Polis, TİP üyesi üniversiteli üç gencin ailesini taciz ve tehdit etti

Rıfat DOĞAN

ARTI GERÇEK- Çanakkale’de okuyan ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyesi olan üç gencin ailesini taciz ve tehdit eden polis, ‘çocuğunuzu takip ediyoruz, bir daha böyle bir şey olursa tutuklayacağız’ dedi.

Çanakkale 18 Mart Üniversitesi öğrencisi ve TİP üyesi olan E.Ö., S.Ç. ve E.D.’nin anlatımlarına göre polis uzun süredir kendilerini takip ediyor. Öyle ki bu takip aile bireylerine kadar uzanmış.

TİP üyesi oldukları için polisin tacizine ve tehdidine maruz kaldıklarını belirten üç genç, Artı Gerçek’e yaptıkları açıklamada polisin aileleriyle yaptıkları konuşmaların içeriğini anlattı.

‘BİR DAHA BÖYLE BİR ŞEY OLURSA TUTUKLAYACAĞIZ’

Polisin uzun süredir kendisini takip ettiğini dile getiren üniversite öğrencisi E.Ö., takibin tacize dönüştüğünü belirterek şunları söyledi:

"Etrafımda beni takip eden birilerinin olduğunu fark edebiliyordum, önce bunu pek önemsemedim. Ancak bir süre sonra birinin beni sürekli takip ettiğini, gece evime döndüğümde ya da bir kafede arkadaşlarımla oturduğumda karşıma çıkmaya başladığını gördüm. Beni eylemlerde görünce ismimle seslenmeye "biz seni biliyoruz" diyerek taciz etmeye başladı. Bunlar bakışla taciz etmeye kadar vardı. Bununla kalmadı, çevremdeki arkadaşlarımın ailesi en az birer kez arandı."

'ABİMİ İŞİNDEN ETMEKLE TEHDİT ETTİLER'

"Aile bireylerimin hangi işlerde çalıştığını öğrenip onları da takibe alıyorlar. Abimi arayıp, işinden etmekle tehdit ettiler" diyen üniversiteli genç, "Babamı Terörle Mücadele Bürosu’na götürüyorlar ve benimle ilgili bütün görüntüleri izletip, ‘çocuğunu takip ediyoruz, bir daha böyle bir şey olduğunda (eyleme katılmak, afiş asmak vs) onu tutuklayacağız. Okulu da bitiremez’ diyorlar. Babamı da tıpkı abim gibi ‘bu şekilde giderse senin de işlerin tehlikeye girer’ diyerek tehdit ediyorlar" ifadelerini kullandı.

POLİS GÖRÜŞMESİNDEN SONRA AİLEM BENİ EVE HAPSETMEK İSTİYOR

Polisin tehditleri nedeniyle ailesiyle sıkıntı yaşadığını ve tehditler aldığını belirten E.Ö., yaşadığı zor günleri şu sözlerle anlattı:

"Ailem beni eve götürmeye çalışıyor ve üniversiteye geri dönmemem yönünde telkinde bulunuyorlar. Üstümde çok ciddi bir psikolojik baskı var. Polisin aileme başka neler söylediği konusunda bir fikrim yok ama ben ailemi yatıştırmak ve verdiğim mücadelenin meşruluğuna inandırmak için zor bir süreç geçirdim. Normal şartlarda kendimi anlattığımda politik kimliğime karşı gelmeyecek ailem, polis aradıktan sonra beni eve hapsetmek istedi."

’TAKILMAYA DEVAM EDERSE SONU YA HAPİSHANE YA DA MEZAR OLUR’

Polis takibine maruz kalan E.D. de benzer bir şekilde ailesinin arandığını belirterek, polisin ailesine kendisiyle ilgili söylediği sözleri şu cümlelerle aktardı:

"8 Mart eylemi sonrası annemi arayıp ‘kızınız hakkında konuşmak istiyoruz’ diyorlar. Annem de ‘kötü bir şey mi oldu telefonda söyleyin’ dediğinde ‘kötü bir şey yok ama yüz yüze görüşmek istediklerini’ söyleyip evimize yakın bir yerde buluşmak üzere gün belirliyorlar. Annem polisle görüştüğünde polis şunları söylüyor: ‘Kızınız ESP’ye üyeymiş, şu an bir suç kaydı bulunmamakta ama çevresindeki insanlar tehlikeli onlarla takılmaya devam ettikçe sonu ya hapishane olur ya mezar. Biz kızınıza düşüncesini değiştirsin demiyoruz ama çevresindeki insanlar, insanları böyle böyle içlerine çekip canlı bomba olarak kullanıyorlar. Biz aileleri düşündüğümüz için bilgilendirme yapıyoruz. Kızınızı uyarın, konuşun size ayrıldım dese de inanmayın ara sıra gidin kontrol edin hatta buraya geldiğinde beraber gelin tekrar konuşalım.' Ailem ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü de görüşüyor, ayrıca Çanakkale’den bir isim listesi geldiğini ve o liste de benim de adımın olduğunu söylüyorlar."

‘EYLEMLERE KATILIRSA DEFTERİNİ DÜRERLER’

Bir başka üniversite öğrencisi S.Ç., de polisle babası arasında geçen şu diyaloğu aktardı:

Polis benim neler yaptığımı anlatınca "Babam ‘ben kızımla konuşuyorum bu konuları’ diyor, onlar da ‘kızınızın zaten yapmış olduğu bir şey yok olsa biz oradan alırdık buraya yanınıza gelmezdik. Belli ki yeni girmiş bu durumun daha da büyümemesi için yanınıza geldik. Abi zaten sen konuşuyorsan bu konu hallolur onlardan uzak dursun. Biz de zamanında böyle gruplara girdik ama çıktık. İnsanın fikri olmadan eylemleri olmasını istemiyoruz. Kötü bir şey yok nezaket ziyaretine geldik sadece’ diyor. Babam ‘Siz arayıp bir şey söylemeyince uyuyamadım, yer gök benim oldu rahatladım şu an" diyor. Polis bunun üzerine ‘Hakkını helal et abi seni de sıkıntıya soktuk. Allah vermesin kötü bir şey olsa buraya gelmezdik ama eylemlere katılırsa defterini dürerler’ gibi cümleler sarf ediyorlar."