Yeni Şafak pasaport fotoğraflarını nereden buldu?

GÜNCEL- Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP), Diyarbakır Ceren Parkı'nda başlayan ve Kadıköy'de bulunan Yoğurtçu Parkı'nda devam eden Vicdan ve Adaleti Nöbeti 5'inci gününde. Diyarbakır’daki nöbet için hem kentteki hem de parktaki ablukayı görmezden gelerek "Halk ilgi göstermedi" manşeti atan AKP’ye yakın medya, İstanbul’da da işbaşında. Cezaevini andıran ablukaya rağmen ziyaretçi akınına uğrayan nöbet için hiç kimsenin ilgi göstermediğine dair haber yapan Yeni Şafak, çıtayı biraz daha yükselterek, "Yoğurtçu Parkı’nda yabancı teröristler" başlığı ile haber yaptı. Bu kervana AKP’ye yakın diğer yayınlar da katıldı.

14 YAŞINDAKİ ABD'Lİ ZİYARET ETMİŞ

Habere; "ABD, Norveç ve Ürdün'den gelerek nöbeti ziyaret etmek isteyen kişiler" kanıt olarak gösterildi. Bunlar arasında ABD'den gelip nöbeti ziyaret eden 14 yaşındaki bir çocuk da bulunuyor.

FOTOĞRAFLARI POLİS Mİ VERDİ?

Etrafı bariyerler ile çevrili parka girmek için kurulan 3 kontrol noktasındaki en son noktada ziyaretçiler Genel Bilgi Taramasından (GBT) geçirildikten sonra fotoğrafları çekilerek alana bırakılıyor. Yeni Şafak'taki haberin yayınlanması ardından akıllara "Polis fotoğrafları bunun için mi çekiyor" sorusunu getirdi.

ÖZSOY: POLİS GÖREVİNİ SUİSTİMAL EDİYOR

AKP’ye yakın medyanın bu tutumunu değerlendiren HDP Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Hişyar Özsoy, Yeni Şafak'ın haberine konu ettiği kişilerin dün ziyarete geldiğini belirterek, "Bunlar milletvekillerini ziyaret etmek isteyen yabancı pasaport taşıyan tatil için buraya gelen insanlar. Üç tanesi ile ben dün tanıştım. Bir tanesi de benim hemşerim ve özellikle gelip benimle tanıştı. Bunlar tatillerini geçirmek için İstanbul'a gelmişler ve bu eylemi duymuşlar, bizi de ziyaret etmek istemişler. Polis de girişte pasaportlarının fotoğraflarını çekip bazı basın yayın organlarına servis etmiş" dedi. Polislerin görevini suiistimal ettiğini belirten Özsoy, Eğer Türkiye'de tek bir bağımsız mahkeme, savcı olmuş olsaydı bu polisler hakkında soruşturma açmış olması gerekirdi" dedi.

'ULUSLARARASI PLATFORMA TAŞIYACAĞIZ'

Basının da bunları "teröristler", "istihbaratçılar" diye servis ederek açıkça hedef gösterdiğini söyleyen Özsoy, "Bunlara basın kuruluşu demeye bin şahit lazım, tanımadıkları insanları sırf pasaportları üzerinden kriminalize etmişler. Biz en yakın süreçte büyükelçiliklere, konsolosluklara bilgi vereceğiz. Bu rezaletin altında olanları ne yapıp ne edip açığa çıkarmaya çalışacağız. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Bu insanlar yaşadıkları ekonomik sıkıntı nedeni ile göç etmiş, yıllarca yurt dışında yaşayan insanlar. Hatta bir tanesi orada doğmuş büyümüş; ama isimleri buralı hatta bir tanesi de benim hemşerim buradan sonra memleketine gideceğini bana anlattı. Bir tatilde iki fotoğraf çekip buradan gittiler. Bu insanlardan terörist yaratmak istihbaratçı yaratmak gerçekten akla ziyan durumdur. Bu rezaleti ya kendileri ortaya çıkarırlar ya da bunun tüm diplomatik sonuçlarına katlanırlar. Biz bunu tüm uluslararası platformlarda dile getireceğiz" dedi.

"Bu insanların pasaportu servis edilmiş. İstanbul'da bu insanlar yolda yürürken kendini bilmez faşist ırkçı bir kişi tarafından linçe uğrarsa bunun sorumlusu kim olacak?" diye soran Özsoy, "Bu polisler bir kere devlet memuru olmanın sorumluluğunu bilmiyor. Böyle bir linç durumunda bütün bir ülkeyi zan altında bırakacak bir durum. Pazar günü elçiliklere bu durumu bildireceğiz hükümet nezdinde de bu durumun hesabını soracağız." (Dihaber)