‘Mınbiç olmadı bari Tel Abyad olsun’

HABER MERKEZİ - Geçtiğimiz hafta sonu Akçakale – Tel Abyad sınırında yaşanan askeri hareketlilik, Rojava’dan yayın yapan Hawar Haber Ajansı’na (ANHA) son dakika haberi olarak yansımıştı. Bugün Karar gazetesinde yayınlanan haberde bu askeri hareketliliğin Kürtlerin Girê Sipî olarak adlandırdığı Tel Abyad’a dönük bir askeri operasyon hazırlığı oldu iddia edildi.

KANTONLAR ARASINA DUVAR ÖRÜLMESİ HEDEFLENİYOR

Karar gazetesinden Hilal Öztürk’ün özel haberinde, TSK’nın bölgedeki birliklerine bir ay içinde harekata başlayacak şekilde hazırlık yapmaları konusunda talimat verdiği iddia ediliyor. Haberde operasyonun hedefinde ‘Kürt koridoru’ olacağına vurgu yapılarak, asıl amacın Cezire ve Kobani kantonları arasındaki bölgenin Cerablus’tan başlayıp Bab’a kadar uzanan ‘Fırat Kalkanı’na benzer bir operasyonla TSK tarafından işgal edilmesi, olduğu bilgisi yer veriliyor. Haberde operasyon sonrası için de bölgenin Türkiye destekli ÖSO gruplarına bırakılarak Arapların iskanına açılmasının hedeflendiği de belirtiliyor.

Haberde bir yandan operasyonun selameti açısından TSK’nın bilgi vermediği ifade edilirken, diğer yandan operasyonunun neredeyse en küçük ayrıntılarına kadar yer verilmesi de dikkat çekiyor. Kararın haberinde, operasyonun ayrıntılarına ilişkin şu ibareler var:

"Akçakale sınırından başlaması planlanan harekatın PYD/YPG kontrolüne geçmeden önce Arap nüfusun ağırlıkta olduğu Tel Abyad bölgesinden ilerleyeceği belirtiliyor. Bölgedeki askeri kaynaklar, operasyon güvenliği nedeniyle stratejisi ve detaylarıyla ilgili ayrıntılı bilgi vermekten kaçınırken, PYD/YPG’nin oluşturmaya çalıştığı koridoru kapsayan geniş bir hatta ilerleneceği belirtildi. Kürt koridorunun Türkiye sınırından başlayarak bölünmesi ve terör örgütü YPG/PYD’nin bu bölgeden temizlenmesinin hedeflendiği ifade edildi. Mümbiç’in de hedef alanı içinde olduğu kaydedilirken Türk birliklerinin Akçakale’den Tel Abyad’a oradan Kobani’ye uzacak bir operasyonla ilerleyeceği öğrenildi."

BÖLGEDE ARAPLAR İSKAN EDİLECEK

Aynı haberde verilen bir diğer ayrıntıda ise operasyon sonrasında Türkiye’nin yürüteceği iddia edilen politikaya ilişkin; bu konuda verilen ayrıntılarda da şu ifadelere yer veriliyor:

"Operasyonun Fırat Kalkanı Harekatı’nda olduğu gibi ele geçirildikten sonra terör örgütünün süpürülmesi stratejisiyle yapılacağı belirtiliyor. ÖSO güçleri, bu kez PYD/YPG’nin kontrol ettiği bölgeleri terketmesini sağlayacak. Böylece Kürt koridoru da bölünerek kantonlar birbirinden ayrılmış olacak. İşlem tamamlandıktan sonra göçe zorlanan yerli halk telkrar bölgeye yerleştirilecek. Türkiye El Bab’dan sonra Mümbiç’i hedef olarak açıklamıştı. Ancak bu adım önce ABD’nin askeri birlikleriyle PYD/YPG’ye kalkan olması sonra da Rusya ve rejimin kentte kontrolü fiilen devralmasıyla durdurulmaya çalışıldı. Ancak Türkiye sınırlarında PYD/YPG varlığına izin vermeyeceğini ve bu konudaki kararlılığını, hem ABD hem de Rusya’ya bildirdi. Operasyonu ABD veya Rusya ile karşı karşıya gelmeden gerçekleştirebilmek için farklı harekat stratejileri geliştirildi. Birden fazla nokta ve planla hazırlanan operasyon referandum sonrasına ertelendi."

IŞİD BİTERKEN GÜNDEME GELMESİ MANİDAR BULUNDU

Konuyla ilgili bilgisine başvurduğumuz Rojavalı kaynaklar durumun bölgedeki askeri ve siyasi güçler tarafından değerlendirildikten sonra kamuoyuna açıklama yapılabileceğini belirtirken, Türkiye’nin IŞİD’in başkenti olarak bilinen Rakka’yı terketmek zorunda kaldığı, Suriye’den giderek temizlendiği bir dönemde böyle bir operasyonu gündeme getirmesini, manidar buluyorlar.

Demokratik Suriye Güçleri’nin (QSD) öncü gücünü oluşturan YPG ve YPJ’lileri hedefleyen bir operasyonun Türkiye tarafından tekrar gündeme getirilmesi, geniş bir kesim tarafından IŞİD’e destek girişimi olarak değerlendirilirken bölge dengelerinin böyle bir operasyona izin vermeyeceğini ve Türkiye’nin bu tür haberlerle asıl olarak bölgedeki küresel güçlerden daha fazla taviz koparmayı amaçladığını belirtenler de var.