SES: Sağlık çalışanları kurbanlık koyun gibi çalıştırılıyor

Rıfat DOĞAN

ARTI GERÇEK- Türkiye'de sayısı giderek artan koronavirüs vakaları nedeniyle daha fazla tedbir ve önlem alınırken, sağlık çalışanlarına dönük tedbirler konusu çok az konuşuluyor. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Anadolu Şubesi eski Başkanı Erdal Güzel, bu konuda ihmallerin olduğuna dikkat çekti.

Dünyanın önemli bir bölümünü etkisi altına alan koronavirüs vakası Türkiye’de de giderek artmaya başladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca son rakam 47 olarak açıkladı.

Vakaların artmasıyla birlikte resmi kurumlar, tedbir ve önlemleri sıklaştırmaya başladı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan hamileler, yasal süt izni kullananlar, engelliler ile yönetici pozisyonundakiler hariç 60 yaş ve üzerinde olan kişilerin 16 Mart tarihinden itibaren 12 gün idari izinli sayıldığını açıkladı.

'SAĞLIK ÇALIŞANLARI KURBANLIK KOYUN GİBİ ÇALIŞTIRILIYOR'

Koronavirüs önlemleri artmaya devam ederken, hastanelerde gece gündüz çalışan sağlık emekçileri için nasıl tedbirler alınıyor? Onlara dönük koruyucu önlemler yeterli mi? Artı Gerçek’e bu konuda açıklamalarda bulunan SES İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi ve ) Anadolu Şubesi eski Başkanı Erdal Güzel Hastanelerde sağlık çalışanlarına dönük herhangi bir önlem ve tedbir alınmadığını belirterek şunları söyledi:

"Dışarıda insanların taktığı maskeleri dahi sağlık çalışanları takamıyor. Düşünün durum bu kadar kötü. Önlük olması, maske olması lazım, bunların hiçbiri yok. Sağlık çalışanları tamamen kurbanlık koyun gibi çalıştırılıyor. Buna rağmen sağlık çalışanları ellerinden geleni yapıyor ve çalışıyor. Ben işten çıkıyorum metroya biniyorum, insanlar bizden daha güvenli olduğunu görüyorum. Kamu çalışanlarına izin yazılırken, sağlık çalışanlarına hiçbir şekilde izin verilmemesi, çok zorunlu olmadıkça çalıştırılması, bunun yanında durumu çok acil olmayan hastaların hastanelere gitmemesi konusunda bakanının ciddi bir açıklamasının olmaması gibi durumlar sağlık çalışanları üzerindeki baskıyı artırıyor."

'İZOLASYON TEDBİRLERİ UYGULANMIYOR, GÖSTERMELİK BİR DURUM VAR'

Güzel, tedavi denilen sürecin de görüntüyü kurtarmak olduğunun altını çizerek var olan algıya ilişkin şuna dikkat çekti:

"Sağlık çalışanları her durumda çalışmak zorunda. Önemli olan tedavi etmek değil, görselliği kurtarmak mı kurtarmamak mı? Aslında yapıyormuş gibi görünüp yapmama durumu var. İzolasyon durumu uygulanmıyor. Çalışanlara verdikleri sadece toza karşı duyarlı maske ve çalışanlar bununla idare etmek zorunda."

"Bunun dışında ciddi acil ve yoğun bakımların hazırlanması lazım. Bu hazırlıklar daha önce de yapılabilirdi ve şimdi de yapılabilirdi. Ancak bugün dahi bu tedbirler alınmıyor" ifadelerini kullanan Güzel, "Merkezi, tepeden izlenen bir süreç izlenimi veriliyor, sağlık çalışanları bu sürecin en önemli parçası olması gerekirken, kurbanı durumunda" dedi.

GÜZEL'DEN 'HASTA BİLGİLERİ SAĞLIK ÇALIŞANLARINDAN GİZLENİYOR' İDDİASI

Güzel, hasta bilgilerinin sağlık çalışanlarından gizlendiğini de iddia etti:

"Hasta geliyor, teşhisini dahi yazdırmayın diyorlar. Benim koronavirüs teşhi edilmiş bir hastayla başka bir hastaya yaklaşımım farklı olmalı. Ama onu bile yazmayın diyorlar. Çünkü Sağlık Bakanlığı tarafından gizli yürütülen ve ne olduğu belli olmayan bir işlem var. Hastayı doktorlardan sağlık çalışanlarından saklama durumu var. Hastayı sağlık çalışanlarından gizlemek nedir? Böyle bir sistem olabilir mi? Evet hastanın mahramiyeti var ancak biz de şüpheliyse ona göre davranıyoruz. Hasta bir şekilde düşüyor, yanına gitmen gerekiyor, hemşire serum veriyor, iğne yapıyor. Böyle bir durumda bizim hastanın durumunu bilmemiz gerekiyor. Ancak bu bilgiler bizden saklanıyor. Sağlık çalışanı kendisini nasıl koruyabilir böyle bir durumda. Evimize gittiğimizde ailelerimizden uzak durmak zorundayız. Kendi evimizde bile izole oluyoruz."