Koynunda saklı Demirtaş fotoğrafları

Yaşlı kadınlar, önceki mitinglerde özgürce taşıdıkları Selahattin Demirtaş’ın fotoğrafını, bu kez koynunda saklayarak alana girebildi.

Bahar KILIÇGEDİK

ARTI GERÇEK - Halkların Demokratik Partisi (HDP), Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda dün"Vicdan Adalet ve Demokrasi" mitingini düzenledi. Mitingin yapıldığı İstasyon Meydanı, HDP ve Diyarbakırlılar açısından ayrı bir öneme sahip. HDP’nin 5 Haziran 2015’te bu alanda gerçekleştirdiği miting, IŞİD’in bombalı saldırısına maruz kalmış 5 kişi yaşamını yitirirken, onlarca kişi yaralanmıştı.

Daha önce Diyarbakır’da ilk startını verdiği "Vicdan ve Adalet Nöbeti" eyleminde yasaklar nedeniyle halkla buluşamayan HDP, bu mitingle kitlesiyle biraraya gelmiş oldu. Alanda ağırlıklı olarak son 2 yıldır yaşanan yasak ve çatışmanın mağdurları vardı. Surlu aileler, tutuklu yakınları, çocuklarını çatışmalarda kaybeden anneler en ön saflardaydı.

RENKLER YASAKLI

Halkın, HDP ile biraraya geldiği mitinge izin verilse de yasaklar burada da kendini gösterdi. Miting alanında oldukça yoğun güvenlik önlemi vardı. Mitinge katılanlar üst üste 3 aramadan geçirildi. Basın ve sahne görevlileri, sanatçılar GBT ve üst araması kontrolünden geçirilerek alana alındı. Alana DBP ve HDP dışında farklı bir flama ve döviz alınmasına izin verilmedi. Uygulanan yasak miting alanında da kendi gösterdi. Bu miting Diyarbakır’da görmeye alıştığımız mitinglere benzemiyordu. Sarı kırmızı ve yeşil renkler yoktu. Sadece HDP ve DBP’nin flamalarına izin verildi. Yaşlı kadınlar, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın fotoğraflarını koynuna saklayarak alana soktu.

SES CİHAZININ BAŞINDA POLİS, SLOGANLARDA MÜZİĞİN SESİNİ YÜKSELTTİ

Miting tertip komitesinin belirlediği sloganlar dışında atılan ve Öcalan isminin geçtiği sloganlar ise müzik sesi ile bastırılıyordu. Miting görevlileri, tutuklu HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın seslendirmiş olduğu "Bir selamın gelse baş göz üstene" adlı eser dahil 10 ezginin polis tarafından silindiğini bilgisini veriyor. Sahneden, Öcalan sloganlarına ilişkin gelen uyarılar ise alandakiler tarafından zaman zaman tepkilere ve yuhlamalara neden oldu. Hatta bu duruma DTK Eşgenel Başkanı Leyla Güven, "Polis ses cihazının başına oturmuş Öcalan’a dair slogan atıldığında müziğin sesini açıyor. Buldukları çözüm bu " diye tepki gösterdi. Alan’daki güvenliğin yanı sıra sahne ve arkasında polis yoğunluğu göze çarpıyordu. Polis sahnede kamera ve fotoğraf makineleriyle kitleyi görüntülüyordu. Sahne arkasında ise silahlı özel harekat polisleri bekliyordu. Bu görüntü Diyarbakır’daki HDP mitinglerinde yaşanıyordu.

Yaklaşık on bin kişinin katıldığı mitingde diğer mitinglere göre katılım az gibi görülse de son dönemlerde yaşanan onca şeyin ardından bu sayı bile ‘beklentinin üstünde’ diye yorumlandı. Alanda olanların çoğunluğu mağdur kesimden oluşuyordu. Çatışmalardan son dönem yaşanılanlardan etkilenen kesim yoğunluktaydı. Diyarbakır’da uzun süredir OHAL gerekçesiyle sesini duyuramayanlar halkın nabzını tuttuk. Taleplerini dinledik.

DEMİRTAŞ VE MİLLETVEKİLLERİNİN TUTUKLANMASINA TEPKİ

Halkın en çok dile getirdiği konu Demirtaş ve milletvekillerinin tutuklanması oluyor. Demirtaş’ın özgürlüğüne dair sloganlar alandan yükseliyor. İki yaşlı kadın koynunda sakladıkları Selahattin Demirtaş’ın fotoğrafını çıkararak, "Demirtaş ne yapmış, hırsızlık mı yapmış?" diyerek cezaevinde tutulmasına tepki gösteriyor.

Soru yönelttiğimiz çoğu kişi talebini dile getiriyor ancak kaygılarından kaynaklı isimlerini vermekten kaçınıyorlar. Neden buradasınız, talepleriniz nedir diye sorduğumuzda şu cevapları alıyoruz.

"Barış için buradayım, Demirtaş için ve herkese özgürlük için buradayım."

"Başkan Selahattin’e özgürlük istiyoruz. Esir tutulduğu cezaevinden çıkmasını ve siyaset yapmasını istiyoruz. Onun tutsak olması, insanlığın tutsak olmasıdır."

"Kürt ve Türk olmak üzere bütün Türkiye halkına özgürlük istiyorum."

HERŞEYE RAĞMEN BARIŞ

"Barış istiyorum hiçbir ana ağlamasın. Herkes yaşasın ne olur. Diyarbakırlıyım Kürdüm. Hiçbir anne ağlamasın artık. Bu kadar acı yeter. Yeter ha bu kan yeter. Yazık kızlara, gençlere hepsi ölüyor. Çocuklar ölüyor. Bütün yetkililere sesleniyorum; Bu acı yeter yeter yeter. Barış için ağlıyorum"
Konuşanlardan bazıları ise Sur mağduru. Evleri yıkılan, yasaklar döneminde yakınlarını kaybeden Surlu aileler yaşanılanlara rağmen barışta ısrarcı olduklarını söylüyor.
Yaşlı bir kadın, " Biz barış, adalet ve demokrasi istiyoruz. Faşizme karşıyız" diyor. Çözüm sürecinin tekrar başlayabileceğine inanıyor musun sorusuna ise "Birkaç yıl önce AKP aynısını sundu ama boş çıktı. Hep acı yaşadık. Evlerimiz, barklarımız yıkıldı. Çocuklarımızı, yakınlarımızı kaybettik. Artık olacağına inanmıyorum. Bu hükümet tekrar barışı sunda bu kez inanmam" diye cevap veriyor.

HDP EşGenel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un Ankara’daki cenaze törenine yapılan saldırıya da tepki yoğundu.

Mitingin genelinde gerek konuşmacılar gerekse kitlenin gündeminde Demirtaş ve milletvekillerinin tutuklu olması, Hatun Tuğluk’un mezarına saldırıya tepki vardı. Herşeye rağmen hala barış isteyen halk, yapılanların kabul edilemez olduğunu söylüyor.

SARI, KIRMIZI VE YEŞİL RENK GÖZALTISI

Miting olaysız bitti ancak yasaklar bitmedi. Miting sonlarına doğru kitle dağılırken polisler sarı, kırmızı ve yeşil renkleri barındıran tülbent taktığı için bir kadını çocuğunun gözleri önünde gözaltına aldı. Çocuğun yaşadığı korku ise gözlerinden okunuyordu.

Koynunda saklı Demirtaş fotoğrafları - Resim : 1