Yeter sömürdüğünüz!

Can DÜNDAR

ARTI GERÇEK - Meclis’te Turizm Bakanlığı'nın bütçesi görüşülürken öğreniyoruz ki, Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un şirketi Ersoy Otelcilik, Türkbükü Hilton’u satın almış. CHP’li Çetin Osman Budak, alınan otelin Turizm Bakanlığı'na tahsisli arazi üzerinde yer aldığını söylüyor. Yani Bakan, bakanlığın imkânlarını kendi şirketi için kullanmış. Hem de, kendisinden destek bekleyen turizmciler büyük krizdeyken…

Mahcup olmasını mı bekliyorsunuz? Hayır. Bakan, bu eleştiriye cevaben pişkince soruyor: "Turizmde en yüksek cirolardan birini yapan bir grubun yatırım yapmasından daha doğal ne olabilir?"

Bir başka örnek:

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun… Malum, birden fazla maaş aldığı iddia ediliyor, uzun süredir… Ses çıkarmıyor. Sonunda açıklamak zorunda kaldı ve öğrendik ki, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu üyeliğinden de maaşı var. Peki, niye açıklamamış bunca zaman? Çünkü o paraya el sürmüyormuş; "Hayra hasenata harcıyormuş". Ha tamam, sorun yok o zaman…

Rıza Zarrab, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan için Cenevre’den getirttiği saatin rüşvet olmadığını kanıtlamak için hiç değilse bir otel kâğıdına, "Saat bedeli olan 240 bin Euro’yu Çağlayan’dan aldım" diye yazmıştı. O bile, rüşvet vermediğine kanıt uydurmaya çalışmıştı.

Türkiye’nin parçası olmaya çalıştığı Avrupa Birliği’nde, bunları yapan bir bakan, bir bürokrat bir saat bile koltuğunda kalamaz.

"Otel aldım, en doğal hakkım", "Ek maaş aldım, hayra harcadım" gibi savunmalar, ancak Yüce Divan’da yapılır. Bizde ne oluyor:

Buna, sosyal medyada "Yeter sömürdüğünüz" diyerek tepki veren 80 yaşında bir kadın, sömüren danışmanın şikâyeti üzerine hemen savcılığa çağırılıyor.

Tabii, "Düzeltin şu kirli işlerinizi" diyen Avrupa Birliği’ne, "Onların lafı bizi ırgalamaz" diyen bir Başkan’ın emrinde çalışanlar için normal bunlar… Ama bugün yargılanmamaları, yarın hesap vermeyecekleri anlamına gelmiyor. Bir kenara yazılıyor bunlar hep…