Tarık Şengül: Bu insanlar çaldıysa mutluluğunuzu nereye koymuş olabilirler ki?
Tarık Şengül, Ankara’nın Altındağ ilçesinde yaşanan ırkçı saldırılar hakkında yazdı.
Birgün Gazetesi yazarı Tarık Şengül bugün yayımlanan yazısında Altındağ’da yaşanan ırkçı saldırıları kaleme aldı. Yazısına Ahmed Arif şiiriyle başlayan Şengül, Altındağ’da yaşanan ırkçı saldırılar hakkında, "Altındağ’ın ışıkları ve son günlerde orada üzerine fanteziler kuranların yarattığı şiddet bana Nasrettin Hoca’nın hikâyesini anımsattı; hani hocanın gecenin zifiri karanlığında bir ışık altında kaybettiği yüzüğü aradığı hikâyeyi. "Hoca burada mı kaybettin yüzüğünü" diyenlere, "Yok burada kaybetmedim ama bir tek burada ışık var, o yüzden burada arıyorum" dediği! Ankara’da Altındağ, mültecilere yönelen düşmanlık için ışığın yandığı yer Altındağ’dır" ifadelerini kullandı.
Şengül yazısında, kaygılı kesimlerin karşı karşıya kaldığı ciddi çıkmazlar ve sorunları olduğunu ve çalınan mutluluklarının sorumlusunu aradıklarını belirtti.
Tarık Şengül’ün yazısının ilgili kısmı şöyle:
IRKÇILIK VE YABANCI DÜŞMANLIĞININ GERİSİNDE BİR MUTLULUK ÇALMA HİKÂYESİ VAR
"Irkçılık ve yabancı düşmanlığının gerisinde bir mutluluk çalma hikâyesi olduğunu hepimiz biliyoruz. Bugün karşı karşıya olunan ciddi çıkmazlar ve sorunlar karşısında kaygılı kesimler çalınan mutluluklarının sorumlusunu ararken, kolay hedeflerden birinin mülteciler olduğunu anlamış bulunuyoruz! "İşimi çaldı" diyor birisi, "Bana verilmeyen yardım ve destekler düzenli olarak Suriyelilerin hesabına yatıyor" diye ekliyor bir başkası! "Bizim çocuklarımızın giremediği üniversitelere bunların çocukları sınavsız ve ücretsiz alınıyor" diye feryat ediyor ötekisi! Orta sınıf yanında bu ülkenin işsiz kesimleri, dışlananları ve lümpen proletaryası da mutluluğunu çalanın mülteciler olduğuna inanmış görünüyor!
HESAPLAŞMANIN MEKÂNI ALTINDAĞ!
Günün sonunda hesaplaşmanın mekânı Altındağ! Yolları asfaltsız, binaları derme çatma, otobüsleri yetersiz, kamu hizmetlerinin kaçtığı talihsiz semt. Gerçekten bu geniş kesimin mutluluğu burada çalınmış olabilir mi? Basılan, camları kırılan evlerin kirası 300 lira. Bir kısmında elektrik, su gibi temel hizmetler yok. "Bu insanlar çaldıysa mutluluğunuzu nereye koymuş olabilirler ki" diye sormadan edemiyor insan!
MUTLULUKLARINI, BİR TEK BURADA IŞIK VAR DİYE BURADA ARIYORLAR
İşin kötüsü kendinden geçmiş biçimde Suriyelilerin barınaklarını basmak için akan güruh da biliyor mutluluklarının onlar tarafından çalınmadığını! Biliyorlar ama yine de basıyorlar evleri! Mutluluklarını burada kaybetmediklerini biliyorlar! Ama işte bir tek burada ışık var diye burada arıyorlar!
O ışığı siyasi yapılar yakıyor. Güvenlik güçleri yansıyan görüntülerde seyrediyor. Güruh mutluluğunu daha doğrusu onu çalanları belki de tek kaybetmediği yerde, Altındağ’da arıyor!
Hiç mi doğruluk payı yok bu şikâyetlerde! Bu soruyu en iyi yanıtlayacak yer Altındağ’ın sınırları içindeki Siteler! Mobilyacılar uzunca bir süredir yüksek sesle şikâyet ediyorlar. Geçtiğimiz günlerde Ticaret Bakanı ile bir araya da geldiler. Dedikleri şu; mdf, sunta ve diğer girdilerde yaşanan fiyat artışları öyle bir hale geldi ki biz bu maliyetlerle mobilya ürettiğimizde satmamız mümkün değil! Karşılarında yüksek teknolojiyle çalışan dev şirketler var ve seçilen yollardan biri ucuz işgücü kullanmak! Birçok sektörde olduğu gibi mobilya sektöründe de kayıtsız biçimde (Suriyeli) göçmenler çalıştırılıyor. Sigortasız, düşük ücretli ve bazı durumlarda sudan sebeplerle biriken alacakları ödenmeden kapının önüne konulan biçimde! Buysa mutluluk evet onu Suriyeliler çaldı.
Altındağ mutluluğu çalınmış bir ilçe! Orada mutluluğu çalınmış mülteciler yaşıyor. Aynı yerde bu ülkenin mutluluğu çalınmış insanları mutluluğunu arıyor. Mutluluklarının 300 liraya kiralanmış o evlerde olmadığını onlar da biliyor. Işık yakıldığı için orada arıyorlar!
O ışığın altında korkuttuğunuz çocuklara iyi bakın ama, tıpkı sizin çocuklarınız gibiler…
ilkokul çağında hepsi
kenar çocukları
kar altındadır…"