Yoğun bakımdaki doktor anlattı: Eve çok defa ağlayarak gittim

'Hasta yakınlarıyla konuşurken bile bazen böyle bir şey düğümleniyor boğazımda.'

Yoğun bakımdaki doktor anlattı: Eve çok defa ağlayarak gittim

İstanbul'da koronavirüs hastanlarına bakan Dr. Gaye Şensöz, "Ben buradan eve çok defa ağlayarak gittiğimi biliyorum. Özellikle kaybettiğimiz, durumu kötüleşen hastalarımız için. Hasta yakınlarıyla konuşurken bile bazen böyle bir şey düğümleniyor boğazımda. O kadar zorlanıyorum ki hasta yakınlarına bilgi verirken." dedi.

Koronavirüs nedeniyle ölen ilk sağlık çalışanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu'nun adının verildiği Okmeydanı'ndaki hastanede virüsle savaş ilk kez görüntülendi. Yoğun bakım ünitesinde hastalara bakan sağlık çalışanları yaşadıklarını anlattı.

Yoğun bakımda koronavirüs tedavisi süren ve sağlık durumu iyiye giden bir hasta kameralara el sallayarak, doktoru Namigar Turgut ve tedavisine destek olan yoğun bakım görevlileri ile birlikte alkış tuttu. 16 gün önce şuuru kapalı bir şekilde yoğun bakıma alınan 56 yaşındaki Ekrem Coşkun, 12 gün boyunca solunum destek cihazına bağlı kaldı. 4 gündür rehabilitasyon sürecinde olan ve solunum cihazından ayrılan Coşkun'un, 1-2 gün içinde normal servise taburcu edilmesi bekleniyor. Coşkun, 'iyiyim' mesajını yoğun bakım odasındaki yatağından el işaretiyle anlattı. Doktorlar ise alkışlarla karşılık verdi.

"BURADAN EVE ÇOK DEFA AĞLAYARAK GİTTİĞİMİ BİLİYORUM"

1 aydır çalıştığı yoğun bakımda yaşadıklarından bahseden Dr. Gaye Şensöz ise, "1 ayı geçti yoğun bakımımız açılalı. Burası oldukça büyük bir yoğun bakım, 48 yatağımız var. Beraberinde eski binamızda da zaten 36 tane yatağımız vardı. Buranın açılışı ile beraber tabii bizim için daha da yoğun bir dönem oldu. Sayımızla idare etmeye çalıştık, hem yeni gelen hastaları gözeterek hem de kendimizi koruyarak mümkün olduğunca zaman geçirmeye çalışıyoruz burada. İçeri girerken tulumlar, siperlik, gözlük mümkün olduğu kadar önlemleri alıyoruz. Hastalara da mümkün olduğunca yeterli bir hizmet vermeye çalışıyoruz. Onun dışında tabii bizim için zor olan bir şey var, hepimizin evde aileleri var. Ben şahsen annemle yaşıyorum ve 55 yaşında. Kendisi eczacı çok şükür, ev ayırmak gibi bir durumumuz kalmadı ama inanın hepimizin ağlayarak geldiği, ağlayarak gittiği oluyor. Ben buradan eve çok defa ağlayarak gittiğimi biliyorum. Özellikle kaybettiğimiz, durumu kötüleşen hastalarımız için. Hasta yakınlarıyla konuşurken bile bazen böyle bir şey düğümleniyor boğazımda. O kadar zorlanıyorum ki hasta yakınlarına bilgi verirken. Özellikle kaybettiğimiz ve durumu kötüye giden hastalarımızda. Gerçekten hepimiz için zor bir süreç. Hem hasta, hem hasta yakınları, hem burada çalışan herkes. Gittikçe daha da aile gibi oluyoruz zaten. Herkesin birbirine olan bağlılığı artıyor. Tüm sağlık çalışanlarına kolay gelsin ve inşallah bu süreci atlatırız diyorum" dedi.

Koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden ilk sağlık çalışanı, İstanbul Tıp Fakültesi Dahiliye Profesörü Cemil Taşçıoğlu'nun adı, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne verilmişti. (DHA)

İstanbul Yoğun Bakım koronavirüs