World Vision: Türkiye'nin kontrolündeki 'dul kampları'nda kalan kadınların durumu çok kötü
World Vision (Dünya Vizyonu) adlı sivil toplum kuruluşunun Suriye'de kadın sığınmacıların kaldığı kamplarla ilgili hazırladığı raporda, 'kadınların sıklıkla tacize uğradığı' ileri sürüldü.
Fotoğraf: Kısa Dalga
World Vision (Dünya Vizyonu) adlı sivil toplum kuruluşu, Suriye'nin kuzey batısındaki İdlib ve Halep'te, Heyet Tahrir el-Şam örgütünün kurduğu 'ulusal kurtuluş hükümeti' ile Türkiye'nin kontrolünde bulunan Kadın sığınmacıların kaldığı kamplar hakkında incelemede bulundu. World Vision yaptığı incelemeler sonucunda bir rapor yayımladı.
Rapora göre; 'dul kampları' olarak adlandırılan bu yerlerde kadınların sıklıkla cinsel tacize uğradığı, kronik ve yüksek seviyelerde şiddet ile depresyon görüldüğü belirtildi. Raporda ayrıca, bazı kadınların hayatta kalmak için gardiyanlarla cinsel ilişkiye girmek durumunda kaldığı da aktarıldı.
Kısa Dalga'da yer ahan habere göre; Rapora göre, bu kamplarda kalan çocukların da büyük çoğunluğu ciddi ölçüde ilgisiz bırakılıyor, istismara uğruyor, anneleri psikolojik açısından 'çöküş' noktasındayken çalışmak zorunda kalıyor.
HER ÜÇ ÇOCUKTAN BİRİ ŞİDDETE MARUZ KALIYOR
Kuruluşun görüştüğü kadınların yüzde 80'inden fazlası yeterli sağlık hizmetine erişemediğini, yüzde 95'i ise umutsuzluk hissettikleri anlattı. Çocukların yaklaşık yüzde 34'ü farklı şekillerde şiddete maruz kaldıklarını, yüzde ikisi reşit olmadan evlendirildiklerini söyledi. Erkek çocukların yüzde 58'inin, 11 yaş ve üzerindeki kız çocukların da yüzde 49'unun çalışmak zorunda bırakıldığı aktarıldı.
HER DÖRT KADINDAN BİRİ 'TACİZE TANIK OLUYORUM' DEDİ
Sivil toplum kuruluşunun 28 kampta görüştüğü 419 kişi arasında her dört kadından birisi, kampta günlük haftalık veya aylık olarak cinsel tacize tanıklık ettiğini söyledi. Katılımcıların yaklaşık yüzde 9'u bizzat kendilerinin cinsel tacize uğradıklarını anlattı.
Rapora göre, bu kamplarda kalan kadınlar, dışarı çıkmasına izin verilmemesi nedeniyle ailelerini desteklemek için para kazanamıyor; bazıları 'hayatta kalmak' için kamplardaki erkek gardiyanlar ve kamp yöneticileri ile cinsel ilişkiye girmek zorunda kalıyor.
'UKRAYNALILARDAN DAHA AZ ACI ÇEKMİYORLAR'
Raporun baş yazarlarından Aleksandra Mate, "Dünyanın haklı olarak Ukrayna'daki ihtilafın kurbanları ile dayanışma içinde olduğunu ve hükümetlerin oradaki insani ihtiyaçları karşılamak için ne gerekiyorsa yapmaya cömert bir şekilde bağlı olduğunu görüyoruz. Fakat Suriyeli dullar ve onların çocukları da aynı seviyede empatiyi, şefkati ve bağlılığı hak ediyor. Onların acıları, çaresizlikleri ve ihtiyaçları, başkalarınınkilerden daha az değil" dedi.
Raporda ele alınan kamplarda on binlerce bekar kadın kalıyor. Bu kişilerin arasında boşanmış olanlar ya da eşleri kayıp olanlar bulunuyor.
Suriye'deki iç savaşın 2011'de patlak vermesinin ardından yaklaşık 7 milyon kişi ülke içinde yerinden oldu. Ülkenin kuzeybatısında kurulmuş olan yaklaşık 1300 kampta 2.8 milyon kişinin yaşadığı düşünülüyor. İdlib ve Halep'teki 'dul kampları' Suriye muhalefetinin, Heyet Tahrir el-Şam'ın ve Türkiye ordusunun kontrolünde.
'KRİZ İÇİNDE ŞOKE EDEN KRİZ'
Sivil toplum kuruluşunun raporuna göre, bu kamplar Suriye'nin diğer yerlerindekilere kıyasla çok daha kötü koşullara sahip. Raporda buralarda kalan kişilere temel hizmetlerin çok az ya da hiçbir şekilde sağlanmadığı belirtiliyor. Rapor için görüş veren yardım kuruluşu çalışanları da, bu kamplardaki durumu 'kriz içinde şoke eden bir kriz' olarak niteledi.
World Vision kuruluşunun raporu, mayıs ayında Brüksel'de Suriye'ye yardım için düzenlenecek bir konferansın öncesinde yayımlandı. Suriye'ye yönelik insani yardımlar, raporda 'bağışçı ve Covid-19 yorgunluğu' olarak adlandırılan durum nedeniyle 2015'ten beri en düşük seviyeye inmiş durumda. Birleşmiş Milletler'in son verilerine göre, geçtiğimiz ay 14 milyondan fazla Suriyeli yardıma muhtaç durumdaydı.