yapmak, Cizre’de evleri yıkılan insanlarla sokak röportajları yapmak, katliamda yakınlarını kaybedenlerin sesini duyurmak, kısacası haber yapmak suç olarak görülemez. Ama iddianame bir haber kanalının temel işleri olan bütün bu yayın faaliyetlerini ‘terör örgütü’nün propagandası olarak kabul etmiş. Elbette çelişkilerle dolu bu iddianameyi kabul etmemiz mümkün değil. İddianamede IŞID propagandası ve PKK propagandası yapıldığı iddia ediliyor. Hepsinin propagandasını yaptığı iddiasıyla hazırlanan bir iddianame var. Kendilerinin deyimi ile kokteyl terör örgütü."
‘BASIN ÖZGÜRDÜR VE HÜRDÜR’
İddianamedeki haberleri başka televizyon kanallarının da yaptığını hatırlatan Avcı, "Bunlara ilişkin herhangi bir soruşturma, para cezası, idari yaptırım bile uygulanmadı. Kapatılmaya adeta gerekçe yaratmak üzerine hazırlanan bu iddianameyi de biz kabul etmiyoruz" dedi.
Haberlerin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Devrim Avcı, "Haberler mutlaka siyasi iktidarı da eleştirir. Siz buna tazminat davası açarak, yayına ceza vererek, televizyonu kapatarak, idari yaptırım uygulayarak ifade özgürlüğüne engel olmaya çalışıyorsunuz. Bu dava bunun en açık göstergesi bir şekilde. Konuyla ilgili AİHM kararları da var. Basın özgürdür ve hürdür diye verdiği sayısız karar bulunmakta. Maalesef bizim son zamandaki yargılamamızda basın ve ifade özgürlüğünün aleyhine karar alınmakta. Biz bu davada müvekkillerimizin beraatını istiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
‘BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN GELDİĞİ NOKTA VAHİM’
Basın özgürlüğünün vahim bir noktaya geldiğine dikkat çeken Avcı, "Sadece davalar üzerinden değil, haber yapan radyo televizyon, gazete, dergilerin kapatılması, muhabirlerin, editörlerin tutuklanmasıyla da sonuçlandı. En küçük bir eleştirinin bile cumhurbaşkanına hakaret sayıldığı ülkede basın özgürlüğünden söz etmek gerçekten mümkün değil. özellikle OHAL koşullarında ifade, basın, eleştirme özgürlüğünün dibe vurduğu zamanları yaşıyoruz" diye konuştu.
30 Mayıs’ta saat 11.00’da görülecek davaya çağrı yapan Avcı, "Kapatılma sürecinde bize desteklerini sunan ‘Hayatın Sesi susturulamaz’ diyen yurttaşları bir kez daha ‘Hayatın Sesi susturulamaz, hayat devam ediyor’ demek için mahkemeye bekliyoruz" dedi.
MİLYONERLERİN DEĞİL; MİLYONLARIN SESİ
Hayatın Sesi 3 Aralık 2007’de ‘Milyonerlerin değil, milyonların televizyonu’ şiarıyla yayın hayatına başlamıştı. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan kanun hükmünde kararname ile 29 Eylül 2016’da kapatılan Hayatın Sesi televizyonunun davası önümüzdeki Salı günü görülecek. Çağlayan’daki İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülecek dava saat 11.00’de başlayacak.