Kirazlıtepe: Oy verdik, kandırıldık, tehdit ediliyoruz
2016'da Üsküdar'da başlatılan kentsel dönüşüm çerçevesinde Kirazlıtepe semtinin arsaları sahiplerinden su ve elektriklerini kesme tehdidiyle alınmak isteniyor.
Fatma YÖRÜR
ARTI GERÇEK - İstanbul Üsküdar'da Çamlıca Tepesi eteklerinde yer alan Kirazlıtepe semti kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında boşaltılmaya çalışılıyor. Mahalle sakinleri, Üsküdar Belediyesi'nin kentsel dönüşüm adı altında plansız, projesiz bir operasyonla Kirazlıtepe'de kentsel dönüşümü oldu bittiye getirmeye çalıştığını savunuyor. Kentsel dönüşüm için mahalleliden yeterli imzayı alamayan Üsküdar Belediyesi, mahalleyi riskli alan ilan ederek boşaltılmasını istiyor. Son yerel seçimlerde 5 bin 718 oy alarak AK Parti'den seçilen Belediye Başkanı Hilmi Türkmen'i, kendilerini yok saymakla eleştiren mahalleli tepkili.
14 Ekim 2016'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi kararıyla kentsel dönüşüm alanı ilan edilen Kirazlıtepe semti sakinleri bu kararla daha modern bir semte kavuşacakları için seviniyordu. Dönüşüm süreci arsa sahiplerine gelen ve yetki kullanma izin belgesi anlamına gelen muvafakatname ile başladı. Teknik bir dille yazılan muvafakatnameyi mahalleli önce anlamakta zorlandı. Bu süreçte bu belgeyi imzalayan az sayıda arsa sahibi arsası üzerindeki tüm hakları Belediye'ye devretmiş oldu.
Hukukçulardan görüş alarak belgenin ne anlama geldiğini öğrenen Kirazlıtepe sakinleri, ardından Kirazlıtepe Kentsel Dönüşüm İmar ve Güzelleştirme Derneğini kurarak bundan sonra birlikte hareket etme kararı aldı.
'SEMTİMİZİ TESLİM ETMEYECEĞİMİZİ ANLAYINCA BURAYI RİSKLİ ALAN İLAN ETTİLER'
Derneğin yönetim kurulu üyesi Murat Ay: "Sözleşme çift taraflı olur, bu muvafakatname tek taraflı" diyerek, "Belgedeki bu teknik durumu fark etmeyeceğimizi sanarak, bu sözleşmeyi önümüze getirdiler. Mimarlar Odası ve hukuçulardan görüş aldık. 'Bu belge idam fermanınız olur. Tapularınızda hiç bir söz hakkınız kalmaz' dediler. Bunun üzerine tüm semt sakinleriyle eylem birliği kararı alarak bu derneği kurduk. Biraraya geldiğimizi ve arsalarımızdan üç kuruşa vazgeçmeyeceğimizi görenler bu kez semtimizi 'riskli bölge' ilan ettiler. Zemini en sağlam semtlerden Kirazlıtepe'yi boşaltmamızı emrediyor. Cumhurbaşkanı'na yazı yazdık. Çevre Bakanıyla görüştük. Bakan 'İlgileneceğim' dedi ama Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen Bakanı da devreden çıkardı." diyor.
HİLMİ TÜRKMEN KİRAZLITEPE'DEN 5 BİN 718 OYLA SEÇİLMİŞ
Son yerel seçimlerde 5 bin 718 oyla, Kirazlıtepe'de birinci parti çıkan AK Parti ve adayı Hilmi Türkmen, mahallelinin taleplerini gözardı ederek, desteği kaybetmiş görünüyor.
Dernek yönetiminden Murat Ay: "Ortada ne teknik bir şartname var, ne nizami mimari bir şartname var, ne proje var. Sadece bir dayatmayla karşı karşıyayız. Bizler kentsel dönüşüme karşı değiliz. Herkes daha iyi şartlarda yaşamak ister. Ancak insanların evini arsasını elinden alıp, kendilere oy veren bu insanlara değil şirketlere yakın duruyorlar. Burada iki kez toplu imza töreni yapıp yeterli imzayı toplayamadılar. Biz bir toplantı yaptık, yüzde 95 oranında bu operasyona karşı çıktı. Bu semtin sakinleri ve İstanbul İdare Mahkemesine 'riskli alan' ilanının iptali için dava açtık. Dava devam ederken, genel proje ortada yokken ilk imzacıların evleri yıkılmaya başladı. Biz adil ve hukuki bir kentsel dönüşüm istiyoruz. Çevre Bakanıyla görüşmemizde biz şartlarımızı ortaya koyduk. Bakan kira yardımı dışında şartlarımızı kabul etti. Ama Hilmi Türkmen Bakanlığı da tanımıyor. Derneği de tanımıyor. Mahallede bizi terörize etmeye çalışan insanlar dolaşıyor. Kim yönlendiriyor bu insanları?" diye soruyor.
MAHALLELİ 'TEHDİT EDİLİYORUZ' DİYOR
Murat Ay, devreye hukukçuları sokmaya çalıştıklarında Türkmen'in "Dışardan müdahale olamaz. Kendi aramızda çözelim" dediğini belirterek, "Bu semt eğitim seviyesi düşük bir semt, İstanbul'un kalan en değerli arazilerinden birindeyiz. Bu insanlara üç kuruş verip şehrin dışına atmak amaçlanıyor. Bizi cahil görüp bunu kolayca yaparız sandılar." diyor. Dernekteki buluşmamıza katılan mahalleliler, "Tek taraflı yetki belgesine imza atmazsanız elektiriğinizi, suyunuzu keseriz." diye tehdit edildiklerini belirterek, evlerinden olma endişesi taşıyor.
Daha önce acil nakite ihtiyacı olduğu için belediye şartlarını kabul ederek muvafakatnameyi imzalayan iki kardeşin evinin proje aşamasına geçilmeden yıkıldığını ve kardeşlerin aylarca sokakta kaldıktan sonra ortadan kaybolduğunu belirten mahalle sakinleri, 'Üstelik o arsanın bir hissedarının bu anlaşmaya imza atmadığı halde kardeşlerin evine el koyularak yıkımın gerçekleştiğini anlatıyorlar: "Hiç bir güvenlik önlemi almadan yıkılan binalar çocuklarımız yolda oynarken, geçerken yıkıldı. Asbest var mı tetkik yapılmadan ulu orta yıkım yapılıyor. Kendi mahallemizde ne can ne mal güvenlğimiz kalmadı."
Mahalleli, hukuk mücadelesine devam ederken, Üsküdar Belediyesi'nin hukuka ya da uzlaşmaya ihtiyacı olmadığını ve her şeyi kendi 'kanunlarına' göre çözebileceğini düşündüğünü belirtiyorlar.
Söz konusu karar: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 23 Kasım 2017 tarihli yazısında 6306 sayılı afet riski altındaki alanların dönüşümü hakkındaki kanuna göre verildi:
Konuya ilişkin görüş almak istediğimiz Belediye Başkanı Hilmi Türkmen Artı Gerçek'in telefon ve mesajlarına yanıt vermedi.