MEB'den son dakika müdahalesi: Martta olmayan 'Aile' seçmeli dersi, ağustosta eklenmiş
Ezgi YILDIZ
İSTANBUL – Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından da LGBTİ+'ları hedef almasının ardından duyurulan “Türk sosyal hayatında aile” seçmeli dersinin, müfredata sonradan eklendiği ortaya çıktı. Öğrenciler, 2023-2024 eğitim öğretim yılında görecekleri dersleri Mart ayında seçmişti. Ancak Bakanlık tarafından Ağustos ayında yapılan son dakika müdahalesi ile revize edilen dersler, öğrenciler tarafından tekrar seçildi. Eğitimciler, bu durumun 'alışılmadık' olduğunu söyledi. Edindiğimiz bilgilere göre; “Türk Sosyal Hayatında Aile” dersi Kültür Sanat ve Spor başlığı altında verilecek. Ders içeriği ise okullara herhangi bir kitap gönderilmediğinden dolayı belirsiz.
MART AYINDA SEÇİLEN DERSLERE MÜDAHALE: AĞUSTOS'TA YENİDEN DÜZENLENDİ
Ortaokul öğrencilerinin Mart ayında halihazırda tercih ettiği seçmeli dersleri Bakanlık yeniden düzenleyerek 23 Ağustos’ta Kültür Sanat ve Spor başlığı altında ‘Türk Sosyal Hayatında Aile’ dersini ekledi.
Yeni ders, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin tarafından 11 Eylül’de katılığı bir televizyon programında duyuruldu.
Ancak normalde 2023-2024 eğitim yılına ait seçmeli dersler, 2023 yılının Mart ayında öğrenciler tarafından tercih edilmişti. ‘Milli Eğitim Bakanlığı Tebliğler Dergisi’nde yer alan belgenin okullara yollanmasının ardından, öğrenciler yeni bir seçim yapmak durumunda kaldı.
Görüştüğümüz idareciler uygulamanın 'bir anda' olduğunu söyleyerek, rutin işleyişin dışına çıkıldığı bilgisini verdi.
DERS KİTAPLARI OKULLARA GÖNDERİLMEDİ: DERSİ HANGİ BRANŞTAKİ ÖĞRETMENLER VERECEK?
Edindiğimiz bilgilere göre; okullara söz konusu derse ilişkin kitaplar henüz gönderilmedi. Dolayısıyla içeriğin nasıl düzenlendiği de belirsiz. Bakanlığın gönderdiği ‘Milli Eğitim Bakanlığı Tebliğler Dergisi’nde yer alan bilgide ‘Türk Sosyal Hayatında Aile’ dersini ise; Felsefe, Tarih ve Sosyal Bilgiler branşlarındaki öğretmenlerin vereceği bilgisi yer alıyor.
MART AYI SEÇMELİ DERSLERİ İLE AĞUSTOS AYI SEÇMELİ DERSLERİ
Mart ayında okullara gönderilen seçmeli dersler beş ana başlıkta düzenlenmişti. Bunlar; Din Ahlak ve Değerler, Dil ve Anlatım, Fen Bilimleri ve Matematik, Sanat ve Spor, Sosyal Bilimler dersleriydi.
23 Ağustos tarihinde yeniden revize edilerek gönderilen dersler ise dört kategoride düzenlendi. Bunlar ise; Akademik Çalışmalar, İnsan Toplum ve Bilim, Din Ahlak ve Değer, Kültür Sanat ve Spor.
Kültür Sanat ve Spor başlığı altında verilen derslerin tamamı ise şöyle; Adabı Muaşeret, Türk Sosyal Hayatında Aile, Türk Kültür Ve Medeniyet Tarihi, İslam Kültür Ve Medeniyeti, Spor Eğitimi, Sanat Eğitimi.
NE OLMUŞTU?
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 11 Temmuz’da katıldığı bir televizyon programında kendisine yöneltilen "Karma eğitim kaldırılacak mı?" tartışmasına ilişkin bir soru üzerine, ‘kız okulları’ kurmanın, kız çocuklarının okula gönderilmemesini engelleyecek bir çözüm olabileceğini savunmuştu. Kız çocuklarını okula göndermeyen ailelerin 'Ben çocuğumu erkeklerle aynı okula göndermek istemiyorum' dediğini ifade eden Tekin, şunları söylemişti:
"Şimdi benim Milli Eğitim olarak birincil hedefim ne? Kız çocuklarının okullaşması sağlamak. O zaman veliyi ikna etmek için biz, gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz. Veli isterse çocuğunu kız okullarına gönderebilmeli, isterse erkeklerin gittiği okullara gönderebilmeli."
Tartışmalara konu olan bir diğer açıklama da 16 Ağustos’ta Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan gelmişti. “Özellikle Aile Hukuku konusunda geniş bir çalışmamız var. Bilim Komisyonumuz şu anda çalışıyor. Aile Hukukunu toptan ele alacak bir düzenlememiz söz konusu olacak” demişti. Bakan Tunç, 31 Ağustos tarihli açıklamasında ise söyleminin dozunu artırarak, “Aile hukukunu sil baştan ele alacağız” açıklaması yapmıştı.
Söz konusu açıklamalarının toplumda yarattığı tartışmalar sürerken 11 Eylül’de Bakan Tekin yine katıldığı bir diğer televizyon programında LGBTİ+’ları hedef almış ve ‘Türk Toplumunda Aile’ dersini müfredata eklediklerini ifade etmişti. Bakan Yusuf Tekin’in konuşmasının tam hali ise şöyle:
"Bana sorarsanız bu sorunu tartışmaya evrensel olduğunu iddia ettiğimiz temel insan hakları metinleri tartışarak bakmamız lazım. Nihayetinde LGBTİ gibi tartışmaların referans gösterildiği hep bu metinleri atıfla yapılıyor. Dolayısıyla belki onları tartışmaya açarak belki onları tekrardan yeni gelişmelere göre revize ederek tartışmaya başlayabiliriz. Bu konuda konuşacak çok fazla şey var. Bizi biz yapan değerler her neyse gelecek kuşaklara aksettirebilmek istiyoruz. Bu anlamda hem müfredatımızın içine hem de seçmeli derslerimizin içerisinde 'Türk Toplumunda Aile' diye bir ders koyduk. Yeni müfredat çalışmalarımız içerisinde de bunlar bizim öncelik verdiğimiz konular."
