YARSAV eski Başkanı Murat Arslan'a 10 yıl hapis

KHK ile kapatılan YARSAV'ın eski Başkanı Murat Arslan, 'FETÖ üyeliği' suçlamasıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

YARSAV eski Başkanı Murat Arslan'a 10 yıl hapis

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Yargıçlar ve Savcılar Birliğinin (YARSAV) eski başkanı Murat Arslan'ın, 'FETÖ soruşturması' kapsamında 'terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak' suçlamasıyla yargılandığı davada, Arslan, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Suçlamaları reddeden Arslan, "Boyun eğmemenin ve haksızlığa hukuksuzluğa başkaldırmanın bedelini ödüyorum şu an" dedi.

Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Arslan ve avukatları katıldı.

İddia makamının cezalandırılmasını istediği duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Arslan, suçlamaları reddederek tahliyesini istedi.

Arslan savunmasında, "Bugün bu ülkede yaşanan temel olgu demokratik hukuk devleti yöneliminden tamamen kopuştur. Uzun zamandır bireyin örselendiği, temel hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile erkle ayrılığı ilkelerinin ayaklar altına alındığı bir süreç yaşanıyor. Devlet adı altında siyasal iktidarın yüceltildiği ve yönetenlerin arzularının hukuka uygunluk değerlendirmesine tabi tutulmadan kutsal irade olarak topluma dayatıldığı pratik otoriterliği de aştı ve totaliter bir devlet modeline hızla yol alınıyor" dedi.

"Mahkemeler eliyle yürütülen rehine siyaseti ya da savaş esiri muamelesi ancak mahkemelerin arkasındaki iradeden daha büyük bir güç devreye girdiğinde geri tepiyor" diyen Arslan, "Bir bakıyoruz bir İngiltere ziyareti sonrası bylock iddiasıyla 1.5 yıldır tutuklu bulunan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Başkanı, duruşmasına bir kaç gün kala ByLock bulunmadığı emniyet tarafından raporlanarak tahliye ediliyor. Büyükada, Deniz Yücel, Fransız gazeteci, Rahip Brunson süreçlerini ise anlatmaya gerek yok" dedi.

"Bugün söz hakikatin olunca vahamet karşısında duyulabilir ve anlaşılabilir olma yeteneğini kaybetti" diyen Arslan sözlerine şöyle devam etti:

"O yüzden şu anda bir duvara konuştuğumun ve abeste iştigal ettiğimin farkındayım. Bir aymazlık ve vurdumduymazlık boşluğunda duyduğumuzun yine kendi sesimiz olması, umudun önünde bir engel olarak gözükse bile geleceğimiz olan çocuklarımızın varlığı bize diz çökme teslim olma hakkını asla vermiyor. Boyun eğmemenin ve haksızlığa hukuksuzluğa başkaldırmanın bedelini ödüyorum şu an. Ama Nazım'ın dediği gibi 'Mesele esir düşmekte değil, teslim olmamakta, bütün mesele.' Yıllarca zindanda tutsak edebilirsiniz ama beni teslim alamazsınız. Faşizmin yargıcı olmaktansa tutsağı olmayı tercih ederim.

Tarihi ve hakikatin, muktedirlerin istediği gibi yazılmasına itiraz ediyoruz. Umut ve inatla direnmeye devam edeceğiz. Daha önce söylediğim gibi bir süreliğine hükmünü icra etse de bizler var oldukça tarihte çokça örneği görüldüğü gibi bugünkü faşizm ve zulüm düzeni de kaçınılmaz olanı yaşamaya mahkumdur. İktidar olmanın getirdiği güç sarhoşluğu ve hesap sorulmayacak zannının yanılgısıyla demokrasi hak ve özgürlükleri ayaklar altına alıp hukuku yerle yeksan edenler, bu ülkeye bir gün geri dönecek olan hukukun estirdiği fırtınada ayakta kalamayacaklardır. O yüzden hiç kimse bir gün utanacağı hatta çocuklarının yüzüne bile bakamayacağı şekilde bir hukuksuzluğa imza atmamalıdır. Aksi takdirde gün gelecek bazıları utanç içinde insan içine çıkamayacak hale gelecekler, bizler ise aydınlık yarınlar için direnenler olarak eşitliğin özgürlüğün kardeşliğin ve barışın Türkiye'sini inşa ediyor olacağız."

Mahkeme heyeti, Murat Arslan'ın, 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. (HABER MERKEZİ)

FETÖ YARSAV