Ahmet Faruk Ünsal: Çatı değil taban adayıyım

Ahmet Faruk Ünsal: Çatı değil taban adayıyım
Saadet Partisi'nin Adıyaman adayı Ahmet Faruk Ünsal farklı çevrelerden de destek alıyor. Ünsal, AKP’nin ‘beka meselesi’ söyleminin kentte tutmadığını söylüyor.

Remzi BUDANCİR


ARTI GERÇEK- Mazlum-Der eski Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, bir dönem AKP içerisinde de siyaset yürüten bir isim. İnsan hakları alanında yaptığı çalışmalarla öne çıkan Ünsal, Saadet Partisi’nin (SP) Adıyaman Belediye Başkan adayı. Seçim kampanyasında sosyal medyayı da aktif bir şekilde kullanan Ünsal, kentin farklı dinamiklerinden de destek görüyor. CHP ve HDP’nin hala aday çıkarmadığı kentte Ünsal için "çatı aday" yorumları yapılıyor. 

Ünsal en son Sırrı Süreyya Önder'in 2007 yılında NTV için çektiği "Taş Yok Mu Taş" belgeselinden bir sahneyi, "Adıyaman'ın hakkını nasıl savunacağımızı soranlar oluyor, böyle savunacağız!" notu ile paylaştı. Kentin farklı dinamiklerinden olumlu tepki alan Ünsal ile adaylığını, seçim çalışmalarını ve Adıyaman'ın sorunlarını konuştuk.

ÜNSAL: TABANIN TALEBİ İLE ADAY OLDUM

- Çalışmalarınız nasıl gidiyor? Tabandan destek alabiliyor musunuz?

AK Parti 15 yıldır Adıyaman’ı yönetiyor. Merkezi hükümet bu kadar güçlü destek almasına rağmen Adıyaman’a hizmet eksik geldi. Hükümet insanları yordu. Ancak buna rağmen önceden vatandaş, ‘kazanabilecek bir alternatif yok’ duygusuna kapılıp, memnun olmasa bile iktidara yöneliyordu. Bu sefer gerçek bir seçeneğin olduğunu gördü. Aslında tabandan gelen bir taleple aday oldum. Tabanla iletişim kurmakta bir zorluk çekmiyoruz, bilakis taban teşvik edici bir tutum içerisinde. O yüzden çalışmalarımız iyi gidiyor. İnsanların alternatif arayışı bizim şansımızı açıkçası arttırmış oldu. Verimli geçtiğini söyleyebilirim.

"CHP, HDP VE AK PARTİ’NİN RAHATSIZ TABANINDAN DESTEK ALDIK"

- Adıyaman’da muhalefet partilerinin tutumu nedir? CHP ve diğer partiler aday çıkardı mı? Bir birliktelikten söz edebilirmiyiz?

Adıyaman’da şu anda CHP’nin bir adayı yok. HDP de henüz bir aday çıkarmadı. İleriki safhada genel merkezler nasıl davranır bilmiyorum. Biz hem CHP tabanından hem HDP tabanından hem de AK Parti’nin o memnuniyetsiz tabanından çok ciddi bir destek aldık. Dolayısı ile bu desteğin genel merkezlerin dikkatinden kaçacağını düşünmüyorum.

"ÇATI DEĞİL TABAN ADAYIYIM"

Hakikaten çok farklı bir süreç işledi bizim adaylığımız açısından. Türkiye demokrasi tarihinde de böylesi çok farklı siyasal kültürlerden, inanç gruplarından, mezhep gruplarından, çok çok farklı dünyalardan çevrelerin bir noktada buluştuğu bir süreç yaşanmadı gibi. Yaşanmışsa da çok nadir yaşanmıştır. Ben bu talebin, sokağın sesinin, tabanın adayı formülasyonunun genel merkezlerin dikkatinden kaçacak bir olay olacağını düşünmüyorum. Çatı aday falan deniliyor ama biz taban adayıyız. Gerçekten çok çok farklı çevrelerin ortaklaştığı bir noktada bulunduk. Bu istisnai bir örnek. Umarım başarıya ulaştıracağız. Türkiye siyasetine, demokrasisine çok ciddi bir rol model olmaya layık bir siyasal süreç yaşıyoruz.

"BEKA MESELESİ SÖYLEMİ SEÇMENDE TUTMUYOR"

- İktidarın yerel seçimleri ‘beka meselesi’ olarak sunmasına eleştirileriniz olmuştu. Seçmen ‘beka meselesi’ söylemine nasıl bakıyor? Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Seçmen nezdinde çok inandırıcı olduğunu zannetmiyorum. Hakikaten yerel yönetimlerde Adıyaman için çok ciddi bir becerisizlik ya da seçmeni ciddiye almayan bir yaklaşımı oldu iktidarın. Çevre illerle kıyasladığımız zaman hizmeti çok az aldığımız, ama desteği çok verdiğimiz bir siyasal iktidar var. İnsanlar bunun bir beka meselesi olmadığını biliyor ve görüyor. Merkezi hükümet Adıyaman’ı ciddiye almadı. Bizim bu güne kadar seçtiğimiz siyasiler, belediye başkanları, milletvekilleri talepleri yeterince iletmediler ya da yapmadılar. Dolayısıyla bu beka meselesi Adıyaman’da tutmadı. Başka yerlerde de tutacağını zannetmiyorum.

"ÜLKEDEKİ TABLO BEKA MESELESİ SÖYLEMİNİ İNANDIRICI OLMAKTAN ÇIKARIYOR"

Çünkü herkes şunu görüyor. Siyasi iktidardan herhangi bir referansınız yoksa, isterseniz akademik başarınız Türkiye çapında olsun işe girmeniz mümkün değil. Kazara işe girseniz terfi almanız, tayin almanız mümkün değil. İş insanıysanız, iş almanız mümkün değil. Devletin bu kadar yandaşça yönetildiği bir süreç aynı zamanda fakirleşmeyi de getiriyor. Muhaliflerin üzerinde ağır bir baskı var. Muhalif olmakta ciddi bir maliyeti göze almayı getirecek bir zaman dilimindeyiz. Çünkü en basit muhalefet bile savcıların karşısına çıkmanıza sebep olabilecek bir hukuki süreci başlatabiliyor. Hayat pahalılığı, işsizlik ciddi anlamda insanların belini büktü. Faizlerin yüksek olması inşaat ve imalatı olumsuz etkiledi. Çünkü insanlar paralarını inşaat ya da imalata değil, direkt faize yatırıyor. Bu tablo iktidarın beka sorunu söylemini inandırıcı olmaktan çıkartıyor.

"İYİ PARTİ KENDİ İDEOLOJİK TERCİHLERİNİ ÖN PLANA ALIYOR"

- Ülke geneline baktığınızda muhalefet partilerinin durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Örneğin muhalefet partisi olan İYİ Parti, Iğdır’da bir başka muhalefet partisi olan HDP aleyhine seçime girmeyeceğini açıklıyor. Bu tavrı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye’de siyasal iklim 16 Nisan referandumunda takınılan tavırla oluştu. Devletin denge ve denetleme mekanizmalarını felç ederek tek kişinin kullanımına açan bir anayasa referandumu yapıldı. OHAL sürecinde yapılan referandum sonuçları da çok tartışmalıydı. 16 Nisan referandumuna, tek adam rejimine karşı oluşan tutumla aslında Türkiye’de siyasal eksen oluşmuştu. Dolayısı ile İYİ Parti’nin de 16 Nisan ruhunu, orada oluşan tutum birlikteliğini esas alarak, başka konulardaki siyasi farklılıkları şimdilik bir kenara bırakarak, büyük ittifakı geliştirmeye odaklanmasını, Türkiye siyaseti, demokrasisi açısından, hatta ekonomisi açısından daha doğru bir tercih olarak görüyorum. İYİ Parti sanıyorum kendi ideolojik tercihlerini ön plana alıyor. Esasında bu iktidarın işine yarayan bir şey. Ben oradaki o ruhu, siyasi ve ideolojik farklılıkları bir kenara atarak o ruhu ayakta tutmanın önemli olduğunu düşünüyorum.

"31 MART SEÇİM SONUÇLARINA GÖRE SİYASİ TABLO DEĞİŞEBİLİR"

- Sosyal medya hesabınızdan Sırrı Süreyya Önder’in bir videosunu paylaşmıştınız. HDP’nin bir önceki dönem milletvekili olan Önder aynı zamanda Adıyamanlı. Şu an tutuklu. Sırrı Süreyya Önder’in tutuklu olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sırrı Bey, Adıyamanlıların, sinemaseverlerin sevdiği önemli bir isim. Siyaseti yumuşatan açıklamaları ile akıllarda kalan bir siyasetçi. Malum barış sürecinde, son derece zorlama bir yorumla, bir mitingde yaptığı konuşma üzerinden bir mahkumiyet aldı. Yargının bağımsız erk olarak değil, siyasal iktidarın sopası gibi çalıştığı bugünkü koşullarda mahkum edilmiş olmasının sebebini anlıyoruz. Barış sürecinde herkesin bir şekilde söylediği sözler Sırrı Bey için bir mahkumiyet, iktidar partisine mensup olanlar için ise herhangi bir sonuç doğurmadıysa, bu Türkiye’de son zamanlarda rastladığımız ‘adaletin yanlı çalışmasının’ çok tipik bir örneği. Türkiye’de özellikle 31 Mart yerel seçimlerinde siyasal tablo değişirse, ben mahkemelerin de seçmenin talimatına, seçmenin siyasal tercihine kulak tıkayacağını düşünmüyorum. Siyasal hava değişirse mahkemeler artık iktidarın sopası değil, adaletin tecelli ettiği yerlere dönüşür diye düşünüyorum.

"İŞSİZLİK VE ALTYAPI SORUNU VAR"

- Adıyaman’da adaysınız. Sosyal medya üzerinden kentin sorunlarına ilişkin açıklamalarınız oldu. Sizce kentin en önemli sorunları nelerdir? Hangi projeleri hayata geçireceksiniz?

Aslında bir çok projemiz var. İşsizlik Adıyaman için çok ciddi boyutta. Hayat pahalılığı, gelir düzeyinin düşüklüğü ciddi sorun oluşturuyor. Altyapı, üretim kooperatifleri ve istihdam, sosyal belediyecilik, kültürel hizmetler, halkın bizzat karar sürecinde olduğu bir belediyeciliği yaşama geçireceğiz. Bu projelerimizle vatandaşın omuzlarındaki işsizlik yükünü kısmi olarak azaltmak istiyoruz.

Kentin altyapı sorunu var. Adıyaman bir dağ eteğinde kurulu. Yağmur yağdığı zaman kent merkezi sular altında kalıyor. Altyapı işlerini halletmek istiyoruz. Köprülü kavşaklara ciddi anlamda ihtiyaç var. Yağmur yağdığı zaman dağdan gelen suları engelleyecek bir çalışma yapacağız.

Katı atık yönetimi ile ilgili projemiz var. Adıyaman’ı çağdaş şehirlere uygun hale getirip, katı atıklardan hem enerji hem de gübre elde etmek gibi projelerimiz var.

Gençler ile ilgili çalışmalarımız olacak. Ülke genelinde gençlerin madde kullanımına yönelmesi çok üzücü bir durum. Burada da onu engellemek için sosyal belediyeciliğin gereği olarak spor, diğer meslek edindirme alanları ile İngilizce ve üniversite kursları gibi projelerimiz olacak.

Adıyaman dünyanın en önemli turizm kentlerinden biri. Nemrut Dağı, Cendere Köprüsü, kaya mezarları gibi büyük bir tarihi sit alanı var burada. Bunun tekrar markalaşması, gençlerimizin turizmden hayatını kazanabilecek donanıma sahip olabilmeleri için yabancı dil kazandırılması gibi çalışmalarımız olacak. Ev kadınlarına yönelik projelerimiz olacak. Kadınların ev ürünlerini pazarlamaları, ev ekonomilerine katkı sağlamaları gibi çalışmalarımız olacak. Bu ve buna benzer projelerimiz var. Bu heyecanla çalışmalarımız sürüyor. Heyecanımız çok.

Öne Çıkanlar