Tuncay Özdamar’a sanal devriyenin 'kes-yapıştır' soruşturması

Tuncay Özdamar’a sanal devriyenin 'kes-yapıştır' soruşturması
Gazeteci Tuncay Özdamar'a, bir hakimi hedef göstermek suçlaması ile soruşturma açıldı. Ancak hakimin adı, sanal devriye tarafından Özdamar'ın paylaşımlarındaki isimler birleştirilerek oluşturuldu. 'Sanal devriye' 2020'de AYM tarafından iptal edilmişti.

Osman ÇAKLI


İSTANBUL - Batı Almanya Medya Kurum (WDR) editörlerinden gazeteci Tuncay Özdamar'ın 14 saat gözaltında kalmasına neden olan soruşturma, sosyal medya paylaşımlarındaki isimlerin birleştirilmesi ve bu isimlerden bir hakimin adının çıkarılmasına dayanıyor. Özdamar'ın sosyal medyada yaptığı paylaşımdaki Murat Sabuncu ve Bağış Erten isimlerinin birleştirip, hakim Murat Erten'i hedef gösterdiğini iddiasına dayanak ise 2020'de Anayasa mahkemesi tarafından iptal edilen sanal devriye uygulaması.

WDR editörlerinden gazeteci Tuncay Özdamar, yaklaşık iki ay önce ailesini ziyaret ettiği Ankara’da gözaltına alındı. 14 saat gözaltında kalan gazeteci Özdamar, mahkemeye sevk edildikten sonra serbest bırakıldı. Özdamar’ın gözaltına alınma gerekçesi ise ‘terörle mücadele eden kişileri hedef gösterdiği’ iddiası olarak belirtildi. Özdamar’ın avukatı Veysel Ok, müvekkilinin paylaştığı tweet’te Cumhuriyet Gazetesi’nde işten atılan gazetecilerle dayanışma mesajı olduğunu söyledi. Özdamar’ın paylaştığı Almanca tweet’in Türkçeye dahi çevrilmediğini söyleyen avukat Ok, Murat Sabuncu’nun ön adını, Bağış Erten’in soyadını birleştirilerek, Cumhuriyet Gazetesi yargılaması yapan hâkim Murat Erten’in hedef alındığının iddia edildiğini söyledi. Ok, Adalet Bakanlığı’na tazminat davası açtıklarını ifade ederek, dosyanın bugüne kadar karşılaştığı en absürt soruşturma olduğunu kaydetti.

SANAL DEVRİYE POLİSLERİ GAZETECİ ÖZDAMAR’I YAZMADIĞI İSİM YÜZÜNDEN SUÇLADI

‘Sanal devriye’ polisleri, Özdamar’ın 2018’da yazdığı Almanca tweet’lerde adı geçen gazeteciler Murat Sabuncu ve Bağış Erten isimlerini birleştirip söz konusu soruşturmaya neden olan hakimin ismi olan ‘Murat Erten’ yaptı. Bu birleştirme nedeniyle Özdamar, ‘terörle mücadele eden kişileri hedef gösterdiği’ gerekçesiyle 14 saat gözaltında tutulup mahkemeye sevk edildikten sonra serbest bırakıldı. Ancak soruşturma dosyası hala açık.

Özdamar hakkındaki soruşturmanın Mart 2022'den beri sürdüğü, “çağrılmasına rağmen savcılığa gitmediği” gerekçe gösterilerek hakkında Kasım 2022'de gözaltı kararı verildiğini söyleyen Ok, Özdamar’ın yaklaşık 20 yıldır Almanya’da yaşadığını ve Türkiye’de bir tebligat adresinin bulunmadığını kaydetti.

AYM SANAL DEVRİYE’Yİ 2020’DE İPTAL ETTİ

2017 yılında ‘siber suçlarla mücadele’ için polislere tanınan ‘sanal devriye’ hakkına ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuru yapılmış, AYM de 19 Şubat 2020 yılında sanal devriyenin iptaline hükmetmişti. AYM kararında özetle anayasanın güvence altına alınan özel hayatın gizliliği ilkesinin ihlal edildiğini belirtmişti. AYM’nin 2020’deki bu kararına rağmen Özdamar hakkında sanal devriye ise 2022 yılında yapıldı ve soruşturma konusu edildi.

‘GÖRDÜĞÜM EN ABSÜRT DAVA’

Avukat Veysel Ok, soruşturmaya konu tweet’in tercümesinin bile yapılmadığını ifade ederek şöyle konuştu: “Gördüğüm en absürt dava. Tuncay Özdamar az daha tutuklanacaktı. 14 saat gözaltına kalıp, mahkemeye sevk edildi. Üstelik bu bilgiler henüz fark edilmedi. Biz Adalet Bakanlığı’na karşı tazminat davası açtık.”

‘YAKALAMA KARARI HUKUKSUZ’

Yakalama kararının hukuksuz olduğuna vurgu yapan Ok, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü tweet’in Türkçe içeriğinin olması gerekirdi. Yakalama kararı için güçlü bir suç şüphesi gerekiyor. Burada suç şüphesi bile yok. Suç şüphesi olmayan bir tweet’ten dolayı Tuncay Özdamar yıllar sonra gözaltına alındı. Yani Murat Erten ismi olsa bile soruşturmaya konu suç yok ortada.”

‘YARGI NEZDİNDE EŞİTLİK YOK’

Avukat Ok, suçlama yapılan iddianın büyük olduğunu belirterek, Türkiye’de yargı nezdindeki bir eşitlikten söz edilemeyeceğini kaydetti:

“Türkiye’de önemli bir nüfusla eşit değiliz. Cinayet işleyen parti üyeleri, mafya üyeleri var. Fatih Terim fonu vs. var. Bir tane soruşturma açılmazken, alakasız bir şekilde Murat Erten ismi çağrıştırılıp gözaltı uygulanıyor. Türkiye’de yargı nezdinde vatandaşlar eşit değil. Bu eşitsizliğe konu gazeteciler olabilir, Can Atalay olabilir, TTB davası olabilir. Diğer taraftan suç işleyip ceza almayan polisleri, mafya liderlerini vs. görüyoruz. Eşitsizlik tam da burada.”

Öne Çıkanlar