'Musa Anter davasında zaman aşımı süreci işletiliyor'

Musa Anter cinayetinin tetikçisi olarak yargılanan Hamit Yıldırım tahliye edildi. Anter ailesi ve avukatları tahliyenin zaman aşımı riski doğurduğunu söyledi.

'Musa Anter davasında zaman aşımı süreci işletiliyor'

Bahar KILIÇGEDİK

ARTI GERÇEK - Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Kürt Yazar Musa Anter'i öldürmekle suçlanan Hamit Yıldırım’ı 5 yıllık tutukluluk süresi dolduğu gerekçesiyle tahliyesine karar verdi. 2012 yılından tutuklanan Hamit Yıldırım, 1992 yılında Diyarbakır'da uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitiren Musa Anter cinayeti davasında tetikçi olduğu iddiasıyla yargılanıyordu. Davanın tek tutuklu sanığı olan Yıldırım’ın da tahliye edilmesi, gözleri davanın seyrine çevirdi. Avukatlar ve Anter ailesi 5 yıllık yargılama süresince davanın yavaş ilerlemesini eleştirdi. MİT, Jandarma, Genelkurmay ve Adalet Bakanlığı’nın istenilen belgelerin geç gönderilmesi ya da cevaplanmamasından kaynaklı davanın bir türlü karara bağlanamadığını ifade eden avukatlar, davanın zaman aşımı riski ile karşı karşıya olduğunu söyledi.

ANTER DAVASI SANIĞI TAHLİYE EDİLDİ haberi için tıklayınız

ANTER DAVASI NORMAL SEYRİNDE İLERLEMİYOR

Artı Gerçek’e konuşan Anter ailesi avukatlarından Selim Okçuoğlu, Hamit Yıldırım’ın tutuklulukta geçirmesi gereken zorunlu sürenin dolduğu gerekçesiyle tahliye edildiğini söyledi. Yıldırım’ın tahliyesinin davanın uzun sürmesinden kaynaklı olduğunu belirten avukat Okçuoğlu, "Normal bir seyirde ilerlemeyen dava önce Diyarbakır’da görülmeye başlandı. Ardından Ankara’ya nakledildi. Ankara’daki yargılamada birkaç kez heyet değişti. 5 yıllı bulan bu yargılama süresi içerisinde mahkeme verdiği birçok ara kararı yerine getiremedi. Sanıkların çoğu dinlenemedi. Yargılama hızlı ve seri bir şekilde ilerlemiyor. Bu nedenle bu yargılama uzadı ve tahliye gündeme geldi" dedi.

MİT, GENELKURMAY VE ADALET BAKANLIĞI DAVANIN UZAMASINA NEDEN OLDU

MİT, Jandarma, Genelkurmay ve Adalet Bakanlığı’ndan beklenen cevapların geç gelmesinden dolayı davanın bir türlü karara bağlanamadığını anlatan Okçuoğlu, yaşanan sorunları anlattı: "Adalet Bakanlığı, MİT ve Jandarma gibi benzeri kuruluşlar davanın uzaması için ellerinden geleni gayreti gösterdiler. Mahkemeye uzun süre cevap vermemeleri gibi benzeri birçok aksaklık yaşandı. Dolayısıyla böyle bir sonuçla karşı karşıya kaldık. Tabii ki üzücü bir durum. Ama gelinen noktada da tabloyu göstermesi açısından çarpıcı bir örnek. 25 yıldır süren bir cinayet olayı var. Elinizde bir tetikçi var ve tutuklu yargılıyorsunuz ama davayı bitirmemek için elinizden geleni yapıyorsunuz. Böyle bir adaletsizlikle karşı karşıyayız."

ADALET BAKANLIĞI TELKİNDE BULUNUYOR, TALEPLERİ KARŞILAMIYOR

Duruşmanın Abdülkadir Aygan’ın ifadelerine takıldığını anlatan Okçuoğlu, "Aygan’ın ifadesinin alınması için mahkemenin İsveç’e gitmesini talep ettik. Mahkeme bunu kabul etti. İsveç’te Aygan’ın ifadesinin alınabilmesi için gerekli hazırlıkların yapılması talebiyle mahkeme Adalet Bakanlığı’na yazı yolladı. Adalet Bakanlığı bu yazıya 10 ay sonra cevap vererek İsveç’e gitmeseniz iyi olur şeklinde mahkemeye telkin sayılabilecek, yönlendirme sayılabilecek bir cevap verdi. Mahkeme de bu nedenle verdiği ara kararından vazgeçti. Dolayısıyla bizim davamızı kilitleyen unsurlardan biri Aygan’ın beyanının alınamamış olması, Adalet Bakanlığı’nın da bu konuda isteksiz davranması…" dedi.

ZAMAN AŞIMI RİSKİ

Davanın zaman aşımı tehlikesi ile karşı karşıya olup olmadığı sorusuna avukat Okçuoğlu, "Bu tür davalarda zaman aşımı 20 yıl. Davanın açılmış olması nedeniyle bir on yıllık zaman aşımı durumunun uzamasına neden oldu. Bunun 5 yılı böyle heba edildi bize göre. Bu anlayışla, bu hızla ilerlerse o risk her zaman var. O nedenle zaman aşımına uğramaz diyemem. Ama biz elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Umarım bu uyarı fişeği olur, mahkemeler kamu kurumları ve yargılamaları seri şekilde sürdürülerek bir karara varır. Ama bu koşullar altında risk her zaman var" cevabını verdi.

Avukat Barış Yavuz, Anter ve JİTEM davasında zaman aşımı riski bulunduğunu söyledi. Sanık Yıldırım’ın tahliyesini ise "5 yıllık tutukluluk süresi doldu ve tahliye edildi. Dosya bu süre içerisinde, tanık anlatımlarına rağmen bitirilmedi. Bundan sonra ne olacak? Buna benzer dosyalar tahliyelerle zaman aşımı yolculuğuna rahat rahat sürüklenecek" sözleri ile değerlendirdi.

NEDENSE CİNAYETLERE GELİNCE HEPSİ UNUTUYOR

Musa Enter’in oğlu Dicle Anter, Hamit Yıldırım’ın tahliyesini, "Türkiye’nin hukuksuzluk boyutlarını gösteren tablo ile karşı karşıyayız" sözleri ile değerlendirdi. Yıldırım’ın 5 senedir cezaevinde olduğunu ifade eden Anter, "Duruşmalarda ısrarla Hamit Yıldırım’ın bağlı olduğu kurumlarla ilişkili olduğu kişilerin tanıklıklarına başvurulmasını istedik. Ancak MİT ve Genelkurmay’dan gerekli bilgiler gelmedi. Bu da davanın kaplumbağa adımlarıyla ilerlemesine neden oldu. Mehmet Eymür’ün tanıklığı ile birlikte dava biraz ivme kazandı ancak ondan sonra tekrar duruldu. Çünkü yaşlı olan kişilerin çoğu hiçbir şeyi hatırlamadığını söylüyor. Türkiye’de suçlular bir yaştan sonra Alzheimer oluyor. Ama her türlü cinayeti işlemekten de geri kalmıyorlar. İşlerine geldiği zaman kafaları çok iyi çalışıyor ama işlerine gelmeyince çok zaman geçi hatırlamıyorum, tanımıyorum diyorlar" dedi.

JİTEM’İN VARLIĞI TARTIŞILIYOR, GENELKURMAY CEVAP VERMİYOR

Onca cinayete, yargısız infazlara ve tanık beyanlarına rağmen hala JİTEM var mı yok mu tartışmalarının yaşandığını anlatan Anter, şunları söyledi: "Abdülkadir Aygan ve çalışanların JİTEM’den maaş bordoları olduğu ortaya çıktı. JİTEM kadrosundan olduklarını kendileri söylüyorlar. Cem Ersever, Arif Doğan JİTEM’in kuruluşunu anlatıyor. Tüm bunlar ortadayken JİTEM ile ilgili Genelkurmay, bir açıklama yapmalı. Kimler kurdu, nasıl, niçin kuruldu? Davada Savaş Gevrekçi tutuksuz yargılanıyordu. Babam öldürüldüğü zaman Gevrekçi, askeriyede Cahit Aydın’ın vekilliğini yapıyordu. Sorduğun zaman hepsi hatırlamıyorum diyor. Savaş Gevrekçi ve Cahit Aydın diyor ki; bizim o dönemde şehirdeki olaylarla ilgimiz yoktu. Kırsala yönelirdik. Şunu demek istiyor aslında biz kırsalda köyleri boşalttık, insanları öldürdük. Ama bu bile sorgulanmıyor."

CİNAYETİ AYDINLATACAK ADIMLAR ATILMIYOR

Beş yıllık süre zarfında yargılamanın belirsiz bir şekilde devam ettiğini anlatan Anter, "Maalesef hukukun işlemediği bir ülkede yaşıyoruz. Bundan dolayı böyle bir durumla karşı karşıyayız. Biz, bu dava başladığından beri tarafsız, Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulsun dedik. Bu komisyon değerlendirmeyi yapsın. Ama maalesef her hükümet kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyor. Her türlü bilgiler elinde ama maalesef cinayeti aydınlatacak adımlar atılmıyor" dedi.

musa anter Zaman aşımı avukatları