‘Oğlumu öldürme emri verenler de yargılansın’
Lice’de Medeni Yıldırım’ı öldüren asker önce beraat etti. İtiraz kabul edildi, yargılama yeniden başladı.
Remzi BUDANCİR
ARTI GERÇEK- Diyarbakır’ın Lice İlçesi’nde Medeni Yıldırım’ın öldürülmesi ile ilgili davaya devam edildi. Duruşmaya katılan Yıldırım ailesi, talimatı veren rütbelilerin de tetiği çeken kadar suça ortak olduğunu belirtti ve rütbelilerin dosyada sadece tanık sıfatı ile ifade vermesine tepki gösterdi.
Diyarbakır’ın Lice ilçesi, Kayacık Köyü'nde 28 Haziran 2013'te, Kalekol yapımını protesto eden gruba ateş açılması sonucu Medeni Yıldırım yaşamını yitirdi. Aynı grupta bulunan 8 kişi ise yaralandı. Yıldırımın ölümü ve 8 kişinin yaralanması ile ilgili tutuksuz yargılanan, 18 yıla kadar hapsi istenen er Adem Çifti, Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen son duruşmada beraat etmişti.
DAVA TEKRAR BAŞLADI
Yıldırım Ailesi'nin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, davada eksik soruşturma yürütüldüğü, yerel mahkemenin verdiği beraat kararının yasaya ve usule aykırı olduğu gerekçesiyle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurdu. Başvurunun ardından 1'inci Ceza Dairesi, 15 Eylül’de yerel mahkemenin sanık er Adem Çiftçi hakkında verdiği beraat kararını bozdu. Bozma kararının ardından dava bu gün Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar başladı. Duruşmaya Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım ve ağabeyi Mehmet Yıldırım hazır bulundu.
"TALİMAT VEREN NEDEN ŞÜPHELİ OLMUYOR"
Sanık er Adem Çiftçi’nin SEGBİS sistemi ile katıldığı duruşmada Yıldırım ailesinin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir, "Doğrudan öldürme kastı ile ateş açtığı nettir. Sanık hakkında bu güne kadar tutuklama talebimiz kabul edilmemiş, adli kontrol kararı uygulanmamıştır. Ateş açma talimatı veren üst düzey askeri şahısın kimler olduğu belli. Hiçbir aşamada şüpheli sıfatı ile dinlenmemişler. Kolluk tarafından sivillerin infaz edildiği dosyalarda olduğu gibi bu şahıslar şüpheli olarak dinlenilmediler" dedi.
Yalçındağ, sanığa adli kontrol uygulanmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, "mevcut delil durumu", "suçun işlemiş özellikleri" gerekçe göstererek adli kontrol talebini reddetti. Heyet, 22 Mayıs’ta keşif yapılmasına karar verdi, duruşmayı 25 Mayıs 2018’e erteledi.
ANNE YILDIRIM: OĞLUM HEDEF ALINARAK ÖLDÜRÜLDÜ
Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım ve ağabeyi Mehmet Yıldırım duruşmanın ardından Artı Gerçek’e konuştu.
Yıldırım ailesi, yargılamada hakkaniyetli bir kararın çıkacağına inanmadıklarını söyledi. Oğlunun direk hedef alınarak öldürüldüğünü hatırlatan anne Fahriye Yıldırım, " Oğlumun faillerinin hukuk karşısında hak ettikleri cezayı almalarını istiyorum. Bu tek dileğim. Hem tetiği çeken, hem de tetiği çekmesi için talimat verenlerin hukuk karşısında hesap vermesi gerekiyor" dedi.
"NEDEN HAVAYA ATEŞ ETMEDİN"
Davanın sanığı Adem Çiftçi, önceki duruşmada kendisinin kurban seçildiğini, asıl sorumluluğun Jandarma Özel Harekat’ta (JÖH) olduğunu ifade etmişti. Anne Yıldırım, oğlunun ölümüne neden olan silahı ateşleyen Çiftçi’nin bu ifadesine de tepki göstererek, "Kendisi Biksi silahını kullandığını söylüyor. JÖH olsun, diğerleri olsun hepiniz suçlusunuz. Kendisinin kurban seçildiğini söylüyor. Orada çok sayıda asker vardı. Dediğin doğruysa bu talimatı hepsi almıştı. Onların çoğu havaya ateş ederken, sen neden direk oğlumu hedef alarak ateş açtın. Neden sende havaya ateş açmadın. Ben şikâyetçiyim. Oğlumu benden alan, onun ölümüne neden olan, talimatı veren, bu talimatı uygulayan herkesten şikâyetiyim" ifadelerini kullandı.
"AYNI FİLMİN TEKRARINI İZLİYORUZ"
Ağabey Mehmet Yıldırım, sadece kardeşinin değil, benzer tüm davalarda yargının aynı yolu izlediğine dikkat çekti. "Ne yazık ki bu tür davalarda adalet sağlanabiliyor diyemeyiz" diyen Yıldırım, şöyle devam etti: "Adliyeye gelmek, aynı filmin sahnelerini tekrar tekrar izlemek gibi. Kemal Kukurt’un davasını da izledim. Sorumlular kamudan, kolluk güçlerinden ise yargılama pek sağlıklı yapılamıyor. Sorumlu sıradan bir asker olsa dahi bir ilerleme sağlanmıyor. Sanıklar devlet, yargı ve iktidar tarafından korunup kollanıyorlar. Bize katillerin cezasız kalacağını kanıksamaya çalışıyorlar. Ama bunu kesinlikle kanıksamayacağız. Buna benzer diğer davalar içinde geçerli bu. Mahkemelerde beraat etseler bile, halkın vicdanında mahkum olacaklar. Bunun peşini bırakmayacağız. Sonuna kadar hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz."
"TALİMATI VEREN SIRALI KOMUTANLAR SUÇ ORTAĞI"
Bu tür davalarda tetiği çeken kadar, talimatı verenin de yargı önünde hesap vermesi gerektiğini savunan Yıldırım, şunları söyledi:
"Fiili bire bir gerçekleştiren kişi olmasına gerek yok. Azmettiren de faildir. Rütbeliler, tim komutanları, karakol komutanı bunların sorumluğunda olan bir olay. Askerin rütbeliden, üstünden habersiz, emir almadan ateş açmasına imkan yok. Hatta kulübelerden birine ait görüntülerde, ‘ayaklarına sıkın’ diye bir talimat var. Bu da rütbeli askerin verdiği bir talimat. Sorumlunun er Adem Çiftçi olduğu kanıtlansa bile, onu azmettirenler de bu suçun ortağıdır. Açıkçası adalet tam anlamda gerçekleşir mi noktasında pek bir inancımız yok."
