Ölüm orucundaki avukat 50 kiloya düştü

Ölüm orucundaki avukat 50 kiloya düştü
Ölüm orucunu sürdüren ÇHD avukatlarından Ebru Timtik’in, 75 kilodan 50 kiloya düştüğü ve kas-eklem ağrılarının yoğunlaştı öğrenildi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) avukatı Ayşegül Çağatay, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nde ölüm orucunda olan avukat Ebru Timtik ile görüştü. Timtik, ölüm orucunda yaşamını yitiren Mustafa Koçak’ın "adil yargılanma" talebi ve Grup Yorum üyelerinin taleplerinin karşılanması için 5 Şubat’ta başlattığı açlık grevini, 5 Nisan’da ölüm orucuna çevirmişti.

75 KİLODAN 50 KİLOYA DÜŞTÜ

Yaptığı görüşmeye dair bilgi veren Çağatay, müvekkili Timtik’in 75 kilodan 50 kiloya düştüğünü ve bir süredir kas-eklem ağrılarının yoğunlaştığını söyledi. Çağatay, ölüm orucunun 288’inci gününde hayatını kaybeden Grup Yorum üyesi Helin Bölek ile Timtik’in 2017 yılında Balıkesir Kepsut Cezaevi’nde birlikte kaldığını belirterek, Timtik’in, Bölek’in ailesine "Helin’in talepleri sahipsiz değil. Biz direnişimizle onun taleplerini sürdürüyoruz" şeklinde gönderdiği mesajı aktardı.

HAK İHLALLERİ

Çağatay, aynı gün Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile ÇHD üyesi avukatlar Oya Aslan, Behiç Aşçı ve Barkın Timtik’le de görüştü.

 Tutuklu avukatlar, maruz kaldıkları hak ihlallerini rapor haline getirerek, avukat Ayşegül Çağatay aracılığıyla Mezopotamya Ajansı ile paylaştı.

Tutuklu hukukçuların aktardığı cezaevindeki hak ihlalleri şöyle:

"* Maske, eldiven, dezenfektan ya da kolonya talep talepleri karşılanmıyor. Maske, eldiven ve dezenfektanı dışarıdan satın almak istediklerinde ise izin verilmiyor.

* Avukat-müvekkil arası evrak alıp-verme işlemleri daha zor gerçekleşiyor. Evraklar bir gün bekletip kendilerine veriliyor.

* Kargoyla gelen eşyaların bir kısmı geri gönderiliyor. Eşyaları kaybolan tutsaklar var. Uzun süredir özellikle de kadın tutsaklar kargoyla kitap ve kıyafet alamıyor. Tutsaklar, havalar ısınmasına rağmen kışlık kıyafetlerini kullanmak zorunda kalıyor.

* Mektupların çıkış ve teslim işlemleri bekletilerek yapılıyor. Bu nedenle haberleşme olanakları iyice kısıtlandı. Mahkemelere ve resmi kurumlara gönderdikleri dilekçeler daha geç çıktı. Bu da çeşitli hak kayıplarına yol açtı.

* Gazeteler 24 saat sonra veriliyor.

* Revir birimi gereği gibi işlem yapmıyor.

* İlk hafta kaldırılan görüşler telafi edilmedi, normalde görüşte ayrı telefonda ayrı kişilerle görüşebilirken, şimdi yalnız bir kişi aranabiliyor ve daha az kişiyle görüşülüyor. Bu nedenle tecrit derinleşiyor.

* Dosya üzerinden yapılan bir değerlendirmeyle SEGBİS bağlantısı dahi kurulmadan tutukluluk devam kararı verilip, duruşma erteleniyor. Çoğu zaman tutsaklara bir duruşma tutanağı bile gönderilmiyor."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar