Serbest bırakılan İHD Eş Başkanı Türkdoğan: Parçalı bir koalisyon görüntüsünden artık çıkılmalı
Bu sabah gözaltına alınmasının ardından serbest kalan İHD Eş Başkanı Öztürk Türkdoğan Artı TV'ye açıklamalarda bulundu.
ARTI GERÇEK-Bu sabah Ankara'da gözaltına alınan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan serbest bırakılmasının ardından Artı TV'de Ezo Özer ile ODAK programında açıklamalarda bulundu. Türkdoğan, "İktidar İnsan Hakları Eylem Planı'nda samimiyse bunu hayata geçirecek yargı yapılanmasının yanı sıra buna uygun davranacak bir İçişleri Bakanlığı yapılanması da gerçekleştirmesi gerekir. Parçalı bir koalisyon görüntüsünden artık çıkılmalı" dedi.
'TÜRKİYE BİR AÇIK HAPİSHANEYE DÖNÜŞMÜŞ DURUMDA'
Gözaltı sürecini, ifade işlemlerini ve hakkında verilen yurtdışına çıkış yasağını değerlendiren Türkdoğan, "Türkiye'de neredeyse yurtdışına çıkış yasağı konulmayan insan kalmadı. Bir açık hapishaneye dönüşmüş durumda Türkiye. Tüm bu yaşananlar siyasi iktidarın uygulamaya çalıştığı politikalardan bağımsız değil. Elbette bugün çok sayıda kuruluş siyasi parti, sendikalar, STK'ler vb bizimle dayanıştı. Bu vesileyle onlara teşekkür ediyorum. Bu dostluk ve dayanışmayla bugünleri aşacağız dedi.
Türkdoğan şöyle konuştu:
"Savcılık aşamasında karşılaştığımız sorular tam tahmin ettiğimiz gibi. Ben 2008'den beri İHD Eş Genel Başkanıyım. Soruşturma 2019'da başlatılmış. 2019'dan bu yana yaptığım konuşmalar, basına verdiğim demeçler, bazı telefon görüşmelerim bunların kayıtlarını çıkarmışlar başka da bir şey yok. Tipik bir 'yargı yoluyla baskı' yöntemiyle karşı karşıya kaldık. Gerçekten bu tarz soruşturmalarda bu yöntemin kesinlikle uygulanmaması gerekir. Kaldı ki 2016'da dernek bir soruşturma geçirdi. 2017, 2018 ve 2019'da biz zaten dernek soruşturması kapsamında benzer konularla ilgili ifade vermiştik ve soruşturmalar kapanmıştı. Tecrübemizle söylüyoruz ki; İçişleri Bakanı'nın bir ay önce denreğimizi hedef gösteren açıklamasından sonra kolluktan gelecek bu tarz bir baskıyı bekliyorduk. Türkiye bizi şaşırtmadı, keşke şaşırsaydık. Keşke hükümet açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı'na bağlı kalsaydı ve Türkiye'nin en eski, en yaygın insan hakları örgütünün eş genel başkanına bunu yapmasaydı. Tabii ki bir ayrıcalığımız yok ama bir iddia varsa rahatlıkla bizi savcılığa davet edebilirsiniz, biz de gidip sorularınıza cevap veririrz. İnsan hakları savunucusu kimliğimizi bu şekilde kriminalize etmeye çalışmaları gerçekten beyhude. Dünyada hiçbir insan hakları savunucusu bu tarz bir uygulamayla karşı karşıya kalmamalıdır. Bugün belki de bir yanlıştan erken dönülmeye çalışıldı kanaatindeyim. Ama yurtdışı yasağı koydular hemen. Türkiye'de neredeyse yurtdışına çıkış yasağı konulmayan insan kalmadı. Bir açık hapishaneye dönüşmüş durumda Türkiye. Tüm bu yaşananlar siyasi iktidarın uygulamaya çalıştığı politikalardan bağımsız değil. Elbette bugün çok sayıda kuruluş siyasi parti, sendikalar, STK'ler vb bizimle dayanıştı. Bu vesileyle onlara teşekkür ediyorum. Bu dostluk ve dayanışmayla bugünleri aşacağız.
'HUKUK İLKELERİ İHLAL EDİLECEKSE REFORM BEKLEMEK HAYAL OLUR'
İktidar İnsan Hakları Eylem Planı'nda samimiyse bunu hayata geçirecek yargı yapılanmasının yanı sıra buna uygun davranacak bir İçişleri Bakanlığı yapılanması da gerçekleştirmesi gerekir. Parçalı bir koalisyon görüntüüsnden artık çıkılmalı. Gerçekten reform iradesi varsa bu reform iradesine tüm bakanlıkların aynı derecede uyması gerekir. Ama özellikle Cumhur İttifakı'nın ortağının siyasi talepleri karşıalnması pahasına hukuk ilkeleri ihlal edilecekse o zaman zaten orada reform yapılmasını beklemek hayal olur."
Serbest bırakılan İHD Eş Başkanı Türkdoğan: Parçalı bir koalisyon görüntüsünden artık çıkılmalıhttps://t.co/6s3HFQuL5m pic.twitter.com/3Qc6G2e5ko
— +GERÇEK (@artigercek) March 19, 2021
NE OLMUŞTU?
Ankara’da sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarında aralarında İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Kadın Meclisi Sözcüsü Zeyno Bayramoğlu, Parti Meclisi (PM) üyesi Ali Özkan, Eskişehir İl Eşbaşkanı Şükriye Ercan ve Mamak İlçe Eşbaşkanı Mustafa Uğur Akkaya’ın olduğu 11 kişi gözaltına alınmış, Öztürk Türkdoğan ayda iki imza ve yurt dışı yasağı şartıyla serbest bırakılmıştı.