Rıza Türmen: Barışın tanımı silahların susması, savaşın bitmesi değil
Artı Gerçek - Eski AİHM yargıcı ve 24. Dönem CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen, Suriye ve Rojava’da değişen dengeleri, hak savunucularının imzaladıkları barış bildirisini ve kalıcı barışın inşasını 'İrfan Aktan ile Dipnot' programında değerlendirdi.
Türmen “Bahçeli’nin başlattığı açılım önemli ama o açılımda bir çözüm süreci yok. Sorunun çözümü silahsızlandırma indirgenmiş durumda. Kürt sorunun barışçıl çözümü Türkiye’nin demokratikleşmesi olmadan gerçekleşemez.” dedi.
‘EŞİT VE HİYERARŞİSİZ BİR ALANDA DİYALOG BAŞLASIN’
Türmen hak savunucusu, yazar ve siyasetçilerin imzaladıkları barış bildirisini ve diyaloga ilişkin değerlendirmede bulundu:
“Başlattığımız barış girişiminin bir özelliği var. Kürt sorunu ile girişimler devlet eliyle ya da siyasi aktörler eliyle yapıldı. İlk defa böyle bir girişim aşağıdan yukarı halk hareketi ile yapılıyor. Toplumsal barış talebinin olduğunu göstermesi bakımından çok önemli. Böyle bir halk hareketi ile başlamış olan talebin toplumsallaşması da daha kolay. Kamusal yani devlet olmadığı bütün yurttaşlara açık, eşit ve hiyerarşisiz bir alanda diyalog başlasın.
‘BARIŞI İNŞA ETMEK GEREKİR’
Bildiri ile amaçlananın ne olduğuna değinen Türmen, barışın inşasını vurguladı:
“Biraz barışı konuşalım, hep savaşı konuşuyoruz. Savaşın yerine bir barış söylemi ortaya çıksın. Barış nasıl yapılır bunu sağlayalım. Barışın tanımı silahların susması, savaşın bitmesi değil. Barış aynı zamanda savaşa yol açan nedenlerin ortadan kaldırılması, savaşa yol açan uyuşmazlıkların barışçıl bir çözüme bağlanması ile sağlanır. Barışı inşa etmek gerekir. Bu yüzden barışı sürece bağlamak gerekir.
Türmen, Kürt meselesi ve çözümünün toplumsal etkilerine değindi:
“Kürt sorunundan hepimizin hayatı, geleceği ve umutlarını etkileniyor. Kürt sorununun bir barış sürecine oturtulmasından Türkiye’deki havayı da yumuşatacaktır. Bizim anketlere ihtiyacımız yok bu kırk yıldır devam eden bir çatışma. Çatışma ile, öldürmek ile bu sorun çözüldü mü? Demek ki başka bir şey yapmak lazım.”
BAHÇELİ AÇILIMINDA ÇÖZÜM SİLAHSIZLANDIRMA İNDİRGENMİŞ DURUMDA
Bahçeli’nin çıkışına da değinen Türmen, çözüme dair aktörler arasında sivil toplumun önemine dikkat çekti:
“Yoğun bir toplumsal bir talep olursa, medya doğru davranırsa elbette barışı sağlayacak siyasi aktörlerdir. Sivil toplumun, demokratik platformların desteği olmadan da bunun sağlanması olanaksızdır. Bahçeli’nin başlattığı açılım önemli ama o açılımda bir çözüm süreci yok. Sorunun çözümü silahsızlandırma indirgenmiş durumda. Bir Kürt sorunu yoktur dedi, sorun yoksa çözüm aramaya da ihtiyaç yoktur. Bizlerin yaptığı Bahçeli’nin yaptığı bu dar kapıdan geçip daha geniş bir barış arayış içine girmek ve çözüm sürecini başlatabilmek. Biliyoruz ki Kürt sorunun barışçıl çözümü Türkiye’nin demokratikleşmesi olmadan gerçekleşemez.”