Kılıçdaroğlu: Ankara ve Şam’ın önünde barışa doğru atılması gereken adımlar var

CHP'nin düzenlediği Uluslararası Suriye Konferansı'nda İmamoğlu 'Sorun uluslararası, büyük bir sorundur' derken, Kılıçdaroğlu 5 maddelik çözüm önerisi sundu.

Kılıçdaroğlu: Ankara ve Şam’ın önünde barışa doğru atılması gereken adımlar var

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) "Suriye’de Barışa Açılan Kapı" sloganıyla düzenlediği, uluslararası katılımcıların da yer aldığı "Suriye Konferansı" The Grand Tarabya Hotelde başladı.

Konferansa CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Aytun Çıray, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP milletvekilleri, siyasetçiler, hukukçular, akademisyenler, gazeteciler ve 22 farklı ülkeden diplomat katıldı.

Konferansa Kuzey Doğu Suriye Yönetimi’nden herhangi bir yetkili davet edilmedi. Konferans "Suriye sorununun uluslararası boyutlar", "Suriyeli sığınmacıların karşılaştıkları sorunlar", "Toplumsal yaşam ve uyum", "Bölgedeki aktörlerin stratejik konumları: Suriye’deki güncel duruma askeri ve hukuki açıdan bakış" ve "Yerel yönetimlerin rolü: Sorunlar ve öneriler" başlıkları altında 5 oturumdan oluşacak. Oturumların ardından ise sonuç bölümüyle konferans son bulacak.

Konferans CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın konuşması ile başladı. Ağbaba'nın konferans hakkında bilgi verdiği konuşmanın ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konuştu.

İmamoğlu konuşmasında, "Suriyeli mültecilerin sorunları yokmuş gibi davranamayız. Görmemezlikten gelemeyiz" vurgusu yaptı.

İmamoğlu şunları dile getirdi:

"İnsan ve toplumla ilgili her sorun, çok katmanlıdır, itinayla politikaları sürdürmeyi gerektirir. Suriyeli mültecilerin karşı karşıya kaldıkları çok önemli sorunlar vardır. Yerel ve ulusal politikalar birlikte, ortak akılla geliştirilmelidir.

Sorun uluslararası, büyük bir sorundur. Belki de tarihte yaşanan en büyük toplumsal yer değiştirmedir."

İmamoğlu'nun ardından CHP Lideri Kılıçdaroğlu konuştu:

"Sizlere, en uzun kara sınırlarımızı paylaştığımız, Ortadoğu’ya açılan kapılarımızdan biri olan Suriye ile bir an önce dostluk ve iyi komşuluk ilişkilerini kurmak isteyen bir partinin genel başkanı olarak sesleniyorum.

Bugün sizlere, bölgesinde barış isteyen, komşularıyla ilişkilerini bu anlayış ve vizyon üzerine kuran, Türkiye Cumhuriyeti'nin olduğu gibi partimizin de kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk'ün veciz sözü "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesine sahip çıkmak üzere sesleniyorum.

CHP olarak bu konferansla, Türkiye ve Suriye arasındaki ilişkileri onarmak için, Suriye’de savaşın başladığı 2011 yılından bu yana attığımız adımlara bir yenisini ekliyoruz.

Bu çabalarımızın tek bir amacı var: Doğunun ve batının buluştuğu, kültürlerin bin yıllardır birbirleriyle kucaklaştığı coğrafyamızda akan kanı durdurmak ve bölge halklarının geleceğe eşitlik ve kardeşlik içinde umutla bakmalarını sağlamak.

2011 yılından bu yana yaşadıklarımız ve bugün geldiğimiz nokta, CHP’nin konuya ilişkin tutumunun ne kadar isabetli olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, doğru bildiğimiz yolda, yürümeye devam edeceğiz.

Suriye’deki savaşın sona ermekte olduğuna ilişkin kanaat her geçen gün güçlenirken, Ankara ve Şam’ın önlerinde yanıt bekleyen sorular bulunduğunu ve barışa doğru atılması gereken adımların olduğunu unutmamalıyız.

Suriye'nin farklı dil, din, mezhep ve etnik aidiyetlerinin oluşturduğu çoğulcu ve seküler toplum yapısının korunmasına da özen gösterilmesi büyük önem taşımaktadır.

İdlib’deki gelişmeler son derece kaygı vericidir. İdlib’de El Kaide ve türevi örgütlere mensup, on binlerce teröristin Türkiye’ye sızma olasılıkları ülkemizin güven ve istikrarı için ciddi bir tehlikedir."

KILIÇDAROĞLU'NDAN 5 MADDELİK ÇÖZÜM ÖNERİSİ

1) Ankara ile Şam arasındaki yolun barışa giden en kestirme yol olduğunu ve Suriye’nin geleceğine ancak Suriye halkının karar verebileceğini hiç unutmamalıyız,

2) ABD ve Rusya’nın çıkarları arasında savrulmamak için, toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlık, egemenlik ve iyi komşuluk ilişkileri ilkelerine dayanan, bütünlüklü ve uyumlu tek bir Suriye politikası izlemeliyiz,

3) Suriye yönetimi başta olmak üzere, uluslararası hukuka ve ilişkilere dayalı, meşruluğu olan bütün aktörlerle, tıpkı burada olduğu gibi konuşarak diplomasiyi etkin kılmalıyız,

4) Bugüne kadar, uluslararası hukuk ve meşruiyete aykırı bütün hamlelerimizi yeniden gözden geçirmeliyiz,

5) Suriye yeniden güvenli ülke olduktan sonra ülkemizdeki sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerini teşvik etmeli ve bu amaca uygun politikalar geliştirmeliyiz.

'Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim...' Türkiye ve Suriye halklarının barış içinde, bir orman gibi kardeşçe yaşamaları için çalışmaya devam edeceğiz."

Konuşmaların ardından konferansın ilk oturumuna geçildi. İlk oturumda "Suriye sorununun uluslararası boyutları" üzerine konuşuldu. Oturumun moderatörlüğünü CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz yaptı.

TBMM eski başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Avrupa Birliği Türkiye Deklerasyonu’ndan Steven De Wilde, Türkiye-Rusya ilişkileri Uzmanı Yazar Ivan Starodubtsev, Allameh Tabataba’l Üniversitesi’nden Dr. Ghulam Ali Chegini Zadeh, Irak Süleymaniye Amerikan Üniversitesi’nden Akeel Abbas, Harvard Üniversitesi’nden Doç. Amy Austin Holmes konuşmacı olarak yer alacak.

suriye Başladı konferans