Maraş: ‘Devlet partisi’ önde
Devlet kurumları, MÜSİAD, TOBB ve bağlı odaları, inşaat şirketleri Maraş’ı kuşatmış. Deprem çöküntüsünü yaşayan diğer kentlere göre ilerleme çok belirgin. Bu durum AKP’ye açık bir avantaj sağlıyor. Maraş’ta tablonun çok değişmeyeceği söylenebilir.
Hakkı ÖZDAL
MARAŞ - 6 Şubat depremlerinin ağır şekilde etkilediği Maraş, İslahiye ve Antep haritada işaretlendiğinde neredeyse bir eşkenar üçgen meydana getiriyorlar. Üçgenin tepesinde, kuzeyde Maraş; sol altta, güneybatıda İslahiye ve sağ altta, güneydoğuda Antep… Bu üçgenin iç alanı depremin en ağır yıkımlarının yaşandığı bir bölgeyi kaplıyor. Üç noktayı birleştiren hatlar ise aynı zamanda sanayi ve tarımın bölgedeki gelişmiş üslerini kat ederek birbirine ulaşıyor. Batıdaki kolda, İslahiye, Nurdağı, Şekeroba ve Türkoğlu, bölgedeki kapitalist faaliyetin çeşitli (tarım, sanayi, lojistik) merkezleri olarak sıralanmış. Biz Antep’ten Maraş’a doğudaki kolu izleyerek gidiyoruz. Yolumuzun üstünde Pazarcık ilçesi var.
PAZARCIK VE MARAŞ ARASINDA HİZMET AYRIMCILIĞI
Pazarcık’ı depremden 10 gün sonra görmüştük, 82'nci günde yine oradayız. Aradan geçen iki buçuk aylık sürede Pazarcık’ta önemli bir değişiklik yok! Neyin değişmesi beklenebilir-di? Pek çok şeyin. Geçici barınmayla ilgili sorunların, temiz su, tuvalet vb. ihtiyaçların halen bu kadar yakıcı olmaması mesela… Ama Pazarcık, terk edilmiş bir harabe kent görüntüsünde. Bu görüntü Maraş kent merkezine ulaştığımızda daha anlamlı hale gelecek. Aradaki büyük fark bize ‘politik’ olarak da bir şeyler söyleyecek.
Şubat ayında cemevi çevresinde kendiliğinden oluşan kriz merkezinde hummalı bir faaliyet görmüştük. Yine cemevini arıyoruz. Yıkık kentte adres bulmak, bir sokak hafızasına sahip olmak pek olanaklı değil. Bu yüzden Pazarcıklılara soruyoruz. Ana arterde bildiri dağıtan TKP’li gençleri görüyoruz önce. İlçede rastladığımız son derece sınırlı seçim çalışması anlarından biri bu. Komünist gençlerin bildirilerini geri çeviren olmuyor pek. Bize bir doğrultu veriyorlar: “Buradan yukarıya doğru çıkın, bir süre sonra sağa dönün.” Yıkık kentlerde ‘adres’ tarifinin zorlukları. Yol boyunca yeniden yeniden sormak zorunda kalıyoruz. Sorduğumuz hemen herkes “Silopi Belediyesi” diyor. Kayyum şiddetinden her nasılsa kurtulmuş birkaç HDP’li belediyeden biri Silopi Belediyesi. Şubatta da oradaydılar. Şimdi Pazarcık halkı övgü ve gönüldaşlıkla anıyor adlarını: “Varolsunlar, iki buçuk aydır yemeğimizi onlar veriyor.” Silopi Belediyesi’nin Pazarcık’taki varlığı, kayyum rejiminin deprem bölgesine verdiği zararı apaçık ortaya çıkarıyor. Diğer belediyelere el konmasaydı, yaraları sarmak için ne büyük bir olanak elde olacakmış.
FIRTINA PSİKOLOJİLERİ YENİDEN BOZMUŞ
Cemevi, Silopi Belediyesi ve bir konteynerdeki Yeşil Sol Parti irtibat bürosunun bulunduğu bölgede insanlarla konuşuyoruz. Bayramdaki fırtına Pazarcık’ı çok sarsmış. “Tam psikolojimiz düzelirken bu geldi ve felaket ortamını geri getirdi” diyor bir emekli. Çadırlar uçmuş, konteynerler uçmuş, hasarlı binaların çatıları uçmuş. Dört can kaybı var, biri 1,5 biri 4 yaşında. 40-50 kadar yaralı var, aralarında ağır olanlar var.
Kasırgadan sonra (böyle diyor Maraşlılar, kasırga) insanlar risk alarak evlerine girmeye başlamış. Diyarbakır’dan gelen HDP gönüllüsü ve Parti Meclisi üyesi Halim çarpıcı bir anekdot veriyor. “Bir süredir geceleri sadece sokak lambaları yanardı. Ama şimdi evlerin ışıkları yanmaya başladı.”
İKİ YÖNLÜ GÖÇ
Pazarcık’tan iki yönlü göç yaşanmış esasen: Civardaki köylere ve Avrupa’daki akrabaların yanına. Gündelik yaşamın alt üst olduğu kentte hem nüfus azalmış hem de insanların bir arada bulunduğu pek yer kalmamış. Bu, seçim çalışması yapmak için de seçim konusunda fikir edinmek için de önemli bir handikap. Zaten kentte –neredeyse tüm deprem bölgelerinde olduğu gibi– bir ‘seçim havası’ yok.
TOPLAMA KAMPI HAVASI VAR
İnsanların bir arada bulunduğu konteyner ve çadır kentler tel örgü ile çevrilmiş. Buna iki yönlü tepki var. Hem bir toplama kampı havası veriyor hem de gazeteciler de dâhil devlet görevlileri dışında kimse giremiyor bu alanlara. Bir tür siyaset yasağına dönüşüyor bu. AKP ise AFAD ve Kızılay aracılığıyla yapıyor siyasal propagandasını. Devlet=AKP olmuş tüm bölgede ve bunu saklamak değil, bizatihi pekiştirmek yönünde davranıyor AKP de…
PAZARCIK'TA KILIÇDAROĞLU AVANTAJLI GÖRÜNÜYOR
Pazarcık’ta Yeşil Sol ve CHP’nin oylarını artıracağı tahmin ediliyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ise Kılıçdaroğlu avantajlı görünüyor. Genel yaklaşım, “Bu adam çalmaz” şeklinde.
Maraş’ta CHP’nin ikinci sıra adayının Deva il başkanı olması ise, CHP’ye oy veren Alevi yurttaşlarda tereddüt oluşturmuş.
* * *
Pazarcık’tan sonra Maraş kent merkezi bambaşka bir görüntüyle çıkıyor karşımıza. Devlet önemli mesafe kat etmiş burada, enkazlar kaldırılmış, hasarlı binaların çoğu yıkılmış ve kaldırılmış. Şehirde oluşan büyük boşluklara konteyner çarşılar yerleştirilmiş. Özel ve hummalı bir çalışma dört bir yanda devam ediyor. İş makineleri, hafriyat kamyonları ve TIR’lar, yalnızca kendi yol açtıkları trafikle duraklıyorlar. Maraş bir yandan dişleri dökülmüş bir ağız gibi, ama kanayan diş etlerinin üstünde pansuman izleri var.
MARAŞ'TA DİĞER DEPREMZEDE İLLERE GÖRE İLERLEME ÇOK BELİRGİN
İki temel nedeni var bunun. İlki, şubat ayındaki gözlemlerimizde de ısrarla vurguladığımız gibi Maraş ve çevresindeki sanayiye atfedilen önem. Kentteki işgücü kaybını önlemek ve iplik, tekstil, kâğıt, metal ev eşyası, gıda ve tarım gibi sektörlerde faaliyetin sürmesini sağlamak için ‘özel’ bir gayret olduğu çok açık. Devlet kurumları, MÜSİAD, TOBB ve bağlı odaları, inşaat şirketleri Maraş’ı kuşatmış. Çarklar dönüyor. Deprem çöküntüsünü yaşayan diğer kentlere göre ilerleme çok belirgin.
SONUÇ TEKRARLAYABİLİR
Bu durum AKP’ye açık bir avantaj sağlıyor. Kentte diğer partiler pek görünmüyor. Ama AKP de açık bir seçim çalışmasından çok, devletin şimdi seferber olmuş imkânlarının sürmesi için iktidarın değişmemesi gerektiği fikrini sürüyor sahaya. Erdoğan ve AKP bizzat devlet olarak endam ediyor Maraş’ta ve belki bütün ülke için hayal ettiği plan burada iyi işliyor gibi görünüyor. Zaten yüzde 70 civarında olan oylarında önemli bir gerileme olmayacağı, Maraş’ta tablonun çok değişmeyeceği söylenebilir. Sekiz milletvekili çıkaran Maraş’ta 6 AKP, 1 MHP, 1 CHP sonucu tekrarlayabilir. Ama bizzat bölgedeki yurttaşların söylediği gibi, tüm deprem bölgesinden çok sürpriz sonuçlar çıkabileceği ihtimalini de unutmamalı.